Türkiye , ABD’li Wall Street Journal (WSJ) gazetesinde yer alan bir makale sayesinde 28 Aralık 2011 gecesi gerçekleşen trajik Uludere olayını yeniden gündemin birinci sırasına taşıdı. Makalede ABD’li yetkililere dayanılarak verilen “İlk görüntü ABD menşeli Predatör’dendi. ABD ’liler daha fazla keşif yapabilecekken Türk yetkililer, Predatör’ü başka bir bölgeye yönlendirdi” bilgisi, Türkiye’de süren soruşturmada elde edilen bilgilerle çelişti. Genelkurmay da dün “28 Aralık 2011 tarihinde Uludere güneyinde sınır ötesinde meydana gelen olayda, ilk görüntünün ABD Predatör’den verildiği iddia edilmektedir. Haber gerçeği yansıtmamaktadır. Olayda grubun ilk görüntü tespiti TSK’ya ait İnsansız Hava Aracı (İHA) tarafından yapılmıştır” açıklamasını yaptı.

 

Uludere ’den yola çıkan kaçakçıları Kuzey Irak’ta ilk kim gördü? Predatörler mi Heron’lar mı?

WSJ’in iddiası, Predatörlerin kervanı görüp Ankara’daki Türk ve Amerikalı subayların görev yaptığı birleştirme birimini uyardığı yönünde. WSJ’ye konuşan ve ABD’nin rolünün ham görüntü vermekten ibaret olduğunu vurgulayan ABD ’li yetkili, ilk tespitlerin ardından Predatörlerin Türk subayların isteği üzerine başka bölgelere yönlendirdiğini de iddia ediyor. Bu bilgi ABD Büyükelçisi Francis Ricciardone’nin 26 Ocak 2012 günü Ankara temsilcileriyle buluşmasında verdiği bilgiyle de örtüşüyor. Nitekim ABD Büyükelçisi , gazetecilerin ısrarlı soruları üzerine kendilerinin rolünün görüntüyü ham olarak aktarmaktan ibaret olduğunu, analiz sürecine katılmadıklarını söylemişti. Ancak, WSJ’nin isimsiz kaynağı ile Büyükelçi Ricciardone’nin verdiği bilgi ile TBMM’deki İnsan Hakları Komisyonu’nun ulaştığı bilgiler çelişiyordu. Çünkü Genelkurmay’dan gönderilen operasyon görüntüleri Heron (Satın alınmış İsrail menşeli insansız hava aracı) kaynaklıydı. Ankara’daki kaynaklar, ABD ’li yetkililerin Genelkurmay’ın dünkü kategorik yalanlamasına ancak görüntüleri ve telsiz kayıtlarını sızdırarak yanıt verebileceklerine dikkat çektiler.

 

ASIL ÖNEMLİ OLAN ANALİZ

Toplanan görüntülerden ‘terörist grup’ analizini kim yaptı ve ‘vurun’ emri hangi kanallardan geldi?

Predatörlerin PKK’ya karşı kullanımı Türkiye ile ABD arasındaki ‘anlık istihbarat’ anlaşması çerçevesinde gerçekleşiyor. Anlaşma çerçevesinde Türkiye ’ye satışı ABD Kongresi engeline takılan 4 Predatör, İncirlik Üssü’nde tutuluyor ve ABD ’deki üsten kontrol edilerek Kuzey Irak semalarında geziyor. Bu sırada aşağıda görülen kuşkulu hareketlilikler ise Ankara’daki ‘İşbirliği ofisi’ne ‘eşzamanlı’ iletiliyor. Türkiye ’ye ait Heronlar’ın görüntüleri ise Batman’daki Türk personelin bulunduğu üsse ve Ankara’ya gönderiliyor. Uzmanlar, ilk görüntünün ABD’den ya da Heronlar’dan gelmesinin trajik olayla ilgili temel gerçeği değiştirmediği görüşünde. Çünkü görüntünün ilk kaynağı değil, ilk andan son ana kadar elde edilen görüntülerden yola çıkılarak yapılan analiz önemli. Bu yüzden Diyarbakır Özel Yetkili Başsavcı Vekilliği’nin soruşturması da görüntünün kaynağı ekseninde değil, analiz üzerinden verilen ‘operasyon emrinin’ kaynağına yoğunlaşmış durumda.

 

Edinilen bilgiye göre, görüntülerden “PKK’lı grup” sonucunu çıkaran askerler, operasyon kararı vermeden önce de bölgedeki ve Ankara ’daki istihbaratçıların elindeki bilgilere başvuruyor. İşte bu noktada istihbarat koordinasyonu çerçevesinde MİT de devreye giriyor. Analiz, MİT ve askeri istihbaratın raporlarıyla da örtüşüyorsa bir üst komutanlığa ‘operasyon gerekir’ tespiti iletiliyor. Yeterli veri toplanamadığında ise yerel kara birliklerinin desteği isteniyor. Tespitleri değerlendirip operasyon kararı verme süreci de Genelkurmay Karargâhı, Hava Kuvvetleri Komutanlığı ve Malatya’daki 2. Hava Taktik Komutanlığı’nda sonuçlandırılıyor. Operasyon sürerken İHA’ların sağladığı görüntülerle yönlendirme sürdürülüyor. (RADİKAL)