Bandırma Cezaevi'nde geçtiğimiz aylarda yaşanan darp olaylarına ilişkin Adalet Bakanlığı Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğü, TBMM İnsan Hakları İnceleme Komisyonu'na yazı gönderdi. Yazıda "Hükümlü kendini duvara vurdu" iddiası yer aldı.

Balıkesir’de bulunan Bandırma Cezaevi’nde bulunan 5 mahkumun darp edilmesine ilişkin Adalet Bakanlığı Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğü tarafından açıklama yapıldı.

Hacı Bişkin'in Gazete Duvar'da yer alan haberine göre, Ceza İnfaz Sisteminde Sivil Toplum Derneği ve TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Başkanvekili Ankara CHP Milletvekili Şenal Sarıhan’ın yaptıkları başvuru sonucunda, Adalet Bakanlığı Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğü’nce yapılan açıklamada darp olayına ilişkin; “Hükümlü ve tutukluların üst aramasına direndiği, hükümlü Mahmut Demirel’in kendini duvara vurduğu, sağlık memuru çağrıldığı ve kendisini duvara vuran hükümlüye gerekli müdahale yapıldı” yanıtını verdi.

Daha önce cezaevinde darp edilen hükümlü ve tutuklularla görüşen avukat Hatice Korkut ise mahpusların kendisine anlatılanları şöyle aktarıyor: “Mahkemeye çıkarıldıklarında üstleri başları kan içerisinde olduklarını, infaz hakimliğinin bu durumu tespit ettiği ve tutanaklara geçtiğini söylediler.”

‘HİÇBİR HÜKÜMLÜYE KÖTÜ MUAMELE VE KEYFİ UYGULAMA SÖZ KONUSU DEĞİL’

Adalet Bakanlığı Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğü’nün TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Başkanlığı’na gönderdiği yazıda, cezaevi personellerinin sorumluluk bilinci içerisinde hareket ettiklerini söyleyerek hiçbir hükümlüye ayrımcılık, kötü muamele ve keyfi bir uygulamanın söz konusu olmadığını belirtti.

Darp olayına ilişkin ise şöyle yanıt verildi: “Söz konusu hükümlü ve tutuklulara üst aramasına direndiği, slogan atmaya ve direniş göstermeye devam ettikleri, bunun üzerine kendilerine ve çevredekilere zarar vermemeleri, hükümlü Mahmut Demirel’in kendini duvara vurduğu…”

MAHPUSLARLA GÖRÜŞEN AVUKAT: TUTANAKLARA GEÇTİ…

Avukat Hatice Korkut yaşanan iddialar üzerine geçtiğimiz aylarda cezaevine giderek mahpuslarla görüştü. Korkut mahpusların kendisine anlattıklarını şöyle aktarıyor: “Mahpuslardan bir grup mahkemeye gitmek için çağrılıyor.

Mahkumlar arama noktalarından geçerken görüş mahalline geldiklerinde çıkan tartışma sonucunda ceza infaz kuruma memurları tarafından saldırıya uğradıklarını söyledi. Darp edilenlerden birinin kaşı açılmış. Cezaevi idaresi bununla ilgili olarak arbede sırasında mahpusun kafasını dolaba çarptığını söyledi. Fakat bu olayın yaşandığı yerde dolap yok.

Mahkemeye çıkarıldıklarında üstleri başları kan içerisinde olduklarını, infaz hakimliğinin bu durumu tespit ettiğini ve tutanaklara geçtiğini söylediler. Aynı zamanda darp raporları da mevcut. Fakat cezaevi idaresi ‘Bize direndiler biz o yüzden saldırdık’ diyor. Bu saldırının gerekçesini ise mahpuslar çıplak arama dayatması sırasında bir tartışma olduğunu belirttiler.”

‘OLASI SONUÇLARI AĞIR OLUR’

Cezaevlerinde 1990’lı yıllarda yaşanılan hak ihlallerinin tekrar gündeme geldiğini belirten Korkut, “Olası sonuçları ağır olur” diyor: “Genelin dışına çıkan olağanüstü zeminler hazırlanıyor, rutin uygulamalardan aniden hak ihlallerine geçişler yaşandı. Çoğu cezaevine aileler de yeterince gitmediği için hak ihlalleri sürece yayılarak cezasız bırakılmaya başlandı. Soruşturmalar etkisiz hale bırakılmak için her türlü yöntem deneniyor. Bu durum bizlere 90’lı yılları hatırlatıyor. Çok tehdit edici bir durum.”

KAYNAK: Gazete Duvar