Başak Demirtaş, sosyal medya hesabı Twitter'dan salgınla birlikte gündeme gelen hapishane koşullarını ve mahkumların içinde bulunduğu riski dile getirdiği bir video yayınladı. Edirne cezaevinde tutuklu bulunan eşi eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'ı 176 hafta sonra ilk kez görmeye gidemediğini belirten Başak Demirtaş, hapishanedeki koşullara dikkat çekti.

"Benim gibi on binlerce kişi, hapisteki yakınlarıyla görüşemedi bu hafta. Koronavirüs salgını nedeniyle görüşler yapılmıyor. Bu yeterli bir tedbir değil. Çünkü bildiğimiz gibi hapishanelerde koşullar çok yetersiz" diyen Başak Demirtaş, "salgının hapishanelerde büyük felaketlere neden olacağını" sözlerini dile getirdi. 

Başak Demirtaş şöyle konuştu: 

"Herkese merhabalar. Öncelikle, koronavirüs nedeniyle yaşamını yitirenlere Allah'tan rahmet, tedavisi sürenlere acil şifa diliyorum. Sağlık emekçilerine iyi çalışmalar ve başarılar diliyorum.

Ben şu anda evdeyim. Normalde Edirne'de olmam gerekiyordu, bugün görüş günümüzdü. 176 hafta sonra, ilk kez bugün Selahattin ile görüşemedik.

Benim gibi on binlerce kişi, hapisteki yakınlarıyla görüşemedi bu hafta. Koronavirüs salgını nedeniyle görüşler yapılmıyor. Bu yeterli bir tedbir değil. Çünkü bildiğimiz gibi hapishanelerde koşullar çok yetersiz.

Birçok kişi ileri yaşına, ağır hastalığına rağmen içeride tutulmaya devam ediyor. Yüzlerce çocuk anneleriyle birlikte hapiste. Koğuşlar çok kalabalık, havalandırma yetersiz, güneş ışığı neredeyse hiç yok. Sağlıklı beslenmek mümkün değil. Hijyen koşulları da son derece yetersiz.

Bu koşullar, solunum yolu hastalıklarına neden oluyor. Koronavirüs solunumu zorluyor, hem de hasta olanlar çok büyük risk altında.

Öte yandan hapishane görevlileri de çok büyük bir risk altında, günde üç vardiya şeklinde çalışıyorlar ve dışarıyla sürekli temas halindeler.

Bütün bunlar ortadayken, virüsler hapishanelerde büyük felaketlere neden olacaktır.

O nedenle, hiç vakit kaybetmeden infaz erteleme, tutuklu yargılananların bırakılması gibi düzenlemeler hayata geçirilmelidir. Evrensel hukukun da insani olmanın da gereği budur. Hepimize düşen, hapishanelerde ölümler yaşanmadan sesimizi yükseltmektir. Lütfen sesimizi yükseltelim. Herkese sevgiler, selamlar."