İzmir Düşünce Topluluğu (İDT), seçim adaletini ve güvenirliğini yok eden uygulamalarla seçilmiş ve hukuki bir engeli bulunmayan Büyükşehir Belediye Başkanlarının Bakanlık kararı ile görevden alınmasını eleştirdi. İDT gerçekleştirdiği basın açıklamasında, “Ülkemiz hukukun üstünlüğünden, demokrasiden hızla uzaklaşıyor, giderek dünyadan da kopuyor. Kuvvetler ayrılığı ortadan kalktı, insanın kişisel hak ve özgürlükleri güvence altında olmaktan çıktı. Adalet duygusundan yoksun uygulamalarla sık sık karşılaşıyoruz. Fiili olağanüstü hal sıradanlaştı, Büyük Millet Meclisi’nin temsil ettiği ‘’egemenlik’’ ilkesini çiğneyen kanun hükmünde kararnamelerle ve Cumhurbaşkanlığı Kararnameleri ile gerçekleştirilen, hukuki zeminden yoksun uygulamalarla karşılaşmadığımız gün kalmadı” denildi.

‘KABUL ETMİYORUZ’

Vatandaşın seçmen olarak iradesini hiçe sayan, seçim adaletini ve güvenilirliğini yok eden uygulamalar da hukuksuzluk, keyfilik zincirinin bir parçası olduğu belirtilen açıklamada “Örneğin, seçilmekte herhangi bir hukuki engeli bulunmadığı Yüksek Seçim Kurulu tarafından onaylanarak aday olmuş, 31 Mart’ta seçmenin yüksek iradesi ile seçilmiş üç büyükşehir (Diyarbakır, Mardin, Van) belediye başkanı, haklarında açılmış ama henüz sonuçlanmamış soruşturma ve davalar gerekçe gösterilerek İçişleri Bakanlığı tarafından alınan bir karar ile görevlerinden alındı. Yerlerine aynı illerin Valileri kayyım atandı. Seçilmiş Belediye Meclisleri de ayrıca görevden uzaklaştırıldı. Biz, İzmir Düşünce Topluluğu olarak, bu görünürde idari olan siyasi karar ve uygulamayı ülkenin huzurunu, bütünlüğünü, tahrip edici hukuksuz uygulamalar zincirinin bir halkası olarak değerlendiriyor, kabul etmiyoruz.” ifadelerini kullanıldı.

‘ANAYASA İHLALİDİR’

Yerel seçimlerin demokrasiden yana tavır alışta, otoriter rejime rağmen demokrasinin onarılabileceği, toplumsal barışın yeniden tesis edilebileceği umudu yarattığını belirten İDT, “Bundan aldığımız güçle, bugün de hukuka, demokrasiye sahip çıkabileceğimize inanıyor, herkesi bu yaklaşımda buluşmaya çağırıyoruz. Siyasi iktidar, kayyım atamalarıyla demokrasinin ilk ve olmazsa olmaz şartına, seçmen iradesini tanımaya ve ona saygı göstermeye yanaşmadığını bir kez daha açıkça ortaya koydu, Türkiye’nin zaten ciddi sorunları olan demokrasisine ölümcül bir darbe vurdu. Bu uygulama Anayasa’nın 38. maddesinde düzenlenen “Suçluluğu hükmen sabit oluncaya kadar, kimse suçlu sayılamaz.” ilkesini yok saydığı için bir Anayasa ihlalidir.” dedi.

‘SANDIĞA DARBE YAPILMIŞTIR’

Siyasi iktidarın, seçimlerle ele geçiremediği belediyeleri hukuksuz uygulamalarla ele geçirmeye kalkıştığına değinen İDT, “İktidar, sandığa darbe yapmıştır. Bu hukuksuzluğa ve adaletsizliğe karşı çıkıyor, kayyım atamalarını yok hükmünde sayıyoruz. Seçilmiş belediye başkanları ve belediye meclislerinin derhal göreve iade edilmesini, halkın, seçmenin iradesine koşulsuz saygı gösterilmesini talep ediyoruz. İzmir‘den demokrasiye ve adalete inanan, akıl ve vicdan sahibi herkese sesleniyor Diyarbakır, Mardin ve Van Belediye Başkanları ile dayanışma içinde olmaya davet ediyoruz. Bu adaletsiz uygulamaya karşı çıkanların demokrasiden yana, seçme-seçilme hakkından yana barışçıl gösterilerine ve ifade özgürlüğü kapsamında olması gereken eylemlerini yasaklamayı da hukuksuzluğun, adaletsizliğin yeni örnekleri olarak görüyor, ayrıca kınıyoruz.” açıklamasında bulundu.