Anneler, 1 Eylül Barış Günü'nde de barış isteklerini yineledi, devletten kayıplarının akıbetini açıklamasını istedi. Eyleme CHP'li bir heyet de katıldı.

1995'te gözaltında devlet tarafından kaybedilen Hasan Ocak'ın ağabeyi Ali Ocak, devletin kirli geçmişi ve karanlık yüzüyle ne zaman yüzleşeceğini sordu. Ocak, bu 1 Eylül'de de barışa hasret olduklarını belirtti.

1995'te gözaltında devlet tarafından kaybedilen Rıdvan Karakoç'un kardeşi Hasan Karakoç, 17 yıldır burada olduklarını, yakınlarının akıbetlerini öğrenmeden de buradan ayrılmayacaklarını belirtti. Barışın artık gelmesini istediklerini söyleyen Karakoç, "Gerçek Barış artık gelse de gözyaşları bitse" dedi.

Gözaltında kaybedilen Fehmi Tosun'un eşi Hanım Tosun, Kürtçe yaptığı konuşmasında, herkesin kendi dilinde seslenme hakkı olduğunu vurgulayarak kayıplarını bulana dek yılmayacaklarını söyledi.

CHP İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, 1 Eylül'de Cumartesi Anneleri'nin yanında olduklarını ancak asıl hesap vermesi gerekenlerin çok uzakta olduklarını belirtti.

388. haftanın basın açıklamasını kayıp yakını İkbal Eren yaptı. Eren, yakınlarının gözaltında olduklarını gören tanıkların, onları infaz ettiklerini itiraf eden cellatların, gözaltında kaybedildiklerini belgeleyen meclis raporlarının, yakınlarını devletin kaybettiğini tescilleyen AİHM kararlarının olduğunu hatırlattı. Tüm bunlara rağmen devletin gerçeği gizlediğini söyleyen Eren, devletin peşini bırakmayacaklarını kaydetti.

Eren, baskıcı, tek tipçi, asimilasyoncu devlet politikalarının yalnızca Kürtlere değil tüm yurttaşlara yönelik olduğunu söyledi. Eren, resmi ideolojinin dışında kalan herkesi düşmanlaştıran zihniyetle barışın inşa edilemeyeceğini belirtti. Eren, barışın tüm kimliklere eşit, adil, özgür bir dünya sunulması ile mümkün olacağının altını çizdi.

Devlet eliyle kaybedilen sevdiklerinin akıbetlerinin açıklanmasını isteyen Eren, "Sevdiklerimizi askeri helikopterlerle uçurumlara atan, toplu mezarlara gömen, kazanlarda yakanların yargılanması için kalıcı barış politikalarına ihtiyacımız var" dedi.

1 Eylül Dünya Barış Günü'nde burada barış istediklerini belirten Eren, "Ancak kalıcı bir barış ortamı bizi kayıplarımıza yaklaştırabilir, ölümleri, kanı ve gözyaşını durdurabilir" dedi. (ETHA)