Almanya Sol Parti (Die Linke) milletvekili Ulla Jelpke, Alman hükümetinin Gülen Cemaati’ne olan yakınlığını sert bir dille eleştirdi. “Federal Hükümet Gülen Cemaati’yle arasına mesafe koymalıdır” diyen Jelpke, cemaat ile ilişkilerin Almanya’da yaşayan Alevilere ve Kürtlere karşı ‘hakaret’ olarak görüleceğinin altını çiziyor.

Die Linke Meclis İç Politika Sözcüsü Ulla Jelpke, Federal Hükümet’in Fettullah Gülen Cemaati’ne ilişkin soru önergesine verdiği yanıtlara yönelik bir açıklama yaptı. Jelpke, “Federal Hükümet, Gülen Hareketi’nin Türkiye’deki iş çevreleri ile olan ilişkilerini överken, bu ‘milliyetçi-dinci tarikatın’ anti demokratik karakterini görmezden geliyor” dedi.

Jelpke, “Federal Hükümet, Gülen Hareketi’ne ilişkin bazı problemlere değiniyor. Ancak, genel olarak bakıldığında ise, (hükümetin) elinde bu hareketin özgür demokratik düzene karşı çabalarına ilişkin ise hiç bir bulgu yok” sözleriyle Alman hükümetinin Gülen Cemaati’ne ilişkin suçlamaları görmezden gelmesini eleştirdi.

Hükümetin, Gülen Cemaati’ne yakınlığıyla bilinen İşveren Dernekleri Federasyonu (BUV) ile ilişkilerine değinen Ulla Jelpke, BUV’nin 3 ayrı konferansı hükümet ile ortaklaşa düzenlediğini hatırlattı. Alman Hükümeti’nin BUV ile ilişkisini, bu derneklerin Türkiye’deki bakanlıklar, resmi kurumlar ve iş dünyası ile iyi ilişkilerine bağladığını kaydeden Jelpke, Türkiye İşadamları ve Sanayiciler Konfederasyonu (TUSKON) ile yapılan işbirliğini de eleştirdi.

Alman Hükümeti’nin Gülen Cemaati’ne ait bu projelere açıktan destek vermesinin ülkede yaşayan yüzbinlerce Alevi ve Kürde karşı ‘hakaret’ olarak görüneceğini vurgulayan Jelpke, cemaatin Alevileri, Şiileri ve Kürtleri dışlayan söylemlerine dikkat çekti. Jelpke, cemaatin yayın organlarında bu kesimlerin inançlarından ve ya ulusal kimliklerinden ötürü ‘hain’ ve ya ‘terörist’ olarak gösterildiğinin de altını çizdi. (ANF)