İstanbul’da şuan 14 yaşında olan bir çocuğun, iki yıl boyunca babası tarafından sistematik olarak cinsel istismara maruz kaldığı öğrenildi. Çocuk yaşadıklarını annesine anlatmasıyla istismar ortaya çıktı. Anne Yeter Tüylüoğlu, istismarı öğrendikten sonra (13 Nisan) karakola şikayette bulunurken, aynı gün gözaltına alınan baba T. Kansız, ifadesi alındıktan 2 saat sonra serbest bırakıldı. Henüz soruşturma aşamasında olan dosyaya ise hızlıca gizlilik kararı getirilmesi dikkati çekti. 
 
2 YIL BOYUNCA İSTİSMAR DEVAM ETMİŞ
 
Mezopotamya Ajansı'ndan Rojin Altay'ın haberine göre anne Tüylüoğlu, 13 Nisan’da kızının kendisiyle konuşması üzerine 12 yaşından bu yana sistematik olarak istismara maruz bırakıldığını öğrendiğini aktardı. Olayı öğrendikten sonra Emniyete giderek suç duyurusunda bulunan Tüylüoğlu, kızının Çocuk İzleme Merkezi’ne (ÇİM) götürüldüğünü ve burada muayene olduktan sonra pedagog eşliğinde görüntülü olarak ifadesinin alındığını söyledi. 
 
Fail ile 8 ay önce anlaşmalı olarak ayrılan Tüylüoğlu, 3 çocuğunun resmi velayetinin kendisinde olduğu bilgisini paylaşarak, süreci şöyle anlattı: “Boşandıktan sonra şahıs, 3 ay boyunca evimizi kendi evi gibi kullandı. Evi böyle rahat bir şekilde kullanmasına tepki gösterince de ‘çocuklarım sende olduğu sürece bu ev benim, istediğim gibi girer çıkarım’ diyordu. Bunun üzerine kedime yeni bir düzen kurmak için evden ayrıldım. Kızım hafta sonları yanıma geldiğinde, ‘anne beni yanına al, ben o evde yapamıyorum’ diyordu. Ben de birkaç ay dayanmasını, babasının bu duruma biraz daha alışması gerektiğini ve daha sonra yanıma alacağımı söyledim.” 
 
İstismar faili eve geldiği sırada kızının kendisini odasına kapattığını belirten Tüylüoğlu, “Şahsa ‘kızım senden neden bu kadar uzaklaştı’ dediğimde, ergenliğe ve yaşanan olaylara bağladı. Ben de öyle düşündüm. Bir olay var önümüzde ve çocuk bu yüzden içine kapandı diye düşündüm” ifadelerini kullandı. 
 
AYNI GÜN SERBEST BIRAKILDI 
 
İstismar açığa çıktıktan sonra şikayetlerine rağmen failin serbest bırakılmasının kendilerini tedirgin ettiğini dile getiren Tüylüoğlu, “O kadar adaletsiz bir ülkede hissettim ki kendimi. Kendi kendimizi korumak zorunda kaldık. Bu süreçte başka bir eve yerleştik, akşamında fail eve geldi. Hiçbir güvenliğimiz yok” diye belirtti. 
 
Bu süreçten sonra failin telefonla arayarak taciz ve tehditlerini sürdürdüğünü aktaran Tüylüoğlu, “Bu tarz davalara ciddiyetle bakılması gerektiğini düşünüyorum. Gerekli bütün önlemler başta alınmalı” dedi. 
 
UZAKLAŞTIRMA KARARI İHLAL EDİLDİ 
 
Devam eden taciz ve tehditler üzerine aldırdığı uzaklaştırma kararının iki kez ihlal edildiğini ve bunun üzerine faile ev hapsi verildiğini aktaran Tüylüoğlu, “Elektronik kelepçe 3-4 gün önce takılmış. Bunları hep akrabalarından öğrendim, serbest kaldığının bilgisini de akrabalardan almıştık zaten. Bu süreçte yapılabilecek her şey yapılsın. Alınan önlemleri yeterli bulmuyoruz. Dosya soruşturma aşamasında olduğu için iddianame hala hazırlanmadı. Uzaklaştırma kararı yerine failin tutuklanması gerekiyor. Daha önce de uzaklaştırma kararına rağmen benim yüz metre yakınıma geldi. O süre içerisinde her şeyi yapabilirdi” diye konuştu.