Cumhuriyet yazarı Orhan Bursalı, HDP'li siyasetçilere yönelik gözaltılar ve muhalefetin tutumuna ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

HDP'lilere 'Kobani eylemleri' soruşturması doğrultusunda yapılan operasyonun tamamen "siyasi" olduğunu ifade eden Bursalı, " Tamamen siyasi operasyon olduğunun altını çizelim. Türkiye, iktidarın siyasi operasyonlar ülkesi oldu. Başlıca silahı da yargı. Yargı ile defter dürüyor, sonuçta düremese bile siyasal büyük olaylar yaratıyor, bu yolla muhalefeti durmadan taciz edip düşmanlıklar, yeni cepheler oluşturuyor" dedi.

Kobani operasyonun "gündem değiştirme" operasyonu olmadığını ifade eden Bursalı, " Kobani tutuklamaları gündem değiştirmek değildir; bizzat gündem oluşturmak ve siyasal seçim-seçmen ve parti mühendisliği olayıdır; halk nezdinde bugün azınlığa düşen, yarın seçim olsa kaybedecek bir iktidarın seçmen tercihlerini etkilemek, karşısında oluşan muhalefet blokunu parçalamak ve buradan iktidarı için yarar çıkarmak amacına yöneliktir" ifadelerini kullandı.

"Türkiye’nin geleceği üzerine altından zor kalkınacak bir yük olarak bindirmiş bir iktidar, operasyonlarla kendine bir çıkış yolu açmaya çalışıyor" diyen Bursalı, " Özetle muhalefeti dağıtmaya yönelik operasyonların önemli bir aşamasındayız" dedi ve ekledi:

İYİ Parti başlıca hedefleri. Millet İttifakı’nı dağıtmayı planlıyorlar. İYİ Parti’yi çökertme veya ittifaklarına katma girişimi var. Bu operasyon aslında Ayasofya açılışı ile başladı. RTE, İYİ Parti’yi yerli ve milli ilan etti! Hatta, parlamenter sisteme dönüş önerisinin Meclis’te tartışılabileceğini belirterek bir de sanal dal uzattı. Bahçeli yuvaya dön çağrısı yaptı... HDP ile uzaktan da olsa İYİ Parti arasında sabah kahvaltısı diyaloğu, Millet İttifakı’na HDP’nin seçimlerde kendi çıkarları doğrultusunda gönüllü desteği (özellikle yerel seçimleri AKP’nin kaybetmesinde etkili oldu), İYİ Parti seçmenini partisinden uzaklaştırmayı gündeme getirdi. Şimdi HDP’den bir “Kobani canavarı” yaratmaya giriştiler"

Yazının tamamı burada.