Halkların Demokratik Partisi (HDP) önceki dönem Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'ın tutuklu yargılandığı davanın duruşması 2'nci gününde Sincan Cezaevi Kampüsü'nde bulunan duruşma salonunda başladı.

Ankara 19'uncu Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen dava, hakkında hazırlanan ve dokunulmazlığının kaldırılması için TBMM’ye gönderilen 31 fezlekenin toplamından oluşuyor.

Sabah erken saatlerinden HDP Konya İl Örgütü duruşmayı izlemek için bir heyetle geldi. Yoğun güvenlik önlemlerinin alındığı Sincan Cezaevi Kampüsü’nün içerisinde TOMA, akrep tipi zırhlı araç ve çok sayıda polis olması dikkat çekti.

HDP Konya İl Örgütü, Cezaevi Kampüsü girişinde durdurularak, Genel Bilgi Taraması (GBT) ardından kampüse alındı. HDP Eş Genel Başkanı Sezai Temelli ve HDP milletvekilleri Meral Danış Beştaş, Mahmut Toğrul, Mehmet Rüştü Tiryaki, Tülay Hatimoğulları, Mensur Işık, Musa Farisoğulları, Selçuk Mızraklı da izleyici olarak duruşmaya katıldı.

YABANCI HEYETLERİN BİR KISMI ALINDI

Demirtaş’ın duruşmasını izlemeye gelen 11 kişilik yabancı heyetten 5 kişi duruşmaya alınırken, 6 kişinin akreditesi olmadığı gerekçesiyle içeri alınmadı.

Duruşmaya İngiltere’den gelen avukatlar Margaret Owen, Ali Has, İsveç Sosyal Demokrat Parti temsilcileri Eva-Lena Jansson ile Yılmaz Kerimo, Almanya Sol Parti Berlin Eyalet Milletvekili Hakan Taş alındı.

Gazetecilerin içeri alınmasına ikinci günde de izin verilmedi.

Sadece sarı basın kartı olan gazetecilerin bilgisayar açmasına izin verildi.

Duruşmaya Demirtaş’ın onlarca avukatının yanı sıra Diyarbakır Baro Başkanı Cihan Aydın, Özgürlükçü Hukukçular Platformu (ÖHP) üyesi avukatlar ve KHK ile kapatılan Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) üyesi avukatlar da katıldı. Kimlik tespiti ardından duruşma Demirtaş’ın savunmasıyla başladı.

Demirtaş öncelikle dün hem kendisinin hem de avukatlarının yaptığı “reddi hakim” talebinin reddedilmesine dair konuştu.

 Demirtaş, “Bir mahkeme bu şekilde davranamaz bize. AİHM kararını tanımıyorsanız bunu açıkça yazın ‘AİHM kararı bizi bağlamaz’ deyin. Hiç değilse siz taraf mısınız değil misiniz, buna siz karar vermeseydiniz, 20'nci Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderseydiniz. ‘Biz taraflı değiliz’ kararını bile siz verdiniz, bir üst mahkemeye göndermediniz. Aleni bir şekilde suç işliyorsunuz” dedi.

‘AKLIMLA ALAY EDİYORSUNUZ’

“Görevinizi ve yetkinizi kötüye kullanıyorsunuz. Bizim aklımızla alay edemezsiniz. Ben bunu kabul etmem” diyen Demirtaş şöyle devam etti: “Size verilmiş yargıçlık görevini; beni, seçmenlerimi ve siyasi kimliğimi tasfiye etmek ve iktidar lehine güç oluşturmak için kullanıyorsunuz. İtirazlarımızı yok sayıyorsunuz. İlk duruşmadan beri ses kaydını istiyoruz, ara karar veriyorsunuz, ‘ses kaydının çözümü dosyada olduğundan talebin reddine...’ Ses benim değil diyorum. Sese itirazım var diyorum, getirmiyorsunuz. Aklımızla alay ediyorsunuz.”

Demirtaş, “AİHM kararı bağlamayacak idiyse Adalet Bakanlığı neden iki senedir orada savunma yapıyordu? Benden daha siyasetçi olduğunuz bu kararla ortaya çıktı. Bu duruşma salonunda siyaset yapanın siz olduğu, reddi hakim talebini reddetmenizle ortaya çıktı. Bu salonda en hukukçu bizmişiz. AİHM kararı buz gibi sizi bağlar. Bu karar için hukuk mücadelesi yürüttük, yok sayılmasını kabul etmiyoruz. Ben, temsil ettiğim iradenin onurunu korumakla yükümlüyüm. Erdoğan'a boyun eğseydim hapiste değil Saray'da olurdum” ifadesinde bulundu.

‘15 GÜNDÜR MEDYADA TETİKÇİLERİYLE ALGI OLUŞTURUYORLAR’

AKP’nin eliyle yargılandığını dile getiren Demirtaş, “Verdiğiniz yasadışı ara kararlarla, verdiğiniz kanun dışı ara kararlarla, bu yargılamayı Tayyip Erdoğan’ın arzu ettiği, AKP’nin arzu ettiği şekilde sürdüremezsiniz. Bitirin diyorum, bitirmeyin demiyorum. 142 üst sınır, 141 verirseniz hatırım kalır. Hiç şakam yok, Allah’tan başka da kimseden korkum yok ama onurumu burada ezdirmem size. Ben 6 milyon oy almış bir Cumhurbaşkanı adayı ve bir partinin temsilcisiyim. Bu saygınlıkla bize yaklaşılacaksa biz mahkemeyi el üstünde tutarız. Ama böyle bir saygısızlığı kabul etmeyiz. AKP mi yargılıyor bizi, yargı ve yargıçlar mı? Bunların hepsi AKP yaklaşımıdır. AİHM’in kararını yok saymak AKP’nin 15 gündür medyasında tetikçileri aracılığıyla oluşturmak istediği algı çabasıdır.

BİZLERE YÖNELİK NASIL OPERASYON PLANLADIKLARINI BİLİYORUM

Algı operasyonudur. Demirtaş’ın AİHM kararını hiçleştirin, 18 maddenin ihlalini 5/3 planını geri plana çekin ve görünmez kılın. Asıl AİHM’in reddettiği talepleri öne çıkarın, köşe yazıları yazın, buna ilişkin televizyon programları yapın. Ruhlarını biliyorum ben bunların. 12 yıldır bunlara karşı ben mücadele ediyorum. DNA’larını biliyorum. Saray’da şu anda kimler toplantıda, Adalet Bakanlığı’nda, İçişleri Bakanlığı’nda kimler bunları planlıyor hangi ruh haliyle.

5 yıl ben bunlarla Çözüm Süreci yürüttüm, 5 yıl. Bütün bakanlarla, istihbaratçısından tut, bilmem komutanlarına kadar mesai yaptım. Ülkede barış olsun diye. DNA kodlarını biliyorum, nasıl çalıştıklarını biliyorum. Şu anda bizlere yönelik operasyon planlarının nasıl devam ettiğini biliyorum. Bu operasyonun bir parçası olamazsanız bunu kabul edin” diye belirtti.  

‘ONURUMU ZEDELİYORSUNUZ’

Bütün hayatını onurunu korumak için bedel ödemekle geçirdiğini ifade eden Demirtaş, şöyle konuştu: “Bütün gençliğim, öğrenciliğim bununla geçti. Ama onurumu ezdirmedim kimseye. Siyasete girdiğimde de insan hakları avukatlığı yaptığımda da. Sadece kendi onurum için değil her insanın onuru ve haysiyeti için mücadele ettim.

Ama heyetiniz aradan geçen bu 15 aylık yargılamada, öncesi dosya sizde değildi. Geldiğimiz noktada artık onurumu zedelediğinizi hissediyorum. Huzursuzum, bunun düzeltilmesini istiyorum. Mahkemenizin savunmalarıma, hukuk mücadelemize saygı duyduğunu göstermesini istiyorum. Biz bir hukuk mücadelesi yürüttük.

AİHM’de, Türkiye’den hiçbir başvurucu bu kararı alamadı. Biz de ispatlayamayabilirdik. Kolay değildi. 18 ihlalini ispatlayabilmek kolay bir iş değil. Ama en az 60 kişilik Demirtaş savunma grubu gece gündüz çalıştı. Belge topladı, bilgi topladı. Ben cezaevinde çalıştım. Her açıklamayı, her bilgiyi birbiriyle bağlantılı hale getirmek için aylarca uğraştık.”

‘İLLA SİZİ AKP TOPLANTISINDA MI YAKALAMAMIZ LAZIM’

Demirtaş, mahkeme heyetinin tutumuna dair eleştirilerini sürdürerek, şunları söyledi:

“Yargılamayı bitirin, bitirmeyin demiyorum bakın. 142 yıl mı isteniyor? 141 yıl verseniz hatırım kalır. Şakam yok, Allah'tan başka da kimseden korkum yok ama onurumu ezdirmem burada size.

Bize saygınlıkla yaklaşılacaksa mahkemeyi el üstünde tutarız. Ama saygısızlığı kabul etmeyiz. AKP mi yargılıyor bizi, yargıçlar mı? AİHM kararını yok saymak, AKP yaklaşımıdır. Size fısıldanan neyse, buna göre davranamazsınız. Nasıl olur da 5 saat yapılan savunmaya 1 cümleyle ret kararı verirsiniz? Gerekçesiz karar nasıl yazıyorsunuz? Gerekçeli yazmanız lazım. AİHM kararı da geçerli bir neden değilse sizi AKP teşkilatında, toplantıda mı yakalamamız lazım? Bir hakimin siyasi davrandığını başka nasıl ispat edeceğiz? Bundan daha net ispatı nereden getirelim size?”

‘3 AKP’Lİ BİR HDP’LİYİ YARGILIYOR’

“Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM), Anayasa Mahkemesinin (AYM) kararını bozabiliyor, değil mi?” diye soran Demirtaş, mahkemeye dair sözlerine şunları ekledi: “Yani AYM'den üst bir mahkeme. Başka mahkeme yok ki. Sizin siyasetçi olduğunuza karar verdi. Siz, bu karar yokmuş gibi davranıyorsunuz. AİHM kararını ciddiye aldığınıza dair bir şeyler yazsaydınız... Çok üzücü. Ben onurum kırılmış hissediyorum. Sadece, öyle usul falan değil. Mümkünse bugün bitirip gitmek, bir daha gelmemek isterdim. Başından beri adil yargılama koşulları yok. Bunu biliyorum da, şu anda üç AKP'li, bir HDP'liyi yargılıyor. Hissiyatım budur. Samimiyetle söylüyorum. Bu da ağrıma gidiyor. Savunma yapma isteğim yok. Delillerim var, sunma isteğim yok. Ne anlatayım size?

‘GİDER YATARIM ÖMÜR BOYU’

Artık neyi ortaya koyalım ki, biz suçsuzuz diye? Rahatsız edici. Gerçekten de çok üzücü. İki yıldır yargılanıyorum, bir sürü ara karar verdiniz, dünkü ara kararınızı okudum, rahatsız oldum. Dünkü ara kararınız büyük bir hakaret. Giderim yatarım ömür boyu, ama böyle bir hakareti kabul etmem. Bunun bugün düzeltilmesi lazım. AİHM 18’inci madde ihlalini tanıyıp tanımadığınızı tartışmanız lazım. AİHM'e meydan okuyorsunuz. Kanunlara meydan okuyorsunuz. ‘Kanunlar bizi bağlamaz’ diyorsunuz.”

Aliya İzzetbegoviç’in "Delilin olmadığı yerde ağır ceza istemenin kendisi delil haline gelir" sözlerinden alıntı yapan Demirtaş, “Demirtaş'ı bırakacak haliniz yok. Millet diyecek ‘E o zaman neden tuttunuz, neden yargıladınız?’ Bunu bilecek kadar hukukçu ve siyasetçiyim” dedi.

Demirtaş’ın savunması ardından avukatları söz aldı. Avukatlar da reddi hakim talebinin ret edilmesine ilişkin mahkemenin tutumundan vazgeçmesi gerektiğini belirtti. Yargılamanın hukuki olmadığına dikkat çeken avukatlar, reddi hakim taleplerinin yeniden değerlendirmesini istedi. Mahkeme heyeti duruşmaya saat 14.00’e kadar ara verdi.

Kaynak: Mezopotamya Ajansı