Bugün Topkapı Eresin Otelde Roboski’li ailelerin katılımıyla İslami STK’lar, AKABE, AKDAV, AKV, ANADOLU PLATFORMU, FATİH AKINCILARI, HİZMET VAKFI, MAZLUMDER ve ÖZGÜR-DER ‘in ortaklaşa düzenlendiği bir basın açıklaması gerçekleştirildi

 

Roboski'de hayatını kaybeden köylülerin aileleri, İstanbul'da adalet çağrısı yaptı. Gözyaşları içerisinde basın toplantısın düzenleyen aileler, Roboski olayının faillerinin bir an önce yargılanmasını talep etti.

 

Roboski'de 34 kişinin ölümü ile sonuçlanan olayda hayatını kaybeden köylülerin aileleri, çeşitli sivil toplum kuruluşları temsilcileri ile birlikte basın toplantısı düzenledi.

 

MAZLUMDER öncülüğünde düzenlenen basın toplantısına çok sayıda İslami Sivil Toplum Kuruluşu temsilcisi, HAS Parti Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Bekaroğlu ve Roboskili aileler katıldı.

 

Toplantıda konuşan MAZLUMDER Genel Başkanı Faruk Ünsal, Roboski olayının üzerinden 6 ay geçmesine rağmen henüz soruşturmada bir ilerleme kaydedilemediğini belirterek, "Bir adli soruşturma olacak ise bir takım insanın açığa alınarak adli sürecin devam etmesi gerektiğini düşünüyoruz. Ne yazık ki ne sorumlular açığa alındı ne de adli sürece başlanabildi" dedi.

 

Sivil toplum kuruluşları adına ortak basın açıklamasını okuyan MAZLUMDER İstanbul Şube Başkanı Cüneyt Sarıyaşar ise Roboski olayı ardından yapılması gerekenleri sıraladı.

 

Yakınlarını kaybetmiş insanlara sosyal ve psikolojik destek sağlanması gerektiğini vurgulayan Sarıyaşar, "Her yapılan açıklamada gerek kaçakçılığa vurgu yapılarak, gerek PKK örgütünün adı zikredilerek toplum nazarında katliamın meşrulaştırılmasına çalışıldı. Bizler Roboski katliamını kınarken adalet talibimizi tekrarlıyoruz. Biz Roboski'de adalet istiyoruz. Yüzlerce yıldır birlikte yaşayan halkların birlikte yaşama iradelerinin perçinlenmesi için Roboski'de hayatını kaybedenlerin ailelerinden hatanın kabul edildiği beyan edilmeli, resmi ağızdan mutlaka helallik istenmelidir. Yaşanan olay mutlaka aydınlatılmalı ve sorumlularının adalet önünde hesap vermesi sağlanmalıdır" diye konuştu.

 

Roboski'de yakınlarını kaybeden aileler adına konuşan Veli Encü ise Roboski olayının üzerinden 173 gün geçtiğini hatırlatarak, "Kardeşlerimizin, ağabeylerimizin, çocuklarımızın ve 34 masum akrabalarımızın katledilişinin 173. gününde söylenebilecek tek şey, ne büyük acı ki bu insanlık suçunun sorumluları ortada yok. Hala katliam ilk günkü gibi karanlıkta. Bugün katliamın sorumluları yerine bizler yani köylüler göz altına alınıyor, yargılanıyor ve idari para cezasına çarptırılıyoruz. 5 aydan fazla bir zamandır cezaevinde tutulan köylüler var ve 18 kişi hakkında da arama kararı bulunuyor. Bizden ne istendiğini anlayabilmiş değiliz. Sorumluların yargılanmasını istemek, adalet istemek suç ise bizi de tutuklayın" diye konuştu.

 

Hükümetten gelen son açıklamaların Roboskîli ailelerin adalete olan güvenlerini zedelediğine dikkat çeken Veli Encü, "Acımıza saygı gösterin. Biz sadece adalet istiyoruz" dedi.

 

Başbakan Erdoğan'ın Suriye'deki ve Gazze'deki çocuklar için gösterdiği duyarlılığı, Roboski'de hayatını kaybeden çocuklar için de göstermesi gerektiğini söyleyen Felek Encü isimli anne ise şunları söyledi:

 

"Ben bu çocukları Başbakanın vicdanına bırakıyorum. Benim oğlum daha 13 yaşındaydı. Böyle bir ölümü hak etmemişti. Bu sizin vicdanınıza sığıyor mu. Başbakan Heron görüntülerini izlediğini söyledi acaba izlerken ne hissetti. Hepimiz öleceğiz ama ölüm bu şekilde olmamalı. Başbakan'ın her açıklaması içimizi bir kez daha paramparça ediyor"

 

'UZUN SÜRE OĞLUMUN CESEDİNİ ARADIM'

Katliam haberini alır almaz oğlu Selam'ı aramak için katliam yerine giden Semire Encü, anadilinde yaptığı konuşmada, o gün gördüklerini anlattı, "Olay yerine gittiğimde, oğlumun öldüğünü öğrendim ama cesedini uzun süre bulamadım. Parçalanmış bedenlerin arasında oğlumu tanıyamadım. Ertesi gün saat 11.00'de oğlumun bedenine sarılabildim."

 

"Benim öfkem, adalet talebim Türkiye Başbakanı'nadır" diyen Anne Encü, "Anne olarak Başbakan'a sesleniyorum: Yeter artık. Artık daha fazla kan dökülmesini istemiyoruz. Evimize ateş düştü. Başka evlere de ateş düşmesin. Yeter artık" diye konuştu.

 

“BU KAN DURSUN, ANNELER AĞLAMASIN”

Emine Ürek isimli anne ise hükümete seslenerek "Olayın sorumluları yargılanmalı olayın failleri 34 sefer müebbet hapis cezasına çarptırılmalı. Yeter artık bu kan dursun, anneler ağlamasın. Biz de bu devletin vatandaşıyız, çocuğuyuz. Aynı çatı altında yaşıyoruz. Bizim çocuklarımız bunu hak etmedi" diye konuştu.

 

Roboskili anneler, çocuklarının fotoğraflarını taşıdıkları toplantı boyunca gözyaşlarını tutamadı. Roboski'de nişanlısını kaybeden Garibe Ürek ise hayatını kaybedenler için yazdığı şiiri okuyunca salonda duygusal anlar yaşandı.

 

'ADALET VE BARIŞ İSTİYORUZ'

Vedat Encü'nün annesi Mercan Encü, Başbakan Erdoğan'a, "Sen eğer bizim yerimizde olsaydın, o koşullarda yaşasaydın, sen de kaçağa giderdin" diye seslendi. Anne Encü, "Fazla bir şey istemiyoruz, sadece çocuklarımız için adalet istiyoruz" dedi. Barış istediklerini de belirten Anne Encü, "Bütün şehit annelerine sesleniyorum, siz de bizim gibi barışı isteyin" diye seslendi.

 

Adem Ant'ın babası Reşit Ant, "İstanbul'a kadar gelmemizin sorumlusu da Başbakan Erdoğan'dır. Eğer adalet yerini bulmuş olsaydı, buraya kadar gelmezdik" dedi.

 

Adem Ant'ın nişanlısı Garibe Ürek, hükümete seslenerek, "Adalet istiyoruz. Ancak önce vicdanlı olsun. Artık susun ve acımıza saygı gösterin" diye konuştu.

 

Hamza Encü'nün annesi Kadriye Encü, adalet için her yere gittiklerini belirterek, "Ama hep elimiz boş döndük. Artık yeter, adalet istiyoruz" dedi.


(Timetürk, ANF, Haberler.com)