İZMİR - Bilgi Tağaç, gözaltında işkenceyle öldürülen Hasan Ocak’ın adını gözaltı listesinde gören kişi. Yıllardır tanıklığı dikkate alınmadı, bunun yerine kaçırıldı, “sonun aynı olur” diye tehdit edildi, Tağaç, Ocak ailesinin son başvurusunda yeniden tanık olarak yer aldı.

Sosyalist muhalif Bilgi Tağaç, gözaltında kayıplara karşı mücadelenin simgesi Hasan Ocak’ın adını, “gözaltına alınanlar listesi”nde gördü. Tanıklığına başvurulmasını istedi. Ancak tanıklığı dikkate bile alınmazken, o da kaçırıldı, “senin sonunda Hasan Ocak gibi olur” denilerek tehdit edildi. Ocak Ailesi, dosyanın yeniden açılması için savcılığa yaptığı başvuruda Bilgi Tağaç’ı bir kez daha tanık gösterdi.

Bugün Ezilenlerin Sosyalist Partisi Sosyalist Kadın Meclisleri MYK üyesi olan Bilgi Tağaç, 26 Mart 1995 tarihinde Bostancı Gösteri Merkezi’nde İstanbul İşçi Sendikaları Şubeler Platformu’nun düzenlediği kurultay çıkışında sivil polislerce gözaltına alındı. Bu sırada polislerin şiddetine maruz kalan Tağaç, başına aldığı darbenin etkisiyle bayıldı. Buna rağmen hastane yerine işkence merkezi olarak bilinen Aksaray Vatan Caddesi’ndeki Terörle Mücadele Şubesi’ne götürüldü.

GÖZLERİMİZ BAĞLIYDI

Bilgi Tağaç, kurultaya katılan iki kişiyle birlikte gözaltına alınıp şubeye götürülüş sürecini söyle anlattı: “Arkası kapalı bir araç içine gözlerimiz bağlı olduğu halde çuval gibi atıldık. Aksaray’da bulunan emniyet müdürlüğüne götürüldüğümüzde gözlerimiz bağlı olduğu halde her birimiz ayrı ayrı yerlere götürüldük. Üst araması vb. yapıldıktan bir süre sonra bir odada tek başına bekletildim. Arkasından koridor gibi yerde beklettiler. Ne kadar geçti hatırlamıyorum. Aynı gün içinde beni bulunduğum odadan alıp başka bir odaya götürdüler. Bu odada benim dışımda başka kadın ve erkeklerin de tutulduğunu seslerinden anladım. Bir sandalyeye oturttular. Başım aldığım yaradan dolayı kanadığı için tuvalete gitmek istedim, izin vermediler.”

HER ŞEYE RAĞMEN GÖZ BAĞINI AÇTIM

Odada bekletilirken sivil polislerin odadan çıkmasının ardından her şeye rağmen göz bandını açtığını söyleyen Tağaç, gördüklerini şöyle anlattı: “Odada bekletilenlerin sandalyelerinde bile oturmakta güçlük çektiğini gördüm. Hatırlayabildiğim kadarıyla göz bantları vardı çoğunun. Odada benden önce gözaltına alınan ablam Sevgi Tağaç’ın da olduğunu gördüm. Benim getirildiğimi duyunca yaramla ilgilenmeye çalıştı. İçeri bir süre sonra sivil polisler geldi, göz bandımı çıkardığım için müdahale etti tartaklamaya çalıştı. Bu bir süre devam ettikten sonra göz bandımı yeniden takıp odadan çıktılar.”

GÖZALTI LİSTESİNDE ADINI GÖRDÜM

Bilgi Tağaç, parmak izi için kendisine imzalatılan kâğıtta Hasan Ocak ismini gördüğünü belirtti: “Parmak izi için bir kâğıt imzalamamı söylediler. Kâğıdı okumak istediğimi söyledim. Göz bandını kaldırıp kâğıda baktım. Kendi adım soyadımın da olduğu birçok ismin alt alta yazılı olduğunu gördüm. Bunlar gözaltına alınanların isimleriydi. Listede bulunan birçok isim odada ismi okunanlar arasındaki kişilerdi. Listede dikkatimi çeken Hasan Ocak adıydı. Katıldığım kurultayda bir grup işçi Hasan Ocak’ın gözaltına alındığını ve serbest bırakılmasını isteyen sloganlar atıyordu. Bu ismi orada ve birkaç gün öncede ailesinin basına yaptığı açıklamalardan duymuştum.”

TANIKLIĞIM DİKKATE BİLE ALINMADI


Bilgi Tağaç, çıkarıldığı mahkemede tutuklanarak Bayrampaşa Cezaevi’ne götürüldü. Cezaevinde bulunduğu süre içinde Hasan Ocak sürecini basından takip etti ve tanık olmak istediği beyan etti. Avukatları aracılığıyla kimi hukuksal girişimleri başlatan Tağaç, “Sanırım bir ay sonra hapishaneye devletin atadığı müfettişler geldi. Bu müfettişlere yaşadıklarımı gözaltında Hasan Ocak ismini gördüğümü anlattım. Bu hukuksal girişimlerin sonuçlarını alamadım. Tanıklığım dikkate bile alınmadı” dedi.

Ocak ailesinin AİHM’de açtığı dava kapsamında Ankara’da ifadesini alınan Tağaç, “Oluşturulan komisyona tüm ayrıntılarıyla yaşadıklarımı, tanıklığımı, yaptığım hukuksal girişimlerimi anlattım” diye belirtti.

‘SONUN HASAN GİBİ OLUR’ DİYE TEHDİT EDİLDİ

Tahliye edildikten sonra Hasan Ocak’la ilgili sürdürülen kampanya çalışmalarına destek olduğunu anlatan Tağaç, bu süreç içinde “sonun Hasan Ocak gibi olur” diye tehdit edildi. Tağaç, aldığı tehditlere ilişkin şunları söyledi: “Bu süreçte polislerin tacizine, tehdidine maruz kaldım. Evime gelen telefonlarla tehditler edildim. Akıllı olmamı, aksi halde sonumun Hasan Ocak gibi olacağını söyleyen tehdit telefonlarıydı bunlar. Sokakta yürürken takip edilerek, taciz tehditlerine maruz kaldım. Ailem bu tanıklık olayından dolayı tehdit edildi. Bunları o dönemde kamuoyu ile paylaştık.”

TELEFONLA TEHDİT YETMEDİ KAÇIRILDI

Bilgi Tağaç, 1998 yılının Ekim ayında polisler tarafından kaçırılarak gözaltına alındığında da aynı tehditlerle karşılaştığını anımsatarak, şunları söyledi: “Evimden çıkıp işyerime doğru giderken evime yakın bir mesafeden kaçırılarak gözaltına alındım. Gözaltına alındıktan sonra çok yoğun işkenceler uyguladılar. Sorgu sırasında polisler bana, ‘Hasan Ocak’tan sonra seni de kaybederiz. Seni gözaltına aldığımızı kimse görmedi. Kaçıncı kayıp olmak istiyorsun?” gibi tehditler savurdular. Tehditler esasen tanık olmamdan kaynaklıydı.”

DAVA AÇILIRSA YENİDEN TANIKLIK YAPACAK

Hasan Ocak’ın ailesi geçtiğimiz hafta içinde, dosyanın yeniden açılması için savcılığa başvuruda bulundu. Başvuruda Ergenekon sanıkları Veli Küçük, Osman Yıldırım, Osman Gürbüz, Hanefi Avcı, Korkut Eken, Ergenekon davası gizli tanıklarından Kehribar, Gurbet ve 9 numaralı gizli tanığın yargılanmasını istendi. Bilgi Tağaç’ın tanıklığına başvurulması da talep edildi.

ANF