Gazeteci Celal Başlangıç, 15 Temmuz darbe girişiminin başarılı olması durumunda yaşanacakları köşesine taşıdı.

Başlangıç, “Askeri darbe başarılı olsaydı bu ülkede demokrasinin, insan haklarının, özgürlüklerin son kalan kırıntıları da askıya alınacaktı. Aynen şimdi olduğu gibi” ifadelerini kullandı.

Celal Başlangıç’ın Gazete Duvar’da yayınlanan, “Eksik kalan darbeyi AKP tamamlıyor” başlıklı yazısı şöyle:

Askeri darbe başarılı olsaydı büyük bir 'cadı avı' başlayacak, binlerce kişi tutuklanacak, 10 binlerce memur açığa alınacak; gazeteler, televizyonlar kapatılacak, 10'larca gazeteci tutuklanacaktı! Eğer bu kanlı askeri darbe girişimi başarıya ulaşsaydı… Bu ülkede demokrasinin, insan haklarının, özgürlüklerin son kalan kırıntıları da askıya alınacaktı.

Aynen şimdi olduğu gibi…

Eğer bu askeri darbe başarıya ulaşsaydı…

20-25 günde tamı tamına 76 bin 100 kamu personeli görevden uzaklaştırılacak; 3 bin 83 polis, 7 bin 248 asker, 2 bin 248 hakim ve savcı, 119 mülki idare amiri, 4 bin 161 sivil tutuklanacaktı. 7 bin 173 kişi “adli kontrol” altına alınacaktı. Eğer bu askeri darbe başarıya ulaşsaydı…

Gözaltına alınanlara işkence yapılacak, cezaevleri dolup taşacak, tutuklu ve hükümlü sayısı yedi ay gibi kısa bir sürede yüzde 52 artacak, mahkumlar merdiven altlarında, koridorlarda nöbetleşe yatacaklardı. Bir anda cezaevleri aynen 12 Eylül’de olduğu gibi birer işkencehaneye dönüşecek, mahkumların var olan sınırlı hakları tümüyle ortadan kaldırılacaktı.

Tıpkı bugün olduğu gibi…

Eğer bu askeri darbe başarıya ulaşsaydı…

İktidara el koyan Yurtta Sulh Konseyi tüm ülkede “olağanüstü yönetim” ilan edecek, Kanun Hükmünde Kararname niteliğinde “konsey bildirileri” ile Türkiye’yi yönetecekti. Gözaltı süresini 30 güne çıkartacaktı. Bazı üniversiteleri, hastaneleri, sağlık kuruluşlarını, binden fazla ilkokulu, ortaokulu ve liseyi kapatacak; bazı gazete, televizyon, yayınevi ve internet sitesinin yayınını durduracaktı. Onlarca gazeteciyi ve yazarı yaptıkları haberler, yazdıkları makaleler nedeniyle gözaltına alıp karakoldan adliyeye, adliyeden cezaevine ters kelepçeyle taşıyacaktı. 70 bine yakın gazetecinin, avukatın, akademisyenin pasaportlarını iptal edecekti.

Eğer bu askeri darbe başarılı olsaydı…

Kürt kentlerini ablukaya alacak, aylarca süren sokağa çıkma yasakları ilan edecek, 10 binlerce insanın yaşadığı yerleşimi toplarla, tanklarla, uçaklarla bombalayacak, taş üstünde taş, omuz üzerinde baş bırakmayacak; yüzlerce sivil, genç, gerilla, asker ve polis yaşamını yitirecek; 100 binlerce insan evsiz, barınaksız, ocaksız kalacaktı. Sivil Kürt siyasetçileri her gün 10’ar 20’şer gözaltına alıp tutuklayacak, seçilmiş belediye başkanlarının, meclis üyelerinin yerine kayyum atayacaktı. Kürt ve sosyalist milletvekillerinin dokunulmazlığını kaldırıp ağır ceza tehdidiyle büyük bir “siyasi soykırım” planını tamamlayacaktı.

Bununla da yetinmeyip parlamentoda tek kalan muhalefet partisinin il merkezini geceyarısı kar maskeli polislerle, panzerlerle, helikopterlerle basacak; kapısını kırıp içeri girecek, bütün eşyalarını talan edecek, kıracak, dökecek; bilgisayarların hard disklerini sökecek, raflarındaki bütün kitaplarını yere atacaktı. Üstüne üstlük bir de devlet görevlisi olduğunu unutup ya da şiddetle hatırlayıp yazılama yapacak, sadece dört kitabı kitaplıkta bırakıp siyasi mesajını da verecekti; lll. Selim, ll. Mahmut, ll. Abdülhamit, Peygamberler tarihi…

Eğer bu askeri darbe başarılı olsaydı…

Yenikapı’da mehter marşlı, “idam isteriz” höykürmeli, tekbirli, mitingler yapacak; cüppeli, sarıklı din adamları dualar okuyacak, bol yıldızlı apoletleriyle generaller nutuk atacak, kenar süsü olarak ana muhalefet ve yavru muhalefet partilerinin liderleri de üvertür kadrosundan kürsüye çıkacaktı. Bu da yetmeyecek, başarılı darbecilerin ihtiyacı olan anayasa değişikliği için Kürtlerin, sosyalistlerin, gerçek muhaliflerin dışlandığına bakmadan, tuzluk gibi masadaki yerlerini alarak 12 Eylül’ün Danışma Meclisi olmaya heves edeceklerdi.

Eğer bu askeri darbe başarılı olsaydı…

Zaten bir yıldır ilan edilmemiş OHAL şartlarında yaşayan Kürtlere yeni Olağanüstü Hal fazla etki etmeyince, onları daha da kışkırtmak için darbe girişimi sonrası mahkum olan önderlerinin sağlığı ve güvenliği hakkında ciddi bir bilgi verilmeyecekti. Zaten yüksek olan bu gerilime ek olarak Kandil de daha çok sabotaj yaparak, daha çok bomba patlatarak asker olsun, polis olsun, sivil olsun bir günde onlarca insanın ölmesine bakmadan ülkede yaşanan krizi daha da derinleştirme amacıyla insanlardaki umutsuzluğu, yılgınlığı daha da arttıracaktı. Darbeyle iktidara gelenler Kürt kentlerinden istediği ili ilçe, istediği ilçeyi il yapacaktı.

Eğer bu kanlı askeri darbe başarılı olsaydı…

AKP yarım kalmış bir darbeyi tamamlama fırsatı bulamayacaktı.

İyi ki başarısız olmuş bu darbe girişimi!