HDP’ye yönelik operasyonlarda Diyarbakır’a gitmek üzereyken havaalanında önce gözaltına alınan, daha sonra da tutuklanarak cezaevine konan Boğaziçi Üniversitesi öğrencisi Hakan Demir’in, okuduğu kitaplar ve You Tube’da dinlediği müzikler nedeniyle tutuklandığı ortaya çıktı.

İleri Haber'den Rıfat Doğan'a açıklamalarda bulunan Demir'in Avukatı Hüseyin Boğatekin, müvekkilinin bir belgede ismi geçtiği için, okuduğu kitaplar ve dinlediği müziklerin delil olarak gösterildiğini ve bunlar gerekçe gösterilerek tutuklandığını söyledi.

Boğatekin,  Demir'in Terörle Mücadele Şubesi'ne getirildiğinde bir anda örgüt üyesi olmak suçlamasıyla karşılaştığını ifade ederek Demir'e yöneltilen suçlamalar hakkında şunları söyledi:

"Demir'in evi basıldı ve yasaklı olmayan kitaplarına el konuldu. Bunlar, Kültür Bakanlığı bandrolu olan kitaplar. Bunun yanında bir kaç dergiye el konuldu. Ayrıca telefonunda da bir kaç müzik parçası buluyorlar ve bunları alıp indiriyorlar. Daha sonra 'Sen bunları dinleyip bu kitapları da okuyorsan, o zaman örgüt üyesisin' dediler. Ayrıca Youtube'da izlediği video ve dinlediği müzikleri göstererek, 'bu videolarda örgüt üyeleri var' diyip Demir'i bu gerekçeyle suçladılar. Suçlamaların çoğu bunlardan oluşuyor. Bu şekilde tutulmuş tespit tutanakları var. Evden çıkan dergi ve kitaplara o kadar anlam yüklemişler ki, bunlar gerekçe gösterilerek örgüt üyesi olmak suçlamasıyla yakalandı. Malatya 1 nolu M Tipi Cezaevinde kalıyor. Kısa bir süre sonra Silivri 5 Noluya getirilecek."   

ARKADAŞLARINDAN ÇAĞRI: "KOMPLO TEORİLERİYLE KILIF UYDURULUYOR"

Öte yandan Demir'in Boğaziçi Üniversitesi'nden arkadaşları, Demir hakkındaki tutuklama gerekçesine dikkati çekerek, dayanışma çağrısı içeren yazılı bir açıklama yaptı. Açıklamada medyada yer alan haberlerde Demir’in, Kandil’e sunum yapmak için gittiği ve "PKK’nın Marmara kuryesi" olarak yansıtıldığı hatırlatılarak, dayanışma çağrısı yapıldı:

"Biz Hakan’ı sınıf sıralarından, üniversite çimlerinden, barışa olan özleminden, özgürlüğe duyduğu sevdadan, çalışma azminden, HDP stantlarından, Edebiyat Kulübü’ndeki çalışmalarından, Eğitim-Sen’in çocuklar için düzenlediği yaz okulundaki atölyelerden biliyoruz. Devleti ve yandaş medyayı ise Roboski’den, Soma’dan, Cizre’den, Diyarbakır, Suruç ve Ankara patlamalarından, faili meçhullerden, siyasi soykırımlardan… Ne 7 Haziran seçimlerinin en özverili çalışanlarından Hakan’ın 1 Kasım öncesinde tutuklanması tesadüf ne de Hakan hakkında komplo haberlerinin çıkmaya başlaması. 7 Haziran seçimlerinde yenilgiye uğrayan AKP ve Saray’ın Suruç katliamı ile başlattığı savaş süreci barıştan ve demokrasiden yana olan bütün kesimleri hedef almaya devam ediyor. AKP barış talebini dillendiren herkese silahlarla, bombalarla, siyasi soykırım operasyonlarıyla saldırıyor. Muhalif kesime dönük bir cadı avı misali yürütülen operasyonlar ve yapılan tutuklamalar yandaş medyanın kara propagandalarıyla, komplo teorileriyle kılıfına uydurulmaya çalışılıyor. Devlet, şimdiye kadar yaptıklarının ve bundan sonra yapacağı operasyonların meşruiyetini yalan haberler üzerine kurmaya çalışıyor."

Kaynak: Demokrat Haber, İleri Haber