Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Genel Merkezi, Eş Genel Başkan Kamuran Yüksek'in tutuklanmasına ilişkin yazılı açıklama yaptı.

Açıklamada, "Eş Genel Başkanımız Sayın Kamuran Yüksek bu kapsamda TEM polisleri tarafından ranger tipi araçlarla yolu kesilerek hukuksuz bir şekilde gözaltına alındı. Eşbaşkanımız gözaltında iken hiçbir soru sorulmadığı gibi, keyfi olarak gözaltı süresi uzatılmıştır. Savcılık ifadesinde ise kendisine isnat edilen suçlarla ilgili ileri sürülen tek delil, siyasi parti liderinin çeşitli tarihlerde kamuoyunu bilgilendirme amaçlı yaptığı konuşmalardır. Hatta ve hatta isnat edilen bu suça ilişkin sunulan basın açıklamaları başka siyasetçilerin konuşmalarını içerecek düzeyde gayri ciddi ve gayri ahlaki şekilde hazırlandığı görülmüştür" denildi.

'ÜLKE KAOSA SÜRÜKLENİYOR'

Zoraki delil üretme çabası talimatı ile işleyen yargının Yüksek hakkında tutuklama kararı verdiğinin vurgulandığı açıklamada, şunlar ifade edildi:

"Saray'ın kontrolünde yürütülen bu özel savaş konseptinin diktatörlük rejimi kurma hırsı ile alakalı olduğunu biliyoruz. Sayın Öcalan liderliğinde başlatılan Kürt meselesinin demokratik siyaset zemininde çözülmesi girişimi Saray darbesi ile akamete uğradığı gibi, çok daha derin bir savaş konsepti ile ülke kaosa sürüklenmiştir. Bu çözümsüzlük ve kaos üreten politikaların halkların yararına olmayacağı bilinmelidir. Bu temelde  çözümün demokratik siyasetle olacağına dair gerek Kürt Siyasal Hareketi, gerekse DBP Eş Genel Başkanımız Sayın Kamuran Yüksek’in her fırsatta dile getirdiği demokratik özerklik ve demokratik cumhuriyetle mümkün olabileceği gerçeği ortada iken, siyasi partinin ve onun Eş Genel Başkanı'nın yaptığı siyasi faaliyetleri suç sayıp, yasaklamanın; delilden yoksun, mesnetsiz suçlamalarla Eş Genel Başkanımızın tutuklanmış olmasını kabul edilemez buluyor, şiddetle reddediyoruz. Silopi, Cizre, Nusaybin, Sur’da yürütülen kirli savaşın soykırım sorumluları, bugün siyasi soykırımı da derinleştirmek istemektedirler."

'MÜCADELEYİ BÜYÜTEREK CEVAP OLACAĞIZ'

"Bu saldırıların; bu sürece cevap olacak, süreci güçlü karşılayacak, nitelikli bir örgütlenmeyi hedefleyen kongremizi boşa çıkarmaya dönük olduğunu biliyoruz" denilen açıklamada, şöyle devam edildi: "Bununla birlikte genelde siyasetin, özelde demokratik kürt siyasetinin dokunulmazlıklar kaldırılarak tasfiye edilmek istenildiği bir kez daha hatırlandığında, bu siyasi soykırım operasyonlarında güdülen amaç ortaya çıkmıştır. Bütün baskı, yıldırma, savaş ve siyasi soykırım operasyonlarına karşı en büyük cevabımız halkımızla birlikte hem mücadelemizi yükseltmek, hem de nitelikli kongremizi gerçekleştirerek cevap olmaktır. Bugün Kürdistan’da yaşanan savaşın ve Kürtlerin yaşam alanlarına yağdırılan bombaların yalnızca Kürdistan’ın değil, Türkiye’nin geleceğini de kararttığı ve yok ettiği her kesim tarafından görülmeli ve bilinmelidir."

KAMUOYUNA DUYARLILIK VE DAYANIŞMA ÇAĞRISI

Kamuoyuna seslenilen açıklamada, özgürlük, eşitlik ve adalet mücadelesinin sadece bir kişi ve halkın mücadelesi olmadığı belirtildi ve dayanışma çağrısında bulunuldu.

"Tüm Kürdistan kamuoyu aynı zamanda insani ve vicdani duyarlılık sahibi herkes, bu faşizan yaklaşıma 'dur' demelidir. Bu temelde özgürlük, adalet, eşitlik asgari müştereğinde tüm demokrasi güçlerini ortak direniş hatlarını örmeye ve mücadele etmeye çağırıyoruz" diyen DBP, şunları da kaydetti:

"‘Terörle mücadele’ adı altında halklarımıza dayatılan faşizan uygulamalara geçit vermeyeceğiz. Daha güçlü mücadelelerle halkların özgürlüğünü demokratik özerklik, demokratik cumhuriyet temelinde gerçekeştireceğiz.

"Türkiye’yi adım adım kaosa sürükleyen, diktatörlük hırsıyla Saray'da paramiliter ekipler kuran zattan başkası değildir. İnsan hakları örgütleri, demokrasi ve ilerici güçler, uluslarası insani kuruluşlar Türkiye’de Kürtlere yönelik yürütülen bu savaş ve siyasi soykırıma gözlerini kapatmayı bırakmalıdır.  BM öncülüğünde inceleme komisyonları ile tarafsız heyetlerle gözlem yapıp yaşananları insanlık tarihi için kayıt altına almalıdır.

"Bu kirli savaş ve siyasi soykırımdan geriye kalacak olan yalnızca utanç olacaktır.

"DBP; siyasi geleneğinden, halkından aldığı güçle mücadelesini yükselterek devam edecektir."

Kaynak: ANF