İnsan Hakları savunucusu ve İHD Eş Genel Başkanı Eren Keskin, AKP’li milletvekillerinin meclise sundukları ‘cinsel istismar’ tasarısına ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Keskin, “Yasa eğer çıkarılırsa sadece o genç yaşta ‘tecavüzcü’sü ile evlenmiş insanlara uygulanmayacak. Bu her türlü cinsiyet suçu işlemiş erkeğe karşı uygulanacak. Bunun bir ayrımı yapılamaz. Eşitlik ilkesine aykırıdır. Bu nedenle birçok ‘tecavüzcü’nün suçu ertelenebilecek. Bunun kabul edilebilir hiç bir yanı yok." dedi.

‘BUNUN TEK NEDENİ DE CİNSİYETÇİ BAKIŞ AÇISI’
 
AKP’lilerin meclise getirdiği yasa tasarısına dair Keskin, “Bunun hukuki olarak Türkiye'nin gerek iç hukuku gerekse altına imza attığı uluslararası sözleşmelerle açıklamak mümkün değil. Tamamen aykırıdır. Türkiye Cumhuriyeti birçok konuda uluslararası sözleşmeye imza attı ve en başta kadınlara karşı her türlü ayrımcılığın önlenmesi sözleşmesi olmuştu. Birleşmiş Milletler’in cinsel şiddete karşı bildirgesinde bütün bunlara aykırı bir düzenleme yapılması isteniyor. Bunun tek nedeni de cinsiyetçi bakış açısı” ifadelerini kullandı.

ANF’den Elif Doğan’ın haberine göre, “Bu yasa tasarısı erkek egemen militer değer yargılarıyla donatılmış akımlar düzenidir” değerlendirmesinde bulunarak Keskin şöyle konuştu:

 “Burada siyasi görüşün hiç bir önemi yok. Siyasi görüş ne olursa olsun. Bu tüm kadınların, karşı çıkması gereken bir tasarıdır. Biz 83 kadın örgütü olarak bu tasarıya karşı tavrımızı ve imzamızı açıkladık. Ancak ne yazık ki hükümet bu konuda kararlı gözüküyor. Toplum şu şekilde kandırılıyor. Diyorlar ki çok sayıda böyle küçük yaşta evlilikler var. Erkekler cezaevinde ve kadınlar çocuklarını yalnız büyütmek zorunda kalıyorlar. Böyle bir gerekçe olamaz. Çünkü bir yasa eğer çıkarılırsa sadece o genç yaşta tecavüzcüsü ile evlenmiş insanlara uygulanmayacak. Bu her türlü cinsiyet suçu işlemiş erkeğe karşı uygulanacak. Bunun bir ayrımı yapılamaz. Eşitlik ilkesine aykırıdır. Bu nedenle birçok ‘tecavüzcü’nün suçu ertelenebilecek. Bunun kabul edilebilir hiç bir yanı yok.
 
‘BAŞBAKANDAN ‘ÇOCUK GELİN’ AYIBINA TRAJİKOMİK GÜZELLEME’

 “Kadınların mücadeleleri ile 2005 yılında önemli değişiklikler yapıldı yasada. Fakat burada şunu görüyoruz ki yasaların yapılmış olmasının da bir önemi yok. Zihniyet bu olduğu sürece hiç bir şey değişmiyor. Başbakan Binali Yıldırım, durumu şöyle açıklıyor; ‘Bana bir kadın geldi. Küçük yaşta evlendim. Düğünüme jandarma, vali ve belediye başkanı geldi’ diyor. Yani bir suça bu kadar devlet yetkilisinin olduğunu kendi ağzıyla söylüyor. Böyle bir coğrafyada yaşıyoruz. Bunun açıklanması mümkün değil.
 
‘KADINLARI KORUYAN TEK ETKEN CESARETTİR’
 
“Tepkiler çoğaldıkça geri adım attırabiliriz onlara. Binali Yıldırım muhalefetle görüşme talimatı verirken biraz önce metni açıklayan bir milletvekili ise biz bundan dönmeyiz diyor. Bir taraftan bu açıklama yapılırken diğer taraftan sonuna kadar metni savunacaklarını söylüyorlar. O nedenle inandırıcı gelmiyor bize bütün bunlar. İnsanı, özellikle de kadınları koruyan tek etken cesarettir. Cesaret ile her türlü anti demokratik tavrı, şiddetin, baskıların üzerine gidilebilir. Buna en çok ihtiyacı olan kadınlardır.”