Hakkında yazılan yazılar nedeniyle tekzip yayınlatan Ceza ve Tevkifevleri Eski Genel Müdürü Ali Suat Ertosun, 19 Aralık "Hayata Dönüş Operasyonu”nun, "üst düzey bir siyasi karar sonucunda, Devletin ilgili tüm makam ve birimlerinin katılımıyla" hayata geçirildiğini anlattı. Ertosun, kararı yalnız almadığını belirtti, operasyonu devlet adına gerçekleştirdiğini söyledi.

Eski Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürü Ali Suat Ertosun, Habertürk Gazetesi Yazarlarından Umur Talu'nun, “Dipsiz Kuyu” köşesinde yazdığı “Hayata Dönüş Operosyonu” ile ilgili yazılar nedeniyle tekzip yayınlattı.

Ertosun, Talu'nun köşesinde farklı tarihlerde yazdığı yazılarda, “2000 yılı Aralık ayında gerçekleştirilen "Hayata Dönüş Operasyonu" sırasında Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürü olması dolayısıyla şahsına yönelik hakaret içeren gerçek dışı iddialara ve kamuoyunu yanıltıcı yorumlara” yer verildiğini savunuyor.

“ÜST DÜZEY, SİYASİ BİR KARARDIR”

Ertosun, "Hayata Dönüş Operasyonu", "yıllardır devam eden cezaevleri sorununun had safhaya ulaştığı dönemde alınan üst düzey bir siyasi karar sonucunda, Devletin ilgili tüm makam ve birimlerinin katılımıyla uygulamaya konulmuştur. Genel müdür olarak bu konuda tek başına karar veremeyeceğimin bilinmesini isterim” dedi.

Devletin, uzun yıllar bazı cezaevlerine hâkim olamadığını iddia eden Ertosun, cezaevlerinin, “adeta Devlete meydan okunan yerler haline” geldiğini savundu, koğuş sistemi nedeniyle, cezaevlerine hakim olunamadığını iddia etti. Ertosun, F Tipi Cezaevi Projesi hazırlanmadan önce, Avrupa İşkenceyi Önleme Komitesi'nin cezaevlerini ziyaret ettiğini ve hazırladığı raporda, koğuş sisteminin eleştirildiğini iddia ederek, F tipi cezaevlerine geçiş planını savundu.

Ceza ve Tevkifevleri eski Genel Müdürü Ertosun, Uluslararası kuruluşların tavsiyeleri üzerine, BM ve Avrupa Konseyi Cezaevi Kuralları ışığında F Tipi Cezaevi Projesinin hazırlandığını ve hayata geçirildiğini iddia etti.

“İNSAN HAKLARININ GERÇEKLEŞMESİ İÇİN”

Ertosun, F tipi cezaevlerinin hayata geçirilmesinin, 19 Aralık operasyonunun gerçekleşmesinin temel nedenini ise, “cezaevlerinde insan haklarının gerçekleştirilmesi” olarak açıklıyor. Yüzlerce kişinin sakat kaldığı, 28 kişinin yaşamını yitirdiği 19 Aralık "Hayata Dönüş Operasyonu”nun ardından yaşama geçirilen F tipi cezaevlerinin hizmete girmesiyle, cezaevlerinin gerçek işlevine kavuştuğunu savunuyor.

F Tipi Cezaevlerinin hizmete sokulmasından önce ve sonra “reform niteliğinde” başka çalışmaların da yapıldığıyla övünen Ertosun, L Tipi ve Kadın ve Çocuk Kapalı Cezaevlerinin hizmete sokulduğu yönünde örnekler verdi.

Ertosun, hak gaspları, baskılar, sürgün sevkler, işkence iddiaları ile gündemden düşmeyen cezaevlerine ilişkin son on yıl içerisinde büyük ilerlemeler gerçekleştirildiğini savunarak, bu başarılardan dolayı kendisine Cumhurbaşkanı Abdullah Gül tarafından "Üstün Hizmet Madalyası" verildiğini hatırlattı.

Operasyonun icrasına ilişkin fiilen herhangi bir görev ve sorumluluğu bulunmadığını savunan Ertosun, “orantısız güç kullanıldığına ilişkin ve tarafı da olmadığım mahkeme kararları üzerinden kasten şüpheli bir ortam yaratılarak şahsımın suçlanması ve hakaret edilmesi insaf ve iyi niyet ölçüleriyle bağdaşmamaktadır” dedi.