Türkiye' deki çok kültürlü, çok sesli, çok dilli yaşama ve farklılıkların zenginlikleriyle birarada yaşama bir katkı da Gürcü halkından geldi...

Gürcü Kültür Merkezi “Dünya Anadil Günü” nedeniyle 21 Şubat 2011 pazartesi akşamı saat 19.30’da Galatasaray lisesi önünde “Anadil Şöleni ve Basın Açıklaması” düzenledi.

İstiklal Caddesi’nden geçenlerin ilgi gösterdiği etkinlik esnasında katılımcılar akordeon ve tulum eşliğinde dans etti.

Gürcü Kültür Merkezi adına bir basın açıklamasını okuyan Başkan Fazlı Kaya şu görüşleri dile getirdi;

“21 Şubat 2011 Dünya Anadil Günü dolayısı ile Türkiyeli Gürcüler olarak, Türkiye’de var olan bütün dillerin yaşaması için Anayasal, yasal ve fiili gerekliliklerin sağlanması temelinde, halklar gerçekliğinin kabul edilmesini, bu topraklardaki bütün halkların temel hakları olduğunu ifade etmekteyiz.

Anadil, sadece yılda bir güne sığdırılan etkinliklerle geçiştirilemeyecek kadar kapsamlı bir sorundur.

ANADİLDE EĞİTİME MAZERET OLMAZ

Hiçbir dil bir başka dile rakip-karşıt değildir. Bu açıdan bir Anadilin yaşaması için en temel koşul olan anadilde eğitim hakkına karşı getirilen mazeretlerin hiçbir haklı gerekçesi yoktur ve de olamaz.

On yıllarca bu topraklarda yaşayan halkların dillerinin yaşaması için gerekli adımların atılmaması, doğuştan gelen insani-doğal bir hakkın yok sayılmasıdır. Bu açıdan anadil sorununun çözümü ülkemizin demokratikleşmesine, halkların hak eşitliğinin sağlanmasına ve kardeşleşmesine hizmet edecektir.

Bizler 2-3 milyon nüfusu ile Türkiyeli Gürcüler olarak kendimiz ve diğer halklar için aşağıdaki insani ve demokratik hakları talep etmekteyiz;

1- Ana dilimizin yaşaması için Gürcülerin yoğun olduğu bölgelerde ilköğretimden üniversiteye kadar devlet okullarında Anadilde eğitim hakkımızın sağlanmalı, diğer bölgelerde ise anadilimizin Gürcü çocuklarına öğretilmesi için gerekli tüm yasal idari düzenlemeler yapılmalıdır.

2- TRT’de Gürcü dilinde ve diğer etnik dillerde yayın hakkı sağlanmalı.

3- Bütün etnik kimliklerin, Anadil hakkının yasal ve anayasal güvenceye alınması sağlanmalı, bunun için demokratik bir Anayasa yapılmalı ve diğer yasalar buna göre düzenlenmeli.

4- Uluslar arası sözleşmelerden kaynaklı anadil ile ilgili hakların uygulanması sağlanmalı. 1990 yılında Birleşmiş Milletlerce kabul edilen Çocuk Hakları Sözleşmesinin 3 maddesine koyduğu çekincelerle 1995 yılında onaylayan Türkiye bu çekinceleri kaldırarak anadil eğitimine olanak sağlayacak adımları atmalı”

“Yaşasın Anadilimiz”, “Yaşasın kimliğimiz”,  “Kimliğimiz ve anadillerimiz onurumuzdur” sloganlarıyla biten basın açıklamasından sonra Gürcüler İstiklal Caddesi’nde renkli görüntüler oluşturdular.

DEMOKRAT HABER / UĞUR ZUBOĞLU