Batman'ın Beşiri ilçesine bağlı Kuşçukuru (Kelhoke) köyündeki topraklarını terk etmek zorunda kalan Ezidiler topraklarını Karabulut ve Biter ailelerine noter huzurunda teslim etti. 1992 yılında topraklarını terk etmek zorunda kalan Ezidiler 27 yıllık aranın ardından topraklarına dönüş yapmak istedi. Fakat Karabulut ve Biter aileleri Ezidilere arazileri teslim etmedi. 2001 yılından bu yana süren hukuk mücadelesini kazanan Ezidiler topraklarını sürmek istedi.

SALDIRIYA UĞRAMIŞLARDI

Yaklaşık 3 aydır Batman'da bir otelde yaşayan aileler topraklarını jandarma eşliğinde sürmek zorunda kalırken, dört kez saldırıya uğradı. Son olarak Nedim Erkiş ile beraberindeki 5 kişi kent merkezinde arazilerini işgal eden kişilerce 17 Aralık tarihinde sopalı saldırıya uğradı. Yaşananların ardından Batman Valisi Hulusi Şahin, Karabulut, Biter ve Ezidiler bir araya gelerek görüşme yaptı.

MA'nın haberine göre Ezidier yapılan görüşmenin detaylarını Atlıhan Otel'de yaptıkları basın toplantısı ile kamuoyuna duyurdu. Toplantıya Hikmet, Nedim, Aydın, Nevzet ve Sezgin Erkiş'in yanı sıra İnsan Hakları Derneği Batman Şube yöneticilerinden Mehmet Zeki Tangüner ile Ezidîierin Avukatı Abdullah Akın hazır katıldı.

'TOPRAKLARIMIZI KENDİMİZ SÜRMEK İSTİYORUZ'

Nedim Erkiş, Vali Şahin'in bulunduğu toplantıda kendilerine topraklarının satılması veya kiraya verip verilmeyeceğini sorulduğunu söyleyerek, "Biz Ezidilerde toprak satma olmaz. Bizim mezarlarımız orada, bizim için kırmızı çizgidir. Bize başka aşiretleri buraya getirip getirmeyeceğini sordu fakat biz de Reşkotanlıyız. Biz kimseye kiraya da vermeyeceğiz. Biz topraklarımızı kendimiz sürmek sürüyoruz. Bunun üzerine köyümüzü bizim dışımızda kimsenin sürmeyeceğini söyledi. Karabulut ve Biter aileleri ise valinin huzurunda namus sözü vermiştir. Fakat biz oradan çıktığımızda bizi yine tehdit ettiler. Şimdi Almanya'ya dönüyoruz. Ama biz topraklarımıza ve köyümüze geri dönmek istiyoruz" dedi.

'MÜLKİYET HAKKI KUTSALDIR'

Ezidilerin avukatı Abdullah Akın ise mülkiyet hakkının kutsal olduğunu ve bunu korumanın demokrasinin görevi olduğunu söyledi.