Korkusuz yazarı Ahmet Takan, Soylu’nun AKP eski milletvekili Feyzi İşbaran’ın İçişleri Bakanı Süleyman istifa ettiği yönündeki iddialarını değerlendirdi.

“Bu hafta çok sıcak gelişmeler olabilir” beklentisi iyice yükseldi” diyen Takan, “Harareti, biraz da, YAŞ toplantısında alınması beklenen kararlar ile ilgili beklentilerde yükseltiyor. Ancak, her türlü kulisin odağında İçişleri Bakanı Süleyman Soylu var” ifadelerini kullandı.

Kulislere dayandırdığı yazısında Soylu’nun “yalnız” kaldığını ifade eden Takan, ““Reaya” nedir bilir misiniz?..” başlıklı yazısının bir bölümü şöyle:

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’ya çok yakın bir kaynakla yaptığım sohbette tek soru sordum;

“Süleyman Soylu ne yapacak, ne yapmayı düşünüyor?”

Kaynağım, “Ortada kaldı. Kendisi de ortada kaldığını düşünüyor” yanıtı verdi. “Nasıl yani” diye sormamı bile beklemeden makinalı tüfek gibi şunları sıraladı;

“Bakan beye kalsa istifa etmekte bir an bile tereddüt etmez. Benim bildiğim  Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, ‘istifa etsin’ mesajı göndermiş. 2 defa bu mesajı Binali Yıldırım beyin getirdiğini çok net biliyorum. Ama, bakan bey, bu duruma çok üzüldü. Sayın bakan, ‘Bana neden Binali Yıldırım mesaj getiriyor. Beyefendi istifamı istiyorsa bana neden kendisi doğrudan söylemiyor. Beyefendi yüzüme söylese hiçbir saniye beklemeden istifa ederim. Üstelik ben bunun bir tuzak olmadığını nereden bileyim. Binali bey benim muhatabım değil. Onun sözlerinin bende hiçbir hükmü yok. Binali beye inanıp istifa etsem sonra beyefendi de bana ben mi sana istifa et dedim dese ne olacak?.. Tuzak olup olmadığını nereden bileyim?.. Diğer taraftan da sayın Devlet Bahçeli, bana sormadan hiçbir hareket yapma. Sakın ha istifa etme mesajları gönderiyor. Ortada kaldım’ diyor.”

Şimdi sormak lazım;

Bu seviyede, devlet adamı olduğunu iddia eden bir siyasetçinin kendi kendine karar verme iradesi, yeteneği yok mu?..

“Durumu değerlendirdim, istifa etmem ülkem ve partim adına en hayırlısı olur” diyemez mi?..

Veya, “Bunlar da gelir geçer. Nasıl olsa unutulur. Kararımı verdim, görevimin başındayım” diyemez mi?..

Şu tuhaflığa bir bakın!.. Devlet kademesi ve dillerden düşürülmeyen “beka” kriterinde en kritik noktalardan birinde duran bakan için her gün ortalığa yeni bir iddia atılıyor. Ve o bakan saraydaki kendi alanını bile ilgilendiren toplantılara davet edilmiyor. Sonra sosyal medya hesaplarından fotoğraf verilerek devlet idare ediliyor!..

Yazının tamamı burada.