Bekçilerin yetki, görev ve çalışma usullerini belirleyen 18 maddelik Çarşı ve Mahalle Bekçileri Kanunu Teklifi, Meclis Genel Kurulu’nda kabul edildi. Muhalefetin itiraz edip, görüşmeler sırasında sert tartışmalara yol açan yasanın kabul edilmesi ile çarşı ve mahalle bekçilerine zor ve silah kullanma yetkisi verildi. Yasa kabul edilse de tartışmaları halen sürüyor.
 
KEMALBAY: GÜVENE İHTİYACI VAR

AKP’nin “Paramiliter güç oluşturduğu” savı ile kanuna ilk gündeme getirildiği günden bu yana karşı çıkan HDP’nin İzmir Milletvekili Serpil Kemalbay, toplumun güvenlikçi politikalara değil, güvenceye ihtiyaç duyulduğunu ifade etti. “İş bulabilme güvencesine, eğitime erişebilme güvencesine elektrik faturamızı, kiramızı nasıl ödeyeceğiz güvencesine ihtiyaç var” diyen Kemalbay, Kürt halkının haklarını yaşayacağı, kimlik ve inançsal olarak baskı görmeyeceği ve ötekileştirilmeyeceği bir güvence toplumuna ihtiyaç olduğunu vurguladı. Kemalbay, güvenlikçi politikaların daha fazla kan ve gözyaşına işaret ettiğini söyleyerek,  önümüzdeki dönemde otoriterleşme çıtasının daha da yükseltilmek istendiğini kaydetti.

YURTTAŞLAR ÜSTÜNDE TEHDİT

Bekçilerin mahallelerde dolaşarak iktidarı eleştiren, hak ve özgürlüklerini kullanan, ortalamadan farklı yaşam tarzlarına sahip olan yurttaşlar üstünde tehdit oluşturacağını belirten Kemalbay, “Paramiliter bir güç olarak toplumun kutuplaştırılmasında pozisyon alınabilecek.  Bekçi kanununun kendisi dahi kabul edilemezken kötüye kullanımlar nedeniyle kadınlar ve LGBtQ + bireyler üstündeki cinsiyetçi, erkek egemen baskı da artacak. Bekçiler uyuşturucu vb. çeteleşme gibi mafyatik organizasyonlar karşısında da oldukça zaaflı bir pozisyona sahiptir. Devletin zirvesinin mafya ile poz verdiği, mafya liderleri için infaz paketi düzenlediği düşünülürse bu suçluların da eli kolunun mahallelerimize daha fazla uzanma riski var” dedi.
 
Bekçilerin yerine atama bekleyen öğretmenlerin istihdam edilmesinin gerektiğini belirten Kemalbay, mahallelerde bekçilere değil, kreşlere ihtiyaç olduğunu dile getirdi.
 
BEKO: BEKÇİLERLE SUSTURMAK İSTİYORLAR 
 
CHP İzmir Milletvekili Kani Beko da, “freni patlamış bir kamyona” benzettiği Türkiye’nin artık yönetilemediğini söyledi. Ekonominin çöktüğünü ve işsizliğin hat safhada olduğuna dikkat çeken Beko, 620 bin sağlık emekçisinin işsiz olduğunu, ataması yapılmayan 100 öğretmen ise intihar ettiğine işaret etti. CHP’li Beko, AKP’nin bu sorunlar karşısında kendi iktidarını ayakta tutabilmek için sokakları bekçileriyle denetlemek istediğini dile getirerek, “Semtlerde sıkıyönetim ilan ederek yönetmeye çalışıyor. İktidar toplumsal muhalefeti, demokrasi mücadelesini mahallerimize sopasıyla gönderdiği bekçileriyle susturmak istiyor” diye belirtti. 
 
TAŞKIRAN: HALK İSYANINDAN KORKUYORLAR
 
ESP Parti Meclis (PM) üyesi Gülcan Taşkıran ise, Meclis’ten geçen kanunu iktidarın yönetememe krizinin bir örneği olarak tanımladı. Taşkıran, “Yoksulluğun derinleştiği, işsizliğin büyüdüğü, kadınların katledildiği, toplumun kendini ifade edemediği koşullarda halkın isyan etmesinde korktukları için güvenlik kadrolarını büyütüyorlar” ifadelerini kullandı.
 
Geçmişten bu yana kolluk kuvvetlerinin halkı değil, iktidarları koruduğunu belirten Taşkıran, “Kadınlar evde, işçiler fabrikada ölürken, topumun sağlığı, güvenliği hiçe sayılırken, kolluk kuvvetinin pratiğinin kimlerin korunduğunu gösteriyor” dedi. 
 
Pandemi döneminde bekçilerin uyguladığı şiddet örneklerinin adeta işkence boyutlarına vardığını hatırlatan Taşkıran, “Bu yaşananları Türkiye’deki halklar da gördü. Bekçilerin artan yetkileri, bu görüntüleri daha sık göreceğimiz anlamına geliyor” diye konuştu.

Kaynak: MA