Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni iken öldürülen Hrant Dink'le ilgili, 2'si tutuklu 19 sanık hakkında açılan davanın 22. duruşması başladı.

 

İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, tutuklu sanıklar Erhan Tuncel ve Yasin Hayal katıldı. Davanın tutuksuz sanıkları ise duruşmaya gelmedi.

 

Duruşmada, celse arasında gelen evraklar okundu. Telekomünikasyon İletişim Başkanlığının istenilen evrakları gönderdiği bildirildi. Duruşma, müdahil avukatlarından Fethiye Çetin'in esas hakkındaki görüşünü açıklamasıyla sürüyor.

 

Duruşma öncesinde, Beşiktaş'taki Barbaros Parkı'nda toplanan ve kendilerine ''Hrant'ın arkadaşları'' adını veren grup, İstanbul Adliyesine kadar yürüdü ve “22. adalet nöbetine” başladı.

 

Barbaros Parkı'nda başlayan yürüyüşe Hrant Dink'in eşi Rakel Dink, oğlu Arat Dink ile eski İstanbul Milletvekili Ufuk Uras, DİSK Genel Sekreteri Tayfun Görgün, ÖDP Genel Başkanı Alper Taş, gazeteciler Yıldırım Türker ve Banu Güven  ile yazar Mukaddes Çelik Erdoğdu, Gülten Kaya, Gençay Gürsoy, Pakrat Estukyan, Ümit Kıvanç, Necmiye Alpay, Cengiz Aktar, Erdoğan Aydın, Hakan Tahmaz ve çok sayıda yurttaş katıldı.

 

Yürüyüşte, dönemin İstanbul Emniyet Müdürü Celalettin Cerrah ve Valisi Muammer Güler'in de yargılanması talep edilerek, "Sadece öldürenler değil, öldür diyenler de yargılansın" denildi ve "Bu dava böyle bitmez", "Faşizme inat kardeşimsin Hrant" sloganları atıldı.

 

Gazeteci Banu Güven, Hrant'ın Arkadaşları adına yaptığı açıklamada Hrant Dink'in ölümünün üzerinden 4 yıl 10 ay geçtiğini belirterek, "Adalet adına ortada ne var? Bir müsamere ve kötü niyet göstergesi" dedi. Hrant'ın katili oldukları için yargılananlara işaret eden Güven ,"Bunların baştan gözden çıkarılmış ayakçılar olduğundan şüphe duyan var mı aramızda?" diye sordu. Ardından "Hrant'ı öldürenleri nerede aramalıyız" diye soran Güven, "Bugüne kadar edindiğimiz bilgilerle, tek merkezden kapsamlı bir soruşturma yürütülse her şeyin açığa çıkacağı, inanın görülebiliyor. Duyduğumuz şüpheyi akıl ve vicdan sahibi herkesin paylaştığından eminiz. Cinayetin aydınlatılmasını istemeyen birileri var ve bunların adaletin yolunu tıkamaya bugüne kadar gücü yetti" diye konuştu.

 

‘ADALET İÇİN CESARET GEREKİR’

 

"Şu içeride yargılananları örgütleyenler, onlara 'öldür' emrini verenler her kimse, polis de asker de savcı da yargı da hükümet de, bunların ortaya çıkmasından çok korkuyor" diyen Banu Güven, Rakel Dink'in "Adalet için cesaret ister" sözünü hatırlattı.

 

Vicdanlı insanların adalet deyince "devlet koruma teşkilatını" değil de hakkı hukuku anladığını kaydeden Güven, "Kendine yalan söylemekten utanan, cesur yargıçların ve savcıların ortaya çıkması lazım. Devlet ve hükümet içerisinde, kendine yalan söylemekten utanan, vicdan ve adalet sahibi birileri varsa ortaya çıksın. Bu davayı bu şekilde bitirmeye kalktıklarında alınlarına sürülecek olan şeyi sadece kurban kanı sanıyorlar. Hâlbuki o, ne yapsalar kazıyıp atamayacakları bir utanç lekesi olacaktır" diye kaydetti.

 

Açıklamada, şu görüşlere yer verildi:

 

''Hrant'ı öldürtmeye karar verenleri nerede aramalıyız? Elebaşı konumundaki sanıkları, Trabzon Mc Donald's'ı bombalamasından itibaren avucunun içine almış emniyette mi? Cinayet ihbarını hasıraltı eden, kullanılacak silahın özelliklerini henüz cinayet işlenmeden bilen jandarmada mı, yoksa hepsinin üzerindeki bir yerlerde mi? Cinayetin işleneceğini bildiği ortaya çıkmış resmi görevliler, bırakın yargılanmayı her türlü soruşturmadan korundu, yetmedi terfi aldı. Bunlar hakkında pek sınırlı soruşturmalar yapıldı, dava açıldı ama sanki bunların cinayet davasıyla ilgisi yokmuş gibi davranıldı.''

 

Açıklamada, Dink cinayetinin aydınlatılmasını istemeyen birilerinin olduğu ve bunların gücünün adaletin yolunu bugüne kadar tıkamaya yettiği belirtildi ve şöyle devam edildi:

 

Açıklamanın ardından Hrant'ın Arkadaşları, 22. duruşmada da adliye önündeki adalet nöbetine devam etti.

 

DİNK DAVASININ AVUKATLARI TİB'İN KAYITLARINI İNCELİYOR

 

Dink ailesinin avukatı Fethiye Çetin, savcının mütalaasına karşılık savunma yapmaya başladı. TİB kayıtlarına Cuma günü ulaştıklarını belirten Çetin, "TİB kayıtları binlerce. Bunların incelenmesi süre alacak. İncelememizi ve araştırmamızı tamamladıktan sonra konuya ilişkin beyanlarımızı sunacağız" dedi.