CHP, BDP, DİSK, KESK üyeleri, 1 Mayıs kutlamaları sırasında yaralanan lise öğrencisi Dilan Alp ve atanamayan öğretmenlerden Meral Dönmez’i hastanede ziyaret etti. Alp ve Dönmez’in hayati tehliye atlattığı ve bilincinin açıldığı öğrenildi. Dilan’ın ilk sözleri "Beni evime götürün. Arkadaşlarımı görmek istiyorum" oldu.

1 Mayıs Kutlamaları sırasında Dilan Alp (17) Tarlabaşı’nda ve Meral Dönmez (27) Okmeydanı’nda çıkan olaylarda polisin attığı gaz bombası kapsülünün çarpması sonucu yaralanmıştı. Alp ve Dönmez’in tedavisi Bahçelievler’de özel bir hastanede devam ediyor. Yoğun bakımda yatan Alp ve Dönmez’i bugün CHP İstanbul milletvekili Umut Oran, CHP Genel Sekreteri Bihlun Tamaylıgil, CHP İstanbul İl Başkanı Oğuz Kaan Salıcı, BDP İstanbul Milletvekili Sebahat Tuncel, DİSK Genel Başkanı Kani Beko, KESK Genel Başkanı Lami Özgen ziyaret etti. Alp ve Dönmez ailelerine geçmiş olsun dileklerini ileten ziyaretçiler daha sonra da açıklamalarda bulundu.

Umut Oran, yaptığı konuşmada "Parti yöneticisi arkadaşlarımızla beraber dün 1 Mayıs’ta yaralanan vatandaşlarımızı ziyaret ediyoruz. Dün bayram kutlamak için gençlerimiz vatandaşlarımız sokaklara çıktılar. Aileleriyle beraber bayram coşkusunu kutlamak istediler. Ama maalesef bu tatsız olaylar yaşandı. İnsanlar hayatlarını kaybetme tehdidiyle karşı karşıya kaldılar. Fevkalede orantılı ve dengeli güç kullanıldığı söyleniyor. Sayın valiyi ben bu hastaneleri ziyaret etmeye davet ediyorum. Orantılı güç kullanmak bu mu? Bir vatandaşa devletin bu şekilde mi davranması gerekir? Vatandaşa bu zulmü yaptığı için bir de utanmadan teşekkür bekliyorlar. Böyle bir anlayışa sahip olması gerçekten anlaşılamaz. Orada olanlar marjnal grupsa biz de onlarla beraberdik. O zaman CHP olarak biz de marjinal grubuz" dedi.

BDP milletvekili Sebahat Tuncel ise "Dilan’la Meral’i gördüm. Hayati tehlikeyi atlatmış görünüyorlar. Bizim açımızdan sevindirici bir durum. İstanbul’da dün halkımız bayram kutlamak isterken ne yazık ki bir vahşetle, devlet terörüyle karşı karşıya kaldı. Bunun adını böyle koymak gerekir. Bu sadece bir bayramı engellemek değil. Bayrama katılımı da engellemeye yönelik bir yaklaşımdır" diye konuştu.

Ziyaretçilerden Prof. Gençay Gürsoy, sağlık durumları hakkında "Başlarından şakak kemiğinden darbe yemiş. Kafa kırıklarıyla birlikte içeride beyin dokularında yer yer kanamalar ve ödem oluşmuş. Her ikisinde de çok ciddi kafa travması olayı var. Her ikisi geçirdiği tedavi sonrasında bugün biraz daha iyiler konuşabiliyorlar. Hayati tehlikeyi atlatmış gibi gözüküyorlar" dedi.

DİLAN’IN İLK SÖZLERİ: BENİ EVİME GÖTÜRÜN

Aynı acıyı paylaşan Dilan ve Meral’in babaları da birbirlerini teselli etti. Acılı babalardan Meral’in babası Mehmet Dönmez, "Ben bir emekli işçiyim. Kızım üniversite bitirmiş öğretmen olacak, atama bekliyor. Daha önce dokuz ay cezaevinde yattı. Parasız eğitim istiyoruz diye bir gösteriye katılmıştı. Kızım şimdi 1 Mayıs’a katıldı. Kızımın başında darp var. Kulağında ve ensesinde ve çenesinde darp var. Şuuru şu anda yerinde. Konuşabiliyor. Cevap verebiliyor. Bilinci açık. Biz Dersimliyiz. Bizim çocuklarımız her zaman her yerde demokrasi mücadelesi veriyorlar" diye konuştu.

Dilan’ın babası Ali Ekber Alp ise "Ben daha önce de 1 Mayıs eylemlerine katıldım. Bu kadar sert bir müdahale ile karşılaşmadım. Kızımın 1 Mayıs’a katılmasına en büyük etkenlerden biri benim. Her yerde hakkını savunan bir babanın kızı olarak çocuğum bundan etkilenerek 1 Mayıs’a katılmak istedi. Gaz fişeği başına vurarak ezmiş. O yüzden çocuğum bu hale geldi. Bunun arkasını bırakmayacağız. 1,5 yıldan beri mücadele eden babanın çocuğu marjinal olamaz. Herhangi bir marjinal grup veya toplumsal harekette benim çocuğum olmadı. Kızımı bu hale getirenlerden hesap soracağım. Çocuğumun şuuru yerine geldi. Ama hayati tehlikeyi tam atlatmadı. Kafatasında kırık var. Sağlık durumu gayet iyi" açıklamasında bulundu.

Baba Alp, kızının ilk sözlerinin ise "Beni evime götürün. Arkadaşlarımı görmek istiyorum" olduğunu söyledi. (Vatan)