HDP İstanbul Milletvekili Pervin Buldan, Ardahan’ın Göle İlçesi’nde bir aracın taranması sonucu bir kişinin hayatını kaybettiği, iki kişinin de yaralandığı saldırıyı Adalet ve İçişleri Bakanlarına sordu.

Kadın Özgürlük Meclisleri,12 Temmuz günü Ardahan’ın Göle İlçesi’nde bir aracın taranması sonucu bir kişinin yaşamını yitirdiği, iki kişinin de yaralandığı saldırının ne şekilde gerçekleştiğini tespit etmek amacıyla olay yerine gidip inceleme yaptı. İncelemeler sonrasında Halkların Demokratik Partisi (HDP) İstanbul Milletvekili Pervin Buldan, Adalet Bakanı Kenan İpek ve İçişleri Bakanı Sabahattin Öztürk’ün cevaplaması istemiyle soru önergesi verdi.

İMC'de yer alan habere göre, Buldan önergesinde şu ifadelere yer verdi:

“Ardahan’ın Göle ilçesine bağlı Avunder yaylasında, piknik yapmak için yola çıkan sivillere askerler uzun namlulu silahlarla ateş açmıştı. Olay yerinde Kamber Morkoç kalbinden vurularak hayatını kaybetmiş, Halkların Demokratik Partisi il yöneticilerinden Sabri Morkoç da karnına isabet eden kurşun neticesinde ağır yaralanmıştı.

“Olay esnasında kendilerini sivil polis olarak tanıtan iki kişi, minibüstekilerin kimliğine bakmadan isimlerini telaffuz etmiş ve yaralananların ambulans çağırma yönündeki taleplerini reddetmiştir, Olay sonrası jandarma ve polis karakollarına bu iki sivil polis sorulmuş ancak yetkililer bahsedilen kişileri tanımadığını söylemiştir.”
Buldan, Adalet Bakanı Kenan İpek’e şu soruları yöneltti:

SAVCI DERHAL OLAY YERİNE GİTMİŞ MİDİR?’

* Ardahan’da yaşanan olayın hemen akabinde olay yeri muhafaza altına alınmış mıdır? Maktul ile yakınlarının içinde olduğu minibüs muhafaza altına alınabilmiş midir? Delillerin kaybolmasını önlemek adına ne gibi önlemler alınmıştır?

*Delillerin kaybolmasını önlemek açısından savcı derhal olay yerine gitmiş midir?

* Olay neticesinde meydana gelen ölümün ardından otopsi yapılmış mıdır? Otopsi kim tarafından ve kimlerin gözetiminde yapılmıştır?

* Maktulün vücudundan çıkan mermiler balistik incelemeye gönderilmiş midir?

* Olayın ardından, yaralanmaların kaynağı ve meydana geliş aşamalarını sağlıklı bir biçimde vermesi açısından adli fotoğraflama yapılmış mıdır?

* Olayın ardından görgü tanıklarına başvurulmuş mudur, tanıklar dinlenmiş midir? Yine güvenlik güçlerinin ifadelerine başvurulmuş mudur? Tutanak tutulmuş mudur?

* Olaya ilişkin elde edilen bulgular ne aşamadadır? Savcılık tarafından derhal tahkikat başlatılmış mıdır? Ne aşamadadır?

'SİVİL POLİS OLARAK KENDİNİ TANITAN KİŞİLER KİMLERDİR?'

Buldan, İçişleri Bakanı Sabahattin Öztürk’e ise şu soruları yöneltti:

* Ardahan’da yaşanan olay öncesinde askeri hareketlilik olup olay yerine gönderilen güvenlik güçlerinin bir operasyon planının  mevcudiyeti söz konusu mudur?

* Sivil vatandaşlara yönelik askeri güçlerce silahlı saldırı düzenlenmiş olmasının nedeni nedir? Bu kapsamda söz konusu operasyona kimler katılmıştır? Güvenlik güçleri hangi saikle ateş açmıştır?

* Olay neticesinde ölüm olayının da yaşandığından hareketle askeri güçler neden önlem almamıştır?

* Olaya katılan ve operasyonu gerçekleştiren güvenlik güçleri hakkında idari soruşturma başlatılmış mıdır?

* Olay esnasında kendisini sivil polis olarak tanıtan kişilerin kimler olduğu ve o bölgede ne amaçla bulundukları tespit edilmiş midir? Kendilerini sivil polis olarak tanıtan kişiler kimlerdir? Söz konusu sivil polisler mağdurların isimlerini nereden bilmektedirler? Mağdurlardan kimlik talep etme yetkisini nereden almaktadırlar? Emniyet birimleri sivil polislerden haberdar olmadıklarını bildirmelerine rağmen sivil polislerce alınan ve minibüs şoförüne ait olan kimlik belgesi karakola ne şekilde ve kim tarafından getirilmiştir?

* Silahlı taramaya maruz kalan sivil vatandaşların ağır yaralı oldukları ve hatta bir kişinin yaşamını yitirdiği bu durumda, ambulans taleplerine cevap verilmemesinin nedeni nedir?”