Gezi Parkı direnişi esnasında tutuklanıp 9 gün sonra avukatlarının itirazları üzerine serbest bırakılan 8 kişiden biri olan 25 yaşındaki Umut Akgül, tutulduğu A3 Adli Koğuş’ta ölümle tehdit edildiğini, oruç tutmadığı için zorla temizlik ve nöbet tutturulduğunu belirtti.

7 aylık evli olan bilgisayar tasarımcısı, sanat organizatörü Umut Akgül’ün hukuksuz tutuklanmasına, bir de Metris T1 Tipi Cezaevi’nde yaşadığı eziyet eklendi. ANF’den Zeynep Kuray'a konuşan Umut Akgül, tutulduğu A3 Adli koğuşunda ölümle tehdit edildiğini, oruç tutmadığı için zorla temizlik ve nöbet tutturulduğunu anlattı.

Çevik Kuvvet ekipleri tarafından darp edilerek gözaltına alındıktan sonra çıkartıldığı mahkemece tutuklanan Akgül, o güne kadar sadece film ve dizilerde tanık olduğu koğuş eziyetini birebir yaşadı. Gasp, cinayet, tecavüzden mahkum olmuş insanların bulunduğu A-3 Koğuşu’na girer girmez eziyet ve tehdidin başladığını anlatan Akgül, “Koğuşta mahkûmlar Gezi Parkı olaylarından tutuklandığımı öğrendiklerinde hemen saldırı başladı. ‘Bir daha buraya Gezi parkından gelen olursa kafasını keseriz’ diye tehditler savurmaya başladılar. Çok kötü davranıyorlardı. Bugüne kadar görmediğim aşağılanma ve eziyeti yaşadım” dedi.

‘SEN MİSİN ORUÇ TUTMAYAN EZİYETİ’

“Oruç tutmadığım için beni uyutmadılar” diye devam eden Akgül, gün içerisinde tüm koğuşun temizliğinin de ona yaptırıldığını söyledi. Sabahları koğuştakilerin oruçlu olduğu için yemek yemesinin de yasak olduğunu söyleyen Akgül şunları belirtti: “İftar açıldığında ancak yemek yiyebiliyordum. Bulaşıkları bana yıkatıp, çaylarını bana yaptırıyorlardı. Koğuştakiler sahura kadar uyumadıkları için beni de uyutmuyorlardı. Kimi akşam onlar yatıyordu ben ise onları uyandırmak göreviyle sabaha kadar nöbet tutturuluyordum. Psikolojim çok bozuldu. Dışarıda bıraktıklarımız, ekonomik durumuz, işlerimiz maddi ve manevi kayıplarım oldu. Zor günler geçirdik. Ama şu an sevinçliyim ve direnç kazandım. Bu daha başlangıç mücadeleye devam.”

‘10 GÜNDE 10 YIL YAŞLANDIM’

Umut’un babası Ali Akgül’ün coşkusu görmeye değerdi. Sevinçten önce avukatlarla, sonra da oğluyla halay çeken baba, oğlunun cezaevinde bulunduğu son 10 gün boyunca ailece bir kabus yaşadıklarını ifade etti. “Bu haksız, mesnetsiz, delilsiz, hukuksuz tutuklamayı kınadığını” belirten baba Akgül, bir insanın hayatını karartmak bu kadar kolay olmaması gerektiğini vurguladı. “Çocuğum içeride olduğu 10 günde 10 yıl yaşlanmış gibi hissediyorum” diyen Akgül, “Çocuklarımız suçsuz ve günahsız oldukları halde ezeli suçlu muamelesine tabi tutuldular. Bu yetmedi bir de tutuldukları adli koğuşlarda psikolojik işkenceye maruz bırakıldılar. Bu 10 günün hesabını hukuk yollarıyla soracağız” dedi.