'KCK' adı altında yürütülen operasyonlar kapsamında yargılanan 33'ü tutuklu 46 gazetecinin duruşmasına iddianamenin okunmasıyla devam edildi. Mahkeme Heyeti, ara kararlarını yarın açıklayacak.
İstanbul 15. Ağır Ceza Mahkemesi'nde yargılandığı davanın 3'üncü duruşmasının 3'üncü oturumu bir günlük aradan sonra bugün devam etti. Duruşma, iddianamenin okunması tamamlandı. Ancak Mikail Barut ve İsmet Kayhan'ın dosyalarının da davayla birleştirildiğini gerekçe gösteren Mahkeme Heyeti, ana dilde savunma talebini reddetti.
AVUKAT DEMİR: MAHKEME HER TÜRLÜ ENGELİ KULLANIYOR
ANF'ye değerlendirme yapan gazetecilerin avukatlarından Ramazan Demir, "Yarın sadece tahliyeye ilişkin taleplerimiz değerlendirilecek. Diyarbakır'daki bir dosyanın da davayla birleştirilmesi gerekçe gösterildi ve o davanın iddianamesi okunmadığı için de, ana dilde savunma talebimiz reddedildi. Mahkeme, bütün engelleri kullanmaya çalışıyor. Aslında şeklen iddianamenin okunmasının bittiğini söyleyebiliriz. Sadece birleştirilen davanın iddianamesi kalmıştı. Mahkeme, engelleyecek bütün hükümleri kullanıyor" diye konuştu.
"YARIN İÇİN UMUTLU OLMAYA ÇALIŞIYORUZ"
15. Ağır Ceza Mahkemesi için, "tahliye aritmetiği çok iç açıcı değil" diyen Av. Demir, ekledi:
"Hem ana davada hem de basın davasında bunu gördük. Yine de yarın için umutlu olmaya çalışıyoruz. Çünkü bu, süreçle bağlantılı bir durum. Ayrıca müvekkillerimizin yargılanmasına sebep olan ne varsa, hepsi, ana akım basında da yer alan haber konularından farklı değil. İmralı ile görüşmeler, KCK konuları gibi. Ama yine de iyi bir somut karşılık alır mıyız, bilemiyoruz..."
4. YARGI PAKETİ
Av. Ramazan Demir, 4. Yargı Paketi'yle ilgili olarak da, TCK'nin 314. maddesinin 1 ve 2. bölümlerinde düzenleme yapılmadığı takdirde, söz konusu yargı paketinin 'KCK' dosyalarını etkilemeyeceğini bildirdi:
"Öğrendiğimiz kadarıyla 'örgüte üye olmamakla birlikte faaliyette bulunmak'la ilgili düzenleme yapılacak. Eğer 'örgüt üyeliği' ile ilgili değiştirme olmazsa, bu yargı paketi de 'KCK' davalarında tahliyelere yol açmaz." (ANF)
