Ukrayna vatandaşı Mısır uyruklu iş insanı Ramzi Matta cinayetinden 8 yıl sonra yeni görüntüler ortaya çıktı. Cesedi İstanbul Başakşehir’deki ormanlık alanda bulunan Matta’nın ölümünde ortaya çıkan görüntülerde Suriyeli Samer Foz ayrıntısı dikkat çekiyor. Türkiye’de üç şirketi bulunan ve Türkiye vatandaşlığı verilen Foz’la ilgili ABD 2 yıl önce yaptırım kararı aldı.

MATTA’NIN ÖLÜMÜ

Ramzi Matta, 15 Haziran 2013’te ticaret yapmak için Türkiye’ye geldi. Matta’nın Türkiye’ye gelişinden sonra kendisinden bir süre haber alınamadı. Bunun üzerine Matta ailesi Ukrayna Başkonsolosluğu’na durumu bildirdi. Matta’nın izini süren polisler, 21 Ağustos 2013’te Başakşehir’deki ormanlık alanda bulunan poşetin içerisinde insan kemiği buldu. Yapılan incelemelerin ardından cesedin Matta’ya ait olduğu ortaya çıktı. Olayla ilgili soruşturma başlatılınca Matta’nın 14 milyon dolarlık bir tahıl ticareti sırasında çıkan anlaşmazlık sonucu öldürüldüğü kamuoyuna yansıdı. Cinayetle ilgili açılan soruşturma sonucunda üçü yabancı uyruklu 11 kişi gözaltına alındı, bu kişilerden 4'ü serbest bırakılırken 7 sanık, Bakırköy 5. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılandı.

Açılan soruşturmadan 1 yıl sonra, 7 Kasım 2014'te Matta cinayetiyle ilgili karar verildi. Mahkeme, sanıklardan Khaldon Al Zouabi ile Mohammed Khir Aloh'un "kasten öldürme" suçundan müebbet hapis cezasına çarptırılmasına karar verdi. Sanıkların duruşmalardaki iyi hallerini göz önüne alan mahkeme, Zouabi ve Aloh'un cezalarını 25 yıla indirdi. Sanıklardan Sinan Bulduk'un da müebbet hapis cezasına çarptırılmasına hükmedilirken, suçun işlenmesine yardım ettiğinden ve duruşmalardaki iyi halinden cezası 10 yıla düşürüldü. Aynı davada yargılanan sanık Samer Foz, Hulusi Bulduk ve Metin Yıldız hakkında, 4 yıl 2 ya yıl hapis cezasına çarptırılmasına hükmedildi, şüphelilerden M. ise beraat etti.

Gazete Duvar'dan Hacı Bişkin'in haberine göre; mahkeme, Samer Foz'un suçun ortaya çıkmasını gizleme eylemlerinden dolayı 5 yıl hapis cezasına çarptırılmasına hükmetti ancak duruşmadaki iyi hali nedeniyle cezayı 4 yıl 2 aya indirdi. İddialar ise Foz'un suçu azmettiren kişi olduğu yönündeydi.

YENİ GÖRÜNTÜLER

Ortaya çıkan yeni görüntülerde mahkemenin 25 yıl hapis cezası verdiği Khaldon El Zouabi’nin, Matta’nın ellerini, ayaklarını bağladığı ve sırtının üstüne oturduğu görülüyor. Zouabi, fotoğrafta Matta’nın bağlı olan el ve ayaklarını işaret ediyor.

Matta'nın üzerinde oturan kişi Khaldon El Zouabi. 

Ancak bu fotoğrafların neden çekildiği ya da bu fotoğrafların kimlere gönderildiği konusunda bir bilgi yok. Fotoğrafların neden çekildiğiyle ilgili bir iddia, Matta'yı öldürenlerin bu fotoğrafları azmettirici kişiye göndermiş oldukları...

Samer Foz (solda) ve Khaldon El Zouabi (sağda)

Zouabi’nin bağlantıda olduğu başka bir isim ise mahkemenin 4 yıl 2 ay hapis cezası verdiği Samer Foz. Diğer bir fotoğrafta Samer Foz ile Zouabi’nin aynı masada bir araya geldikleri görülüyor.

Matta öldürülmeden önce elleri ve ayakları bağlandı. Cesedi ormanlık alana atıldı. Bir köpeğin ağzında insan kemiği bulunduğu ihbarını alan polisler soruşturma başlattı. Adli Tıp Kurumu, 21 Ağustos 2013'te cesedin Matta'ya ait olduğunu belirledi.

Matta'nın işkenceye uğradığına dair son fotoğraflar. 

ESAD’A DESTEK VEREN İŞ İNSANI 

Peki Samer Foz kimdir?

Foz, Türkiye’de iş insanı olarak biliniyor ve üç şirketin sahibi. Lübnan vatandaşlığı da var. Cinayetten kısa bir süre sonra Foz serbest bırakıldı. Foz’a Türkiye Cumhuriyeti Vatandaşlığı verildiği ve Türkiye pasaportu olduğu da ortaya çıktı. Foz’la ilgili dikkat çeken başka bir detay ise ABD’nin yaptırım kararı oldu. 1.5 yıl önce ABD Hazine Bakanlığı Yabancı Varlıklar Kontrol Ofisi (OFAC), söz konusu yaptırımlara ilişkin yazılı açıklama yaptı.

Açıklamada, başta Foz ailesi olmak üzere, Esad rejiminin yeniden yapılanma ve yatırım çabalarına finansörlük ettiği belirtilirken, yaptırımların bu kişi ve firmaların gelir kaynaklarını kesme amacı taşıdığı ifade edildi. Öte yandan, konuya ilişkin açıklama yapan Hazine Bakanlığı Terörizm ve Mali İstihbarat Müsteşarı Sigal Mandelker ise "Samer Foz" adlı Suriyeli iş insanı ve akrabalarının kendilerine ait inşaat firmaları vasıtasıyla Suriye'deki çatışma ve iç savaştan finansal olarak yararlandığını belirtti.