HDP Eş Genel Başkan Yardımcısı Aysel Tuğluk'un annesi Hatun Tuğluk'un cenazesine yapılan saldırı ile ilgili HDP'den yeni açıklama geldi.

HDP tarafından yapılan açıklamada, "Hatun Anne'ye, analarımıza ve onurlu bir barış temelinde bir arada yaşama iradesini ortaya koyan halkımıza sözümüz var, o mezara faşizmi gözmeceğiz" denildi.

Yapılan açıkmalanın devamı şöyle: 

Cumhuriyet tarihi boyunca, tekçi, ırkçı, cinsiyetçi, inkâr ve asimilasyona dayanan ve toplumsal gerçekliğimizle uyuşmayan bir "devlet aklının", AKP-Saray rejimi marifetiyle derinleştirilip keskinleştirilerek yürütülen kutuplaştırıcı siyasetin, bir ülkeyi getirebileceği insanlık dışı vahim sonuca şahit olduk.

Tüm bir tarih boyunca yaşanan ile tek bir anda yaşanın içiçe geçtiği o günden tarihe boş bir mezarlık notu düşülmüştür. Ancak bu tarih iktidarlarla ve bu zihniyetle mücadele eden ve direnen öznelerin de tarihidir.  Biz bu iktidarları çok iyi tanıyoruz. Onlar da bizi çok iyi tanıyorlar.

"BU ÜLKENİN GELECEK UMUDU OLDUNUZ" 

Bizleri asla baş eğmeyen direngen tarihimizden tanıyorlar. O gün iktidar bir kez daha duydu ve gördü; Bu ülke, Büyük İnsanlık umudundan vazgeçmeyenlerin de ülkesidir. Saldırının gerçekleştiğinin duyulduğu ilk anlardan itibaren sesleri, sözleri ve yürekleri ile her mecrada saldırının karşısında duran, insanlığı haykıran onurlu halkların da ülkesidir.

Bu ülkede ırkçı, faşist zihniyeti korku imparatorlukları ile devam ettirenler kadar insanlık onuru, barış ve demokrasi için mücadele eden, tüm farklılıklarıyla birlikte bir arada yaşamaktan yana büyük bir irade ortaya koyan halklarımız da var.

AKP Türkiye'sinde gerçeği dile getiren kalemleri ile mücadele eden yürekli basın emekçilerine, akademisyenlere, yazarlara, mezarlıkta ve her an yanımızda duran, bizleri arayarak taziye mesajlarını ileten, kadın kurumlarına, demokratik kitle örgütlerine ve onurlu halklarımıza teşekkür ediyoruz.

İnsanlığın atan kalbi, bu ülkenin gelecek umudu oldunuz.

Hepinize binlerce kez teşekkür ediyoruz.

"HATUN ANNE'YE SÖZÜMÜZ VAR"

AKP-Saray rejiminin bugüne kadarki uygulamalarından ve hükümet yetkililerin yaptığı açıklamalardan da görüyoruz ki, bu insanlık dışı olayın da üstü kapatılmaya, failleri ve tüm sorumluları cezasız bırakılmaya çalışılıyor. Bizler, tüm sorumlular "Dil, ırk, milliyet, renk, cinsiyet, engellilik, siyasi düşünce, felsefi inanç, din veya mezhep farklılığından kaynaklanan nefret nedeniyle" işlenen suçtan yargılanmadan ve cezalandırılmadan bu davanın peşini bırakmayacağız. Takipçisiyiz.

Hatun Tuğluk, yaşamıyla olduğu kadar, Ankara'da ardında bıraktığı boş mezarlıkla da öğretti; hepimizin annesi olduğunu ve verdiğimiz sözün ne kadar değerli, mücadelemizin ne kadar onurlu olduğunu.
Hatun Anne'ye, analarımıza ve onurlu bir barış temelinde bir arada yaşama iradesini ortaya koyan halkımıza sözümüz var:

Bu ülkede, tekçi, ırkçı, cinsiyetçi iktidarları, çürümüş zihniyetleri, her türlü nefret ve düşmanlığı, faşizmi o mezara gömene kadar, sonuna ve sonuncumuza kadar demokratik ve barışçıl bir toplum inşaası için haklı ve onurlu mücadelemiz devam edecektir.