Yarın Berkin Elvan’ın ölüm yıl dönümü. Berkin'in annesi Gülsüm Elvan, "Adalete dair umudum yok desem de umut tükenmiyor. Olmayan bir adaleti oldurmaya çalışıyoruz. Suçlular yargılanana ceza alana kadar durmayacağım. Sorumlu tek kişi değil, o polisin müdürü, amiri bir sürü kişi var. ‘Emri ben verdim’ diyen var." ifadelerini kullandı.

Gezi Parkı eylemlerinin 20. gününde, İstanbul Okmeydanı’nda polisin attığı gaz kapsülü başına isabet ettiğinde Berkin Elvan henüz 14 yaşındaydı. 269 gün yaşam mücadelesi veren Berkin, 45 kilodan 16 kiloya düştü ve 11 Aralık 2014’te 15 yaşında hayatını kaybetti.
Berkin Elvan’ın ölümünden sonra Elvan ailesi için uzun soluklu bir adalet arayışı başladı. Berkin’in ölümüne neden olanların adalet önüne çıkartılması istendi. Cinayete dair iddianame 20 Aralık 2016’da İstanbul 17. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edildi. Dosyadaki tek sanık polis Fatih Dalgalı.

Davanın ilk duruşması 6 Nisan 2017 tarihinde görüldü. Yıllardır süren davada  16 duruşma geride kaldı. Hâlâ görev başında olan sanık polis Fatih Dalgalı, ‘olası kasıtla öldürme’ suçlamasıyla tutuksuz yargılanıyor. 

Son duruşmada mahkeme duruşmayı Berkin Elvan'ın ölüm yıl dönümümü olan 11 Mart'a ertelemişti. Yapılan itiraz üzerine tarih 18 Mart olarak değiştirildi.

24 Ocak'ta dava dosyasına giren Jandarma Bilirkişi raporunda Berkin Elvan'ın ‘yasadışı eylemlerde bulunan gösterici grubun olduğu alanda bulunarak kendi güvenliği ile ilgili gerekli özeni göstermediği için’  tali kusurlu olduğu öne sürüldü.

Tükenmez Haber’den Necmi Şahin'e konuşan Berkin’in annesi Gülsüm Elvan, bilirkişi raporunda çocuğunun tali kusurlu gösterilmesine şu sözlerle tepki gösterdi: “O kadar saçma bir rapor çıkardılar ki önümüze hiçbir şey diyemeden sadece şunu dediler: ‘Berkin sokakta kendini korumadığı için suçlu.’ Bir çocuk ellerinde silah olanlara karşı sokakta nasıl koruyabilirdi kendini?”

"SORUMLU TEK KİŞİ DEĞİL"

Gülsüm Elvan, davada sadece bir sanığın yargılanması hakkında da, “Çocuğum öldürüldü ve sadece bir kişiyi önümüze çıkardılar. Ama bir kişilik bir dava değil bu. Her şey ortada ancak maalesef bu ülkede adalet olmadığı için önümüze çıkardıkları tek kişi de elini kolunu sallaya sallaya geziyor ve benim çocuğum yok. Sorumlu tek kişi değil, o polisin müdürü, amiri bir sürü kişi var. ‘Emri ben verdim’ diyen var” ifadelerini kullanıyor.

Gülsüm Elvan, sonucun ne olacağını kestiremeseler de adaletin yerini bulması için, hakkını aramaktan vazgeçmeyeceğini söylüyor:

“Biz müebbetten yargılanmasını istedik, fakat gözüküyor ki müebbet yok. Yine de ne olacağını kimse kestiremiyor. Bu yüzden dava sonucunu görmeden bir şey söyleyemiyoruz. Adalete dair umudum yok desem de umut tükenmiyor. Olmayan bir adaleti oldurmaya çalışıyoruz. Bunun için sonuna kadar da uğraşacağım. Eninde sonunda o adalet bize dönecek, bugün olmazsa yarın… Buna da inancım var. Mücadele ederek ben o adaleti sağlayacağım. Hukuki yollardan nerede hakkım varsa sonuna kadar arayacağım. Suçlular yargılanana ceza alana kadar durmayacağım.”

"YANIMIZDA OLMALARINI BEKLİYORUZ"

Gülsüm Elvan 11 Mart’ta oğlu için yapılacak anma ve 18 Mart’ta görülecek duruşma için dayanışma çağrısında bulunuyor:

“Martın 18’inde mahkememiz var. Davanın karara bağlanmasını bekliyoruz. 11 Mart’ta Berkin’in anması var. Herkese çağrım, hastane sürecinde yavrumuzu hep birlikte bekledik. Umutla diren dedik, uyan dedik. Ama maalesef uyandıramadık. Hep birlikte yavrumuzu yıldızlara uğurladık. Yine birlikte 11 Mart’ta Berkin’i anmak, 18 Mart’ta da mahkemede birlikte adalet arayışı için Çağlayan’da yanımızda olmalarını bekliyoruz.”