Artı TV'de yayınlanan Hayko Bağdat ile Bağdat Cafe'nin konuğu gazeteci Fehim Taştekin oldu. Programda, Haziran ayında yapılan NATO toplantısı ve AKP iktidarının dünyada aldığı pozisyon konuşuldu.

Gazeteci Fehim Taştekin, "Bazı iddialar çıktı, bunlar Suriye kaynaklı. Bunlara göre, Türkiye özel şirketlerde güvenlikçi olarak Suriyeli milisleri istihdam edecek. Bunları eylül ayından itibaren Afganistan'a taşıyacak eğer anlaşma olursa" dedi.

'ERDOĞAN, TÜRKİYE'NİN STRATEJİK KONUMUNU KENDİ KİŞİSEL KARİYERİ İÇİN PAZARLIK KONUSUNA DÖNÜŞTÜRMÜŞ DURUMDA'

AKP'li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Türkiye'nin stratejik konumunu kendi kişisel kariyeri için uluslar arası alanda pazarlık konusuna dönüştürdüğünü ifade eden Fehim Taştekin, "Erdoğan Türkiye'nin stratejik konumunu ve önemini kendi kişisel kariyeri ve siyasal geleceği için pazarlık konusuna dönüştürmüş durumda. İçerde ve dışarıda çok sıkıştığı için onlara daha fazla ne verebilirim konusunda taviz vererek müttefiklerle ilişkileri belli bir düzeyde tutmaya çalışıyor. Bunu AB ve NATO üyeleri gördü. Erdoğan'ın yüksek katkılarını onlar da değerli buluyorlar. Taviz vermeye hazır bir Türkiye onlar için önemli. Erdoğan'ın demokrasi ve insan hakları konusunda ne yaptığıyla ilgili ilgilenmeye niyetleri yok. AB'nin genel hassasiyeti ya da pozisyonunu anlamak için Almanya'nın tutumuna bakmamız lazım. Onlar bu işi mültecilerin Türkiye'de durdurulması ve Türkiye'nin bir şekilde mülteci bariyerine dönüştürülmesi konusundaki anlaşmayla bu işi sabitlediler. Amerika'nın mültecilerle ilgili meselesi yok. Onun öncelikleri farklı. Rusya'ya bakıyor. Türkiye Rusya'yı bloke etme siyasetinde çok atak davrandı. Ukrayna, Gürcistan son olarak da Polonya ile savunma alanında geliştirdiği ilişkiler bir anlamda NATO'ya 'ben sizin için burada da bariyer olurum' mesajıydı. NATO'da bunu değerli buluyor" dedi.

'NATO'DA KARARLARI ETKİLEYEN BİRKAÇ ÜYE VAR'

ABD ve İngiltere'nin Türkiye ve Taliban'a nasıl yaklaştığını anlatan Taştekin sözlerini şöyle sürdürdü:

"NATO'da kararları etkileyen birkaç üye var. Bu ülkeler Türkiye'nin Afganistan'da alacağı rolü kendilerinin işini azaltacak şekilde konuşuyorlar. Bu noktadan sonra bu teklif İngilizler marifetiyle ABD'den mi geldi, yoksa Erdoğan s-400 ile ilgili yaptırımları geriletmek için kendiliğinden inisiyatif mi geliştirdi bu konu net değil. Ama özellikle Washington ve Londra Türkiye'nin misyonuna ya da Taliban'a nasıl bakıyor buna odaklandığımızda şu anda tartıştığımız endişelerden çok uzakta olduğunu anlıyoruz. Mesela İngiltere Savunma Bakanı Taliban ile çalışabileceklerini söyledi. Amerikan yönetimi Taliban ile zaten anlaştı. Oradan çekilirken Afganistan'da hükümet ile Taliban arasında bir anlaşma olamadı. Doğrudan Taliban ile ABD hükümeti anlaştı. Bir anlamda iktidarı dünyaya deklere etmeden devrediyorlar. Dikkat ederseniz Afganistan'daki güçlere bile haber vermeden üsleri boşaltıyorlar. Burada bundan sonra Taliban belli taahhütlerde bulunduğu takdirde, çok fazla Taliban'ın gelişini umursamadıklarını her adımda bize gösterdiler. Bu taahhütler nedir? El Kaide ile ilgili bazı önleyici sözler. Bunun dışında buranın uluslararası teröre yataklık etmeyeceği gibi şeyler."

SURİYELİ MİLİSLER

Suriye kaynaklı bir iddiaya göre Türkiye'nin Suriyeli milisleri güvenlik şirketlerinde istihdam edip Afganistan'a taşıyacağını söyleyen Taştekin, "Bazı iddialar çıktı, bunlar Suriye kaynaklı. Bunlara göre, Türkiye özel şirketlerde güvenlikçi olarak Suriyeli milisleri istihdam edecek. Bunları eylül ayından itibaren Afganistan'a taşıyacak eğer anlaşma olursa. MİT, Kilis Hawar bölgesinde 6 tane Suriyeli milis gücü ile toplantı yapıyor. Diyor ki, 'ilk etapta 2000 kişi götürülecek bununla ilgili hazırlıklar yapın' para konuşulmuş vs. Bunlar şimdi iddia. İddia olduğu için de konuşmak belki erken. Ama aynı süreçleri Libya'da yaşarken herkes çok inkar etti. 'Yok dediler, bunlar spekülasyon' dediler. Sonra her şey net olarak ortaya çıktı. Burada milisleri özel şirketler üzerinden götürüp orada belli kurumlar, hükümet binaları vs. korunmasında kullanacaklar. Niye bunu yapıyorlar? Türk askeri varlığı orada zaten 600 civarında. Hava alanını halihazırda Türkiye 4-5 yıldır idare ediyor. Koruma veya güvenlik değil de daha çok işletmesini yürütüyor. Bakan Akar yeni bir sevkiyat olmayacak dedi. Yeni sevkiyat olmayınca bu büyük operasyonu nasıl yürütecekler? İşte burada akla milisler geliyor. Bunun parasını da NATO'dan almak istiyorlar" dedi.