AKP hükümeti, çocuk katili polisi korumaya çalışırken, Y.Y. adlı görgü tanığı, Cizre’de Nihat’ı katleden polisin eşkalini verdi: ‘Beni olay yerinden uzaklaştırmaya çalışan kel ve bıyıklı polis, Nihat’ı öldürdü’

Cizre'de polis aracından açılan ateşle kafasından vurularak hayatını kaybeden 12 yaşındaki Nihat Kazanhan'ı vuran polisin eşgali ile ilgili yeni bir tanık ifadesi ortaya çıktı. Boş alanda koyun otlattığını söyleyen Nihat’ın arkadaşı Y.Y. (12), “Akrep tipi zırhlı bir araç bulunduğum yerde durdu. Akrepten kel ve bıyıklı adam indi. Elinde silah vardı” dedi.

Y.Y. “Silahın namlusuna 2 adet kurşun sürdü. Silah biber gazı silahı değildi, av tüfeklerine benziyordu” diyen Y.Y. “Baktığımı fark edince kar maskesi giydi, ‘uzaklaş ve bakma’ dedi. Nihat’ın bulunduğu tarafa nişan aldı ve ateş açtı. Ben de o tarafa koştum. Bana da ateş ettiler. Nihat’ın başına kadar gittim. Nihat kanlar içindeydi” diye konuştu.

BİR ÖLÜM DAHA İSTEMİYORUZ

Özgür Gündem’de yer alan habere göre, Cumartesi Anneleri her hafta olduğu gibi bu hafta da İstanbul, Diyarbakır, Batman Cizre, ve Yüksekova’da, “Kayıplar bulunsun failler yargılansın” talebiyle yakınlarının akıbetini sordu. Şırnak’ın Cizre ilçesinde, 317 haftadır kaybedilen ve öldürülen yakınlarının akıbetini sorup, faillerin bulunmasını isteyen Dayikên Şemîyê eyleminde bir araya gelen anneler, bu haftaki eylemlerini geçtiğimiz çarşamba günü polis müdahalesi sırasında polisler tarafından vurularak hayatını kaybeden Nihat Kazanhan’ın vurulduğu yerde yaptı.

Yafes Mahallesi’ndeki olay yerinde bir araya gelen Dayikên Şemiyê’nin eylemine Cizre Belediyesi Eşbaşkanları Leyla İmret ve Kadri Konur, DBP İlçe Eşbaşkanı Mesut Nart, HDP ve DBP’li yöneticiler ile MEYA-DER, İHD, KURDÎ-DER ve Barış Anneleri Meclisi üyeleri de katılarak destek verdi.

NİHAT’I KEL VE BIYIKLI POLİS ÖLDÜRDÜ

Cizre’de 27 Aralık’ta başlayan olaylarda 5’i çocuk 6 kişi hayatını kaybetti. Olaylarda kafasından vurularak yaşamını yitiren 12 yaşındaki Nihat Kazanhan’ın polis kriminal raporunda Kazanhan’ın başından av tüfeği mermisi çıktığı belirtildi. Ardından Başbakan Davutoğlu “Polis tarafından atılan tek bir fişek yoktur” açıklamasında bulundu. Ancak Şırnak Barosu tarafından hazırlanan raporda Nihat’ın özel harekat polisleri tarafından vurulduğu savunuldu. Nihat’ın vurulduğu sırada olay yerinde bulunan görgü tanığı Y.Y (12) Nihat Kazanhan’ın polis tarafından vurulduğunu belirtti.

‘BURADAN UZAKLAŞ’

Yafes Mahallesi’nin arka kısmında kalan çevre yolu civarındaki boş alanda koyun otlattığını söyleyen Nihat’ın mahalle arkadaşı Y.Y. (12), Nihat’ın katledilmeden dakikalar önce yanındaki arkadaşlarıyla beraber Cizre Devlet Hastanesi tarafındaki tepede oyun oynamak için kendisini çağırdığını; ancak koyunlara baktığı için onlarla gidemediğini söyledi. Akrep tipi zırhlı araçların bulundukları alanda durmadan devriye gezdiğini dile getiren Y.Y., “Arkadaşlarım oyun oynamak için tepeye gittikten sonra akrep tipi zırhlı bir araç bulunduğum yerde durdu ve içindeki polisler dışarı çıkmadan bana ‘buradan uzaklaş’ dediler. Koyunlarımla beraber uzaklaşmamın zaman alacağını anladıkları zaman da bana ‘bizim bulunduğumuz tarafa yaklaşma ve kesinlikle bakma’ dediler” şeklinde konuştu.

HAYATIM BOYUNCA UNUTAMAM


Kendisinin koyunlarla ilgilendiği bir anda kel ve bıyıklı bir polisin akrepten indiğini gördüğünü anlatan Y.Y. yaşananları şöyle anlattı:
“Akrepten inen kel ve bıyıklı adam elinde bulunan silahın namlusuna 2 adet kurşun sürdü. Elindeki silah biber gazı silahı değildi ve av tüfeklerine benziyordu. Benim ara ara o tarafa baktığımı fark edince içeri girip kar maskesi giydi ve uzun süre Nihatların bulunduğu tarafa nişan aldı ve ateş açtı. O ateş açtıktan sonra o taraftan bir arkadaşımın bağırışlarını duydum ve ben de o tarafa doğru koştum. Ben koştuğumda bana doğru da ateş açarak ‘dur, dur’ şeklinde bağırıyorlardı. Ben ve bütün arkadaşlarım çok korktuk, yanımdakilerin hepsi kaçtı. Ben Nihat’ın başına kadar gittim. Nihat kanlar içindeydi. Nihat’ı bir sivil arabaya koyup hastaneye gönderdik. Ben de mahalleye gelip olanları anlattım. Yaşananları hayattım boyunca unutamam.”

Mustafa Kayaalp isimli mahalle sakini, “Biz bugüne kadar mahallede eli silahlı gezen yurttaş görmedik, hep eli silahlı polis gördük. Günlerdir evlerimize gerçek mermi ve biber gazı sıkan her kimse Nihat’ı katleden de odur” ifadelerini kullandı. 92 yaşındaki Ayşe Ertene de, “Hem katlediyorlar hem de biz yapmadık diyorlar. Madem onlar yapmadı koskocaman devlet oturup katilleri ortaya çıkarsın. Akreplerin kol gezdiği bir yerde ve zamanda polisten başka hiç kimse insan öldüremez” dedi.

Nihat Kazanhan için kurulan taziyeye ziyaretler sürerken, Nihat Kazanhan’ın dedesi Ali Kazanhan ve babası Mehmet Emin Kazanhan hükümet yetkililerin yaptığı açıklamalara tepki gösterdi. Dede Kazanhan, “Başbakan’ın yaptığı açıklama kesinlikle doğru değildir. Onca insanın önünde zırhlı polis aracından açılan ateş sonucu torunum vuruldu. Bu açıktır ve bir katliamdır. Görgü tanıklarının anlatımları var. Kürt siyasi hareketinden bu olayın peşinin bırakılmaması, hak ve hukukumuzun sonuna kadar aranmasını istiyoruz” diye konuştu.
Baba Mehmet Emin Kazanhan ise, “İnşallah bir daha kan dökülmez bu son olur. Bizim yüreğimiz yanıyor başkanlarının yüreği yanmasın” dedi. Başbakan’ın açıklamalarına da tepki gösteren baba Kazanhan, “Başbakan’ın açıklaması kesinlikle gerçekleri yansıtmıyor. Olaylarda katledilen diğer çocuklar da başlarından vurulmuştu. Bu bir tesadüf olamaz” ifadelerini kullandı.

İHD PERDE ARKASINI ÇÖZMEK İÇİN CİZRE’DE


İHD Genel Merkezi ve Amed Şubesi yöneticilerinden oluşan bir heyet, bir dizi temasta bulunmak üzere dün Cizre’ye gitti. Heyet, ilk olarak 14 Ocak öldürülen Nihat Kazanhan için Cudi Mahallesi Halk ve Taziye Evi’nde kurulan taziyeyi ziyaret etti. Ziyarette konuşan İHD Genel Başkanı Yardımcısı Osman Sözen, “Cizre’de, yaşanan katliamların perde arkasını çözmek için buradayız. Bu konuda çaba içerisinde olacağız. Yapacağımız görüşmeler sonucunda bir rapor hazırlayacağız” dedi. Heyet ardından Nihat Kazanhan ve diğer katledilenlerin aileleri ve kentteki sivil toplum örgütleri temsilcileri ile görüştü. Heyetin görüşme ve temasları doğrultusunda Cizre Kaymakamlığı ve Şırnak Valiliği’nden de randevu talep ettiğini ancak bu taleplerine herhangi bir dönüş olmadığı da öğrenildi.