İfade özgürlüğü savunucusu kuruluşları çatı örgütü International Freedom of Exchange (IFEX), “Çocuklar ölmesin” dediği için altı aylık bebeğiyle hapse giren Ayşe Çelik’in serbest bırakılması adına bir imza kampanyası başlattı.Reklam

Anayasa Mahkemesi’ne gönderilmek üzere kaleme alınan “Ayşe öğretmen ve henüz doğmamış bebeği hapse girmesin” başlıklı kampanyayı şu ana kadar binlerce insan imzaladı.

İmza metninde şu ifadelere yer aldı:

Daha doğmadan 15 ay hapis cezası…

Henüz oluşumunu bitirmemiş bir insan yavrusu, dünyaya gelmek için sırasını bekliyor, sadece birkaç haftası kaldı. Geleceği dünyada onu neyin beklediğini o bilmiyor ama biz biliyoruz: 15 ay hapis.

Annesi, öğretmen Ayşe Çelik çok büyük bir suç işledi. Telefonla katıldığı bir TV programında “Çocuklar ölmesin, analar ağlamasın” dedi, izleyiciler bu sözleri alkışladılar.

Savcılar harekete geçti, soruşturma başlatıldı. Ama duyarlı insanlar da harekete geçti. Bakırköy Adliyesi önünde bir basın açıklaması yaptılar. Ayşe’nin sözlerini kendi sözleri olarak tekrarladılar. Yani aynı suç(!?)u aynen işleyerek kendilerini ihbar ettiler.

Bakırköy savcısı, 3 ilden toplam 38 kişi hakkında dava açtırdı,

Sonuç?

38 kişiye beraat, Ayşe Çelik’e 15 ay hapis.

Oysa Ayşe Çelik’in sözlerinde hiçbir suç unsuru yok.

“Neden şunları söylemedi” gibi saçmasapan bir iddia ile, söylediklerinden değil, söylemediklerinden dolayı yargılandı ve ceza aldı.

Diğer 38 kişi ise Ayşe ne dediyse aynını söyledi. Hem de alenen, medyaya da yansıyacak şekilde. Bir çoğu Diyarbakır Sur’a yeni gitmişti. Mahkeme ifadelerinde “Ayşe’nin söyledikleri doğrudur, az bile söylemiş” şeklinde ifadeler verdiler ama beraatten kurtulamadılar.

Ayşe’nin “İbret-i Alem” olsun diye verilen cezası ertelenmedi.