BDP Hukuk ve İnsan Haklarından Sorumlu Eşbaşkan Yardımcısı Meral Danış Beştaş, cezaevlerinde artan hak ihlallerine ilişkin BDP Genel Merkezi’nde basın toplantısı düzenledi.

Hukuk ve İnsan Hakları Komisyonu, barış ve çözüm sürecinin devam ettiği, gerek ülkede gerekse dış kamuoyunda dikkatle izlenen bir dönem yaşandığına dikkat çekti.

DİYARBAKIR CEZAEVİ HATIRLATMASI

Cezaevlerinin durumuna işaret eden BDP komisyonu, 12 Eylül döneminde Diyarbakır 5 Nolu Cezaevi'nde yaşananları hatırlatarak, "Acılar da tazedir, anılar da, öfkeler de," dedi ve "Dolayısıyla ülkemizde yaşanacak siyasi gelişmelerde ilk dikkat edilecek yer tam da bu nedenle cezaevleridir," açıklamasında bulundu.

Neredeyse her gün cezaevlerindeki siyasi tutuklulardan gerek partileri BDP'ye, gerek İnsan Hakları Örgütlerine gerekse de kamuoyuna onlarca başvuru ve hak ihlalleri yapıldığını belirten komisyon, "Bu durum ne anlaşılabilir ne de kabul edilebilir bir durumdur" dedi.

SÜRGÜNLER, KÖTÜ MUAMELE, KİTAP SINIRLAMASI, HÜCRE CEZALARI...

Açıklamada ihlallere ilişkin şu başlıklar sıralandı:

1- Bu dönemde cezaevlerinde tarihteki en yoğun sürgünler yaşanmaktadır.

2- Bu sürgünler ile birlikte özellikle yeni gelen tutsaklara yönelik başta çıplak arama olmak üzere her tülü cinsel ve fiziksel saldırı içeren onur kırıcı muameleler yapılmaktadır.

3- Neredeyse tüm cezaevlerinde cezaevi idaresinin keyfine bırakılmış bir şekilde kitaplar sınırlanmakta, olur olmadık her sorunda iletişim ve görüş yasakları gibi disiplin cezaları verilmektedir.

4- Siyasi tutsaklara yönelik disiplin cezalarının yanında uğradıkları saldırılardan sonra ceza davaları açılıp ek cezalar verilmekte, hücre cezaları ile birlikte infazları yakılmaktadır.

5- Yapılan yasal değişikliğe rağmen cezaevlerinde hala siyasi tutsaklar hayatını kaybedebilmektedir. İHD’nin verilerine göre Cezaevlerinde şu anda 230 u ağır 411 hasta mahkum bulunmaktadır. Ağır hasta olan tutsaklar adeta ölüme terk edilmektedir.

"KÜRT HALKININ CEZAEVİ HATIRALARI TAZEDİR"

BDP komisyonu "Bu nedenle hükümetin ve bakanlığın öncelikle kendi emri altındaki idarecilerinin cezaevlerindeki insan onuruna yakışmayan politikasına ve uygulamalarına son vermesi gerekmektedir" vurgusunu yaptı.

"Tekrar hatırlatmak üzere Kürt halkının cezaevleri hatıraları tazedir" diyen komisyon,  "Kürt halkı için cezaevleri her şeyden önce bir vicdan ve ahlak meselesidir. Biz Barış ve Demokrasi Partisi olarak da bu vicdan ve ahlakın taşıyıcısı olacağımızı ve tüm bu yapılanların takipçisi olup her türlü hukuki ve siyasi yolu kullanacağımızı kamuoyunun bilgisine sunuyoruz" diye noktaladı.