Karaman’da 8 öğrenciye cinsel istismar iddiasıyla tutuklanan öğretmenin 5 ay boyunca çalıştığı ve eleştirilerin odağında olan Ensar Vakfı'nın başkanı Cenk Dilberoğlu, "Kimsenin alnında 'tecavüzcü' yazmıyor. Karaman özelinde yaptığımız araştırmada bu şahsın itibarının çok yüksek, sevilen ve sayılan bir kişi olduğu bilgilerine ulaşmıştık" dedi.

Ensar Vakfı’nı savunması nedeniyle sosyal medyada eleştirilen Hürriyet yazarı Ahmet Hakan'ın sorularını yanıtlayan Dileberoğlu, "O öğretmenin çevresine son derece güven vermekle birlikte aslında hastalıklı bir yapısının olduğunu bu olayla birlikte herkes öğrenmiş oldu" diye konuştu.

Dilberoğlu, "Karaman’daki olay nedeniyle biz de mağdur olduk. Hatta tabirim mazur görülsün biz de tecavüze uğradık" ifadesini kullandı.

Ahmet Hakan, vakfı savunmasının ardından kendisine yönelik sosyal medyadaki eleştirilere ağır ifadelerle cevap vermişti. "Sosyal medyanın yavşak trolleri, Twitter’ı 'Tecavüzcü Dostu Ahmet Hakan' mesajıyla donatmışlar" diyen Hakan, "Bunlar alçak, yalancı, rezil ve kepazeler" tepkisini göstermişti. Hakan, vakfın başkanı ile neden bu röportajı yaptığını ise şu sözlerle açıkladı:

"Koca bir vakfı 'tecavüzcü' ilan etmek yanlış. Benim en baştan itibaren söylediğim bu. Ancak durum budur diye Ensar Vakfı’na sorulması gereken soruları sormaktan kaçınacak mıyız? Tabii ki hayır... Kısacası bu röportajın tek bir amacı var: Vakfa sorulması gereken soruları sormak."

Vakfınıza bağlı Karaman’daki yurtta bir eğitmenin 45 çocuğa yönelik cinsel istismar iddiasına ne diyorsunuz?

CENK DİLBEROĞLU: Karaman Cumhuriyet Başsavcılığı, mağdur çocuk sayısını 10 olarak açıkladı. Suçlanan şahıs, 2013 yılında 5 ay süreyle vakfımızda gönüllü etüt öğretmenliği görevinde bulunmuş, bu süreden sonra da vakfımızla hiçbir irtibatı olmamıştır.

Savcılığın açıklamasında bu şahsın, ilk suç fiilinin 2014 yılında ve farklı yerlerde işlendiği kanaati oluştuğu beyan edilmiştir. Kanaatimizce vakfımızın bu olayla hiçbir ilgisi bulunmamaktadır. Ancak dosyada gizlilik kararı bulunduğu için dosyaya vakıf değiliz ve kesin delilleri gördükten sonra bu konuda net bir açıklama yapabiliriz.

Siz bu olayın örtbas edilmesine mi çalışıyorsunuz?

CENK DİLBEROĞLU: Örtbas iddiası nereden çıkıyor? Savcılığın gizlilik ve yayın yasağı kararı vermesinden. Bu gizlilik kararı, küçük yaşta 10 çocuğun isimlerinin çeşitli mecralarda fütursuzca kullanılmasının önüne geçmek için alınmıştır. Çocukların ruhsal gelişimleri, devam eden okul ve sosyal hayatları göz önünde bulundurulmuştur. Herkes müsterih olsun: Ortada bu kadar vahim ve ciddi bir suç ve iddialar varken hiç kimse bu dosyanın üstünü örtemez, örtbas edemez. Buna en başta biz en şiddetli şekilde karşı çıkarız.

Zamana yayılmış ve sistematik bir cinsel istismardan söz ediliyor. İşin bu kısmı çok vahim değil mi?

CENK DİLBEROĞLU: Vahimden de öte... Savcılık açıklamasından anladığımız kadarıyla bu şahıs, ilk suç fiilini 2014 yılında işliyor ve günümüze kadar farklı tarih ve yerlerde bu suçu işlemeye devam ediyor. 

Sizin olaydan ilk ne zaman bilginiz oldu?

 

CENK DİLBEROĞLU: Bu şahsın gözaltına alındığı tarihten birkaç gün sonra... Karaman’da tanıdığımız birkaç kişi bizi arayarak durumdan haberdar ettiler. Ancak olayın tüm detaylarını söyleyemediler, çünkü onlar da vakıf değillerdi.

Ailelerden size başvuran olmadı mı?

CENK DİLBEROĞLU: Hiçbir başvuru olmadı bize. Hiçbir sorun yansıtılmadı aileler tarafından. Aileler de muhtemelen bizim gibi şahıs gözaltına alındığında bu olayı öğrendiler. O gün bugündür onların da büyük bir yıkım içinde olduklarını tahmin edebiliyorum. Ailelere ve mağdur çocuklara destek olmak, bizim şu anda en büyük sorumluluğumuz.

Böyle sapık bir öğretmen, sizin gibi inanç eksenli bir vakıfta nasıl oluyor da yer bulabiliyor?

CENK DİLBEROĞLU: Kimsenin alnında “tecavüzcü” yazmıyor. Karaman özelinde yaptığımız araştırmada bu şahsın itibarının çok yüksek, sevilen ve sayılan bir kişi olduğu, Milli Eğitim’de ilkokul sınıf öğretmenliği yaptığı ve başarılı bir öğretmen olduğu için veliler tarafından tercih edildiği, insanların bunları yaptığına inanamadıkları gibi bilgilere ulaştık. Çevresine son derece güven vermekle birlikte aslında hastalıklı bir yapısının olduğunu bu olayla birlikte herkes öğrenmiş oldu.

Vakfınıza bağlı bir yurtta bir süreliğine de olsa çalışmış olan gönüllü bir öğretmenin sapık çıkması, sizi ve vakıf çalışanlarınızı özeleştiriye itti mi?

CENK DİLBEROĞLU: Hepimizi şoke etti. Yıkıldık. Bunun neden kaynaklandığını ve nasıl önlenebileceğini ele alan uzun toplantılar yaptık, yapıyoruz. Bu olaydan çıkarılacak çok dersler var.  

Karaman'da çocuklara yönelik cinsel istismar yapan adamın mahkemesi devam ediyor. Mahkeme safhasında sizin tutumunuz ne olacak?

CENK DİLBEROĞLU: Karaman’daki olay nedeniyle biz de mağdur olduk. Hatta tabirim mazur görülsün biz de tecavüze uğradık. Bu sapık fiillerin sahibi, yalnızca küçük çocuklarımıza ve ailelerine değil, vakfımıza, değerlerimize, birbirimize duyduğumuz güvene onarılmaz zararlar verdi.

Bu şahıs, suçu aynı zamanda Ensar Vakfı’na karşı da işlemiştir. Bu açıdan hem mağdur küçük çocukların ve ailelerin haklarını korumak, onlara destek olmak hem de bize verilen zararların hesabını sormak için bu davaya müdahil olacağız ve suç duyurusunda bulunacağız.

Sonuna kadar da bu davanın takipçisi olarak sanığın hak ettiği cezanın infaz edilmesine kadar olan sürecin bizzat müşahidi olacağız.

Söyleşinin tamamı için tıklayın