16 ilde başlatılan operasyonlara tepkiler geliyor…

BDP Eş Genel Başkanı Gültan Kışanak, sabah saatlerinde birçok ilde BDP, KESK, KURDİ-DER'e yönelik başlatılan operasyonlara tepki göstererek, "Başbakan Erdoğan Hitler dönemi uygulamalarını yapıyor. Tüm halkımız ve demokratlar mücadeleyi yükseltmeli" dedi. Kışanak, Leyla Zana'nın evine yapılan baskının da Erdoğan ve İçişleri Bakanı’nın bilgisi dahilinde olduğunu söyledi.

BDP Eş Genel Başkanı Gültan Kışanak, Emek Demokrasi Bloğu Diyarbakır Milletvekili Leyla Zana'nın evinin polis tarafından aranmasını ve birçok ilde yapılan operasyonları DİHA'ya değerlendirdi. Kışanak, yaşananların "AKP'nin faşizmi" olduğunu belirterek, "Kendilerine yasal dayanaklar oluşturarak faşizmi kurumsallaştırmaya çalıştırıyorlar. AKP hükümeti elinde bulunan çoğunlukla faşist bir diktatörlüğü güçlendirmeye çalışıyor. Buna direnen Kürtleri ve demokratları sindirmek için Hitler dönemini aratmayacak bir baskı uygulamaya çalışıyor" dedi. Kışanak, AKP'nin bulduğu her fırsatta gerçek yüzünü gösterdiğini belirterek, "Türkiye'nin geleceği açısından demokrasi rafa kaldırılmıştır. Bir milletvekilinin evi kapısı kırılarak aranıyor" diyerek tepki gösterdi.

Kışanak, bir milletvekilinin kapısı kırılarak evinin aranmasının Başbakan ve İçişleri Bakanı bilgisi dahilinde olabileceğini belirterek, Başbakan Erdoğan'ın Leyla Zana'yı hedef gösteren sözlerini hatırlattı. Kışanak, "Zaten Başbakan talimat vermişti. Tansu Çiller de Özgür Gündem'in bertaraf edilmesini istemişti, gazete havaya uçuruldu. Başbakan derin devletin bütün kirli kurumları ile aynı yöntemlerle yasadışı hukuk dışı faşizan bir yönetim biçimini reva görüyor bu ülkeye" diye konuştu. Kışanak, yurttaşlara ise şu çağrıyı yaptı: "Herkesin tüm demokratların bu operasyon karşısında tutum alması gerekiyor. Çünkü herkes tehdit altında yaşadıklarımız bunu gösteriyor. Her sabah yeniden güne operasyonlarla uyanarak Türkiye korku imparatorluğuna çevrilmek isteniyor. Halkımız güçlü bir direniş göstermeli. Tüm halkımızı, demokratları mücadeleye davet ediyoruz."

KESK: KONFEDERASYONUN MEŞRUİYETİNİ KIRMAK İSTİYORLAR

Baskınların hedefindeki diğer bir organizasyon olan KESK’ten de sert tepki geldi. KESK Genel Merkezi'nde yapılan arama sona ererken, KESK Genel Başkanı Lami Özgen, bu baskının konfederasyonlarının meşruiyetini kırmaya dönük olduğunu, buna asla izin vermeyeceklerini söyledi.

KESK Genel Merkezi'nde çalışan İsmet Arslan'ın gözaltı kararı olduğu ve odasının aranacağı iddiasıyla binaya gelen polisler, KESK Genel Merkezi'nin tümünde arama yapmak istedi. Buna karşı çıkan KESK yöneticileri ile polisler arasında tartışma yaşandı. KESK'li yöneticilerin izin vermemesi üzerine sadece İsmet Arslan'ın odası ve bilgisayarı arandı. KESK'li yöneticilerin olduğu genel merkeze ayrıca ÇHD, İHD ve SES yöneticileri geldi. KESK Genel Sekreteri İsmail Hakkı Tombul, "Sabah saatlerinde Emniyet tarafından aranıp burada çalışan bir arkadaşımız hakkında gözaltı kararı olduğunu öğrendik. KESK'te de arama yapmak istediklerini söylediler. Biz itiraz ettik. 250 bin kamu emekçisinin üye olduğu bir konfederasyonda arama yapılmayacağını belirttik. Mahkeme kararı olsa bile hukuksuz bir karardır. Bu konuda itirazımızı bildirdik. Arama olacaksa bile ancak ilgili arkadaşın odasında olabilir dedik. KESK'e karşı böyle bir şeye asla izin vermiyoruz. Arama gerekçelerini de bilmiyoruz. Kamu emekçilerinin mücadelesinin meşruiyetini engellemeye çalışıyorlar" dedi.

KESK Genel Başkanı Lami Özgen de, operasyonun sadece bir kişiye yönelik olduğunu buna rağmen genel merkezlerinin aranmak istendiğini belirtti. Buna izin vermediklerini belirten Özgen, bunun bir hukuksuzluk olduğunu kaydetti. Özgen, gözaltına alınan arkadaşlarının bilgisayarının alındığını ama orada tüm arşivlerinin olduğunu belirterek, "Arşivimize el konuldu. Bu tüm kurumun arşividir" dedi. Bunun 21 Aralık 2011'de yaptıkları grevin sonucu olduğunu belirten Özgen, meşruiyetlerini kimsenin kıramayacağını kaydetti. Özgen, bu tutumu boşa çıkaracaklarını söyledi. (ANF)