DİYARBAKIR - Batman’ın Kozluk İlçesi Gümüşgörü Jandarma Karakolu’nda askerliğini yaparken 24 Nisan 2011 tarihinde başka bir askerin silahından çıkan kurşunla yaşamını yitiren jandarma er Sevag Sahin Balıkçı davasına, Diyarbakır 2’nci Hava Kuvvet Komutanlığı Askeri Mahkemesi’nde devam edildi.

 

Duruşma öncesinde BDP milletvekilleri Altan Tan ve Sebahat Tuncel ile, Nor Zartonk (Yeni Uyanış) İnisiyatifi üyeleri 2’inci Hava Kuvvet Komutanlığı önünde toplanıp, basın açıklaması yaptı. BDP Diyarbakır Milletvekili Altan Tan şunları söyledi:

 

"Parti olarak sadece Kürtlere, Alevilere, Türklere, laiklere değil herkese demokrasi diyoruz. Tabi ki Türkiye’de yaşayan Ermeni, Süryani bütün gayrimüslim vatandaşlarımız da, vatandaşlık hukukundan doğan bütün hukukları ile eşit haklara sahiptir. Ama halen yüz yıl önceki zihniyetle bir ayrımcılık ve ’benim katilim iyidir’ felsefesi ile birçok vatandaşımız yine ötekileştirilmekte. Ve bir Ermeni vatandaşımıza yapılan bu haksız muamelenin üzeri örtülmeye çalışılmaktadır. Bu bir cinayettir. Bunun mesulleri kim olursa olsun, ister tetiği çeken şahıs, ister bunun üstünü örten askeri yetkililer, bürokratlar kim olursa olsun, bunların kanun önünde cezalarını bulmaları gerekir. Bugün hak, adalet, hukuk için, ayrımcılığa karşı çıktığımız, müslim gayrimüslim ayrımı yapmadığımız için buradayız. Bütün hak ihlallerini, bütün haksızlıkları sonuna kadar takip ettiğimiz ve karşı çıktığımız gibi, bu haksız muameleye de karşı çıkacağız sonuna kadar da takip edeceğiz."

 

’ASKER ÖLÜMLERİNİN BİRÇOĞU NEFRET CİNAYETİDİR’

BDP İstanbul Milletvekili Sabahat Tuncel de, bu sorunun yalnız Balıkçı Ailesi’nin sorunu olmadığını, bu ülkede asker ölümlerinin çok ciddi bir sorun olduğunu söyledi. Tuncel, şöyle konuştu:

"Çoğu intihar etti diye eve gönderiliyor. Birçoğunun nefret cinayeti olduğunu biz biliyoruz. Ermeni, Alevi, Kürt olduğu için insanlar özellikle askeriyede, militarizmin olduğu yerlerde bu tip şeylerle çok yoğun şekilde karşı karşıya kalıyorlar. Biz burada yetkililere bir kez daha çağrı yapmak istiyoruz. Türkiye’de bu nefret söylemi son bulmadığı sürece ne yazık ki bu cinayetlerle karşılaşacağız. Sadece askerde değil, sokakta da bu nefret söylemi şiddeti beraberinde getiriyor. O açıdan bu nefret söylemine dur demek hepimizin sorumluluğu diye düşünüyorum. Çünkü Balıkçı ailesi nefret söyleminin bir kurbanı diye düşünüyoruz. Bu bitmediği sürece de Türkiye’de gerçek anlamda demokrasi olmaz. Hakların Demokratik Kongresi olarak davayı izlemeye devam edeceğiz. Burada adalet çıkarsa en azından bundan sonraki cinayetleri engellemek açısından bir adım olacak."

 

Kendilerine Nor Sartonk (Yeni Uyanış) adını veren grup adına açıklama yapan Kevork Altınkaya da olayın aydınlatılmasını ve sorumluların cezalanmasını istedi.

 

Nor Zartonk İnisiyatifi adına açıklama yapan Kevork Altınkaya, Ermeni olmanın bir kere daha pahalıya mal olduğunu, ırkçılığın Sevag Balıkçı’yı aralarından aldığını söyledi. Cinayetin ardından askeri yetkililer tarafından hazırlanan ancak birbiriyle çelişen iki tutanakta da Sevag’ın kasten değil, kaza sonucu ve hatta arkadaşı ile şakalaşırken vurulduğunun ileri sürüldüğünü aktaran Altınkaya, “Üstü örtülmeye çalışılan her olayda olduğu gibi, bu davada da yine çeşitli oyunlarla sınandık ancak katillerin foyası ortaya çıktı. Tanıklardan Halil Ekşi, ifadesini değiştirerek Ağaoğlu’nun silahını dolduruşa alıp Sevag’a ateş ettiğini ve Ağaoğlu’nun akrabalarının kendisine Kıvanç lehine ifade vermesini söylediğini belirtti. Tutanak rezaletinin de gösterdiği gibi Sevag’ın hayatını koruması gereken komutan, bunu yapmadığı gibi, tanıklar üzerinde baskı kurmuş ve cinayet örtbas edilmeye kalkılmıştı. Kışlalarda işlenen bu cinayetler, şaka, intihar gibi bahanelerle örtbas edilmeye çalışılıyor. Dikkat çeken bir nokta, intihar eden ya da şaka sonucu ölenlerin birçoğu Kürt, Alevi, Ermeni. Kışlalarda yalnızca insanlar değil, insanlık da öldürülüyor. Yaşamı savunan bizler, kışlanın dışında çocukların, kışlanın içinde ise gençlerin ölümüne neden olan, hayatın her alanında nüfuz etmiş militarizm ile mücadele için herkesi duyarlı olmaya, somut bir adım olarak da gençleri askere gitmemeye, kardeş kanı dökmemeye çağırıyoruz” ifadelerini kullandı.

 

Açıklamaların ardından, yakınları Sevag’ın duruşmasını izlemek için 2. Hava Kuvvetleri Komutanlığı içerisinde bulunan askeri mahkemeye geçti.