Agos gazetesi kurucularından yazar ve çevirmen Sarkis Seropyan, Hrant Dink’in ölümünün 7. yıldönümü nedeniyle yapılan bir söyleşide, “Böyle olacağını bilseler vurdurmazlardı. Şimdi Hrant’ın ölüsü dirisinden sanki daha büyük iş yapıyor” dedi.

Yazar ve çevirmen Sarkis Seropyan, Ege Üniversitesi’nde Hrant Dink’in 7. ölüm yıldönümü nedeniyle düzenlenen bir söyleşide dikkat çekici bir açıklama yaptı. Hrant Dink’in ölümünün ardından İstanbul’da yapılan büyük yürüyüş hakkında konuşan Seropyan, şunları söyledi: “Harbiye’den Taksim’e kadar olan yolda, nehir gibi insan akıyordu. Hrant’ın yürüyüşünde Müslüman olduğu belli olan bir aile, benimle birlikte yürüyüşe katılmıştı, sonra yüzlercesini gördük. Türkiye Ermenilerinin hepsi gelseydi bile, oradaki kalabalığın 4’te 1’i kadar insan olacaktı. Orada bulunan kişilerin çoğu Ermeni değildi, Ermeniler çok azdı. Gençler, bu yürüyüşü tertipledi. Devlet teşekkülü tertipleseydi bu kadar muntazam yapılamazdı. Yürüyüş Ermeni cemaatini ve Türkiye devletini şaşırttı. Böyle olacağını bilseler, vurmazlardı, vurdurmazlardı. Şimdi Hrant’ın ölüsü, dirisinden sanki daha büyük iş yapıyor. Çünkü Hrant için bütün dünya ayağa kalktı. Biz dedik ki, Hrant’ın ölümünden sonra da göç olacak ve yine Ermeniler gidecek.’ Böyle bir şey olmadı. Gençlerin boy göstermesi, ‘biz buradayız, hepimiz Hrant’ız’ demesi bu göçü engelledi.”

“AGOS’U ÇIKARMASAYDI ÖLDÜRÜLMEYECEKTİ”

Seropyan, Dink'in Ermenice bilmeyen Türkiye Ermenilerine Türkçe hitap eden bir gazete çıkarıp Ermeni cemaatine, Ermeni toplumuna, kültürünü tanıtmak amacıyla çalışmalar yaptığını kaydetti.

Seropyan, "Hrant, Agos gazetesini çıkarmasaydı, öldürülmeyecekti" dedi.

Agos gazetesinin Hrant Dink’in ölümünün ardından daha çok satıldığını kaydeden Seropyan, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Agos’un tirajı 3 binlerde dolaşırdı. Bilemediniz bazı haftalar 3 bin 500’e çıkardı. Hrant’ın vurulduğu zamanın ertesi sayısı, 50 binden biraz eksik basıldı. Bastık, bastık, yeniden istediler, hepsi satılmadı, dağıtıldı. Türk okuyucular, Agos aramaya başladı. İnsanlar daha çok merak eder oldu. Neden öldürüldüğünü Agos okuyunca anlayacaklarını düşünüp aldılar.”

İslamiyet’i, Ermeni düşmanlığını körükleyen unsurlardan biri olarak görmediğini vurgulayan Seropyan, sözlerine şöyle devam etti: “Bence en tehlikelisi faşizan düşüncelerdir. Bir Ermeni olarak, Müslümanlıktan tehlike beklemiyorum. Korkum yok şu anda.”

“NEDEN KOVDUNUZ?”

Müslüman da olsa, Hıristiyan da olsa, insanın bir aklı olduğunu anlatan Seropyan, sözlerini şöyle tamamladı: “Bu ülkede yaşıyorsak ve yurdumuzu seviyorsak, hep beraber yaşıyorsak öldürmek, dövmek ya da kaçırmak yerine korumamız lazım. Eğer kaçıralım da onun yerine bir Mehmet gelsin, dükkanını da talan edelim diye saldırıyorsa, bu milliyetçilik değil eşkiyalıktır. Ben hâla Van’a gittiğim zaman kendimi çok rahat hissediyorum, çünkü büyük dedemin babası Vanlıymış. Ermeniler Amerika’ya keyiflerinden gitmedi." (mynet)