#duranadam Erdem Gündüz’ün 2004’te başörtülü öğrencilerin üniversiteye alınmamasını protesto etmek amacıyla iki arkadaşı Alper Alpözgen ve Cansu Kaykaç ile birlikte başını örterek derse girmesi, bazı internet sitelerine “Başörtülerle dalga geçmek için yaptılar” şeklinde yansıdı.

Gündeme oturmasından sonra yaklaşık bir hafta boyunca sessiz kalan Gündüz, bu haberlerden sonra hedef gösterildikleri için konuşmaya karar verdi… Gündüz, geçen pazar günü Taksim’de gerçekleştirdiği sekiz saatlik durma eyleminin ayrıntılarını ilk kez Radikal’e anlattı.

“Eylemin çıkış noktası nedir, sekiz saat ayakta dururken neler yaşadı, neler düşündü, nasıl tepkiler aldı, daha önce başka pasif direnişleri oldu mu, Gezi Parkı direnişi hakkında ne düşünüyor, eyleminizin bu kadar olay olacağını tahmin etmiş miydi” konularını Radikal’e anlatan Gündüz’ün “türbanlıları ti’ye aldığı” iddialarına yönelik yanıtı ise şöyle:

'KESİN BAŞÖRTÜLÜLERİ TİYE ALDILAR DİYECEKLER' DEDİM!

“Piyes diyorlar… Bir kere ben piyes oynamam, oyuncu değilim. Durduk yere okul müsameresi de yapmam, bir kere bu baştan kaybediyor. Türbanlıları dalgaya ya da ti’ye aldığımız iddiası... Böyle bir şey zaten haddimize değil; din konusunda son derece saygılı ve hassas insanlarız. Biz 2004’te türbanlıların okula alınmamasını protesto için böyle bir eylem yaptık. Niyeti olan bir protestoydu bu... Birinci sınıftaydık, tek bir ders boyunca yaptık eylemi. Önce gülüşmeler oldu, sonra bir baktılar ki biz hiç gülmüyoruz, konuşmuyoruz, oyun oynamıyoruz, o sırada da hocalar da öğrencilerin ödevlerini kontrol ediyor. Biz hiç gülüp konuşmayınca anladılar ne yapmak istediğimizi. Ders bitince de öğrencilerden bir kısmı alkışladı bizi. Kısacası ‘ti’ye aldığımız filan tamamen iftiradır, bu iftiraların kanıtı da yok! Bu iftiraların niyeti de belli... Türkiye ’de halk ya da TV izleyen kitle zaten eskiden bugüne kadar hep sömürüldü. Ve şimdi onların en zayıf olduğu noktadan bize saldırıyorlar. Neden biz? Çok basit! Milyonlarca haber var benim hakkımda şu an, neden saldırmasınlar?

Ben bir idol ya da meta olmak istemedim, o yüzden bunca zamandır kimseye konuşmadım ama iftiraların önünü alamıyoruz. İnsanları ayırmamak lazım, ben beşeri ve fiziki sınırlara karşıyım. İnsan, insan olarak doğar sonra eklenir Sünnilik, Alevilik, Katoliklik vs.... Bütün bunlar hep sonradan geliyor ve bunları insan seçmiyor. Ben Türkiye’de doğmuş olmaktan gurur duyuyorum ama bunu ben seçmedim ve bu kimsenin elinde değil. Elimizde olan tek şey: Belki birimiz diğerimizden daha zeki.”