Dersim’den sürgün edilenlerin dramına bir örnek de eski adıyla Vaskovan Köyü’nde yaşayan Gülbenat ailesi. Ailenin öyküsü şöyle:

 

Altı çocuk babası Mehmet Gülbenat, 1938’de ailesiyle birlikte Denizli’nin Çal ilçesinin Dede Köyü’ne sürgün edildi. Baba Gülbenat sürgün öncesi 7 yaşındaki kızı Ağca’yı komşu köydeki yakınlarına bıraktı. Trenle yapılan yolcukta ailenin 1 yaşındaki kızları yolculuk sırasında açlıktan, 2 yaşındaki oğulları da Denizli’de hastalanarak öldü. Aile, 1947’de afla memleketlerine dönüp, akrabalarının yanına yerleşti. Topraklarına el konulmuş olan aile zor durumda kaldı. 1952 yılında dönemin hükümeti tarafından, Tunceli’de sürgün edilenlerin mallarının geri verilmesi için imar komisyonu oluşturuldu. Bunun üzerine Mehmet Gülbenat, öldüğü 1983 yılına kadar, bir çok kez, Başbakanlık, bakanlık dahil resmi makamlara başvurdu. Yaptığı her başvuru sonrasında Gülbenat’a Tokat, Sinop, Kocaeli, İstanbul Gaziosmanpaşa, Van, Erciş, Yozgat, Malatya, Akçadağ ve Burdur’da devletin yaptırdığı konutlar için kura çekimine katılması, kura çıkması halinde kendisine ev verilebileceği bildirildi.

 

‘AFGAN GÖÇMENLERİN YANINA YERLEŞİN’

Mehmet Gülbenat’ın 1983 yılında hayatını kaybetmesinden sonra bu kez eşi Zeynep Gülbenat, hukuk mücadelesini sürdürdü. Zeynep Gülbenat, birçok bakanlığa dilekçe yazarak Çemişgezek’te arazi istedi. Üç kez verilen yanıtlarda ise Sinop ve Van, Erçiş bölgelerinde Afganistan’dan gelen mültecilerin yaşadığı konutlardan birine yerleşmeleri istendi. Zeynep Gülbenat, “Biz mülteci değiliz. Elimizden alınan toprakları istiyoruz” diyerek kendilerine birkaç defa önerilen bu konutları reddetti.

 

Zeynep Gülbenat, 2004 yılında yaşamını yitirince ailenin tek vârisi 78 yaşındaki Yusuf Gülbenat, baba ve annesinin alamadığı haklarını almak için hukuki mücadeleye başladı. Beş çocuk babası Yusuf Gülbenat’ın da çaldığı her devlet kapısında kendisine Tokat, Sinop, Kocaeli, İstanbul Gaziosmanpaşa, Van Erciş, Yozgat, Malatya Akçadağ ve Burdur’da konut verilebileceği belirtildi, ancak Yusuf Gülbenat da anne ve babası gibi bu teklifleri her defasında reddetti.

 

ERDOĞAN’DAN CESARET ALDI AMA

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın özür dilemesinden cesaret alan Yusuf Gülbenat, hak arama sürecinde yaşadıkları sıkıntıları anlatan ve tüm mal varlıklarını talep eden bir dilekçeyi Başbakanlık’a gönderdi. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, 31 Ocak 2012 tarihinde Tunceli Vali Yardımcısı Ali Güldoğan imzasıyla Yusuf Gülbenat’a cevap yazısı gönderdi. Yazıda, Yozgat’ın Çekerek ilçesindeki 49 adet boş daireden birine yerleştirilebileceği bildirildi. Yanıt karşısında hayal kırıklığına uğrayan Yusuf Gülbenat, “78 yaşındayım ama devlet hâlâ beni sürgüne göndermek istiyor. Bu adalet mi, hukuk mu?” dedi. Gülbenat, iki yıl önce AİHM’ye başvurduklarını ve mahkemenin ‘görüşülebilir’ olarak kabul ettiğini söyledi. (radikal)