Bağımsız Milletvekili Adayı Sabahat Tuncel, Barış İçin Eşit Yurttaşlık Bildirgesine ilişkin, "Burada ifade edilecek talepler, Türkiye toplumunun özlem duyduğu ve gerçekten eşitlik, özgürlük ve kardeşlik temelinde bir toplumsal yapının inşası açısından önemli olacak" dedi.

Türkiye Barış Meclisi'nce hazırlanan bildirgenin açıklanması dolayısıyla Kadıköy Caferağa Spor Salonu'nda düzenlenen toplantıda konuşan Tuncel, bildirgenin açıklanmasının, Türkiye'de son dönemde yaşananların hemen sonrasına denk gelmesinin önemine işaret etti.

Tuncel, "Türkiye'de tam da Kürt sorununun çözümü açısından, savaşın bitmesi, barışın artık inşa edilmesi açısından önemli bir bildirgedir" dedi.

Özellikle siyasi iktidarın Barış Meclisi’nin sesini duymasının, gelecek dönemde buna göre bir planlama yapmasının önem arz ettiğini vurgulayan Tuncel, şunları söyledi: "Burada ifade edilecek talepler, Türkiye toplumunun özlem duyduğu ve gerçekten eşitlik, özgürlük ve kardeşlik temelinde bir toplumsal yapının inşası açısından önemli olacak. Kürt sorununun başlıca çözümü açısından da önemli bir nokta olacak. Dolayısıyla Türkiye'de demokratikleşme, insan hakları ve özgürlükler konusunda çok çalışan insanlar var. Ama barış olmadan ne yazık ki insan hakları da olmuyor, adalet de olmuyor. Barış için herkesin sesinin yükselmesi gerekir. Biz de onun için buradayız."

ERDOĞAN'IN SÖZLERİ

Bir gazetecinin, "Başbakan Recep Tayyip Erdoğan bugün Bayburt'ta BDP'lilerin şiddete yol açtıklarını belirtti. Bunun için ne diyeceksiniz?" şeklindeki sorusu üzerine Tuncel, Başbakan Erdoğan'ın son dönemlerde kendi sorumluluklarını görmek yerine BDP'ye yönelik saldırılar gerçekleştirdiğini öne sürdü.

Tuncel, bunun ciddi anlamda bir kurnazlık olduğunu savunarak, şöyle devam etti: "Keşke bugün Başbakan, Diyarbakır'da ölen Halil İbrahim için üzgün olduğunu ifade etseydi. Yani bütün bunlara değmezdi. 'Biz Türkiye demokrasisini inşa edeceğiz, gerçekten bu ülkede Kürt, Türk, Laz, Çerkez tüm halkların eşit özgür yurttaşlık temelinde bir arada yaşaması için demokratik Anayasayı hemen gerçekleştireceğiz' deseydi. Şiddetin şiddet doğurduğu, dolayısıyla barıştan yana olunması gerektiği çağrısını yapsaydı belki daha anlamlı olurdu. Ama ne yazık ki Başbakan yine saldırgan üslubuyla BDP'yi sorumlu tutarak, kendi sorumluluğunu ötelemeye çalışıyor. Ancak kaçış yok bu işten."

Bağımsız Milletvekili Adayı Sırrı Süreyya Önder de mazlumların, emekçilerin, Kürtlerin iradesinin Meclise yansımasının önüne her gün bir engel çıktığını savunarak, artık bunların sürpriz olarak değerlendirilemeyeceğini söyledi.

Önder, artık insanların bir sorun aşıldığında 'arkasından hangi sorun çıkacak' diye beklediğini ifade ederek, "Bu konuda emek, özgürlük ve demokrasi ittifakı olarak daha net bir duruşa davet ediyoruz tüm insanları. Bildirgenin içeriği de muhtemelen bu olacak" dedi.

Toplantıda daha sonra Türkçe ve Kürtçe olarak "Barış İçin Eşit Yurttaşlık Bildirgesi" okundu.

Bildirgede, seçim barajının düşürülmesi, daha fazla demokrasi ve özgürlük sağlanması, ana dilde eğitimin anayasal güvenceye kavuşturulması, ırkçı, ayrımcı ve cinsiyetçi olmayan bir anayasa hazırlanması gibi talepler yer aldı.

CNNTURK