Gazi Mahallesi’nde Alevilere yönelik gerçekleştirilen katliam 17. yıldönümünde lanetlendi.

 

İlk etkinlik şehit ailelerinin ve demokratik kitle örgütlerinin Alibeyköy mezarlığına ziyareti ile başladı. Burada yapılan anmadan sonra Gazi Cemevine daha sonra da katliamın yaşandığı Gazi Postanesi önüne gelen kitle hayatını kaybedenler için saygı duruşunda bulundu. Anmaya HDK İstanbul milletvekili A.Levent Tüzel de katıldı.

 

Kitle daha sonra sloganlarla Gazi Mezarlığına doğru yürüyüşe geçti. Yürüyüş boyunca sık sık" Gazi’den Roboskiye katil devlet hesap verecek", "Katillerden hesabı emekçiler soracak", "Yaşasın halkların kardeşliği" sloganları atıldı.

 

Gazi Mezarlığına gelen kitle burada saygı duruşunda bulunduktan sonra konuşmalar yapıldı. İlk sözü alan Gazi katliamında kızını kaybeden Cemal Poyraz “Gazi katliamının 17. yıldönümündeyiz. İçimiz kan ağlıyor. Ne yazık ki biz her sene bu anmayı yaparken hep bu ülkede bir daha katliam olmamasını diledik. Ama Gazi’de Alevileri katledenler Uludere’de de Kürt halkını katlettiler. Demek ki bu devlet ve onların güçleri halkı katlederken Kürt-Türk, Alevi-Sünni diye ayırmıyor, bunu da bize Uludere katliamı göstermiştir. Sevgili dostlar hepinize sesleniyorum artık birlik olma zamanı gelmiştir. Aleviler-Sünniler, Kürtler-Türkler bütün ezilenler artık birleşme zamanıdır. Ancak birleşebilirsek katliamları durdurabiliriz” dedi.

 

Daha sonra söz alan HDK Sultangazi İlçe Yürütme Temsilcisi Mustafa Gürsoy geçmişten günümüze; 1 Mayıs-77, Fatsa, Çorum, Maraş, Sivas ve Gazi katliamı ve  cezaevi operasyonları, Kürt halkı ve Aleviler üzerindeki asimilasyoncu ve inkarcı politikalar şeklinde provokasyonların devam ettiğini söyleyerek, “Gazi mahallesinde halk oynanan oyunu bozmuş, Alevisi-Sünnisi, Türkü-Kürdü hep birlikte devletin kolluk güçlerine karşı direnmiş, tepkisini mahalle karakoluna yürüyerek, protesto ederek göstermiştir” dedi.

 

Bugün yaşanan askeri  ve siyasi operasyonların, Uludere’de 34 yoksul Kürt köylüsünün bombalanmasının, emekçilerin hak gasplarının, sermaye düzeninin devamı için yapılan provokasyonlar olduğunu vurgulayan Gürsoy “Yeni katliamların olmaması, anaların ağlamaması, barışın kazanılması için ülkenin demokratikleşmesi, demokratik bir anayasanın yapılması, toplumun isteklerinin karşılanması gerekir. Bunun kendiliğinden olması mümkün değildir. Demokrasi ancak mücadele ile kazanılabilir. Tüm halkı, demokratik halk iktidarının kurulması, ulusların tam hak eşitliği ve inanç özgürlüğünün sağlanması, faili meçhuller, kayıplar, ‘derin devlet’ katliamları ve darbecilerin yargılanması için mücadeleye çağırıyoruz” dedi. (İstanbul/EVRENSEL)