''Balyoz Planı'' iddialarıyla ilgili, eski Hava Kuvvetleri Komutanı emekli orgeneral Halil İbrahim Fırtına, eski Deniz Kuvvetleri Komutanı emekli oramiral Özden Örnek ve eski 1. Ordu Komutanı emekli orgeneral Çetin Doğan'ın da aralarında bulunduğu 196 sanıklı davanın 6. duruşması başladı.
İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesince Silivri Ceza İnfaz Kurumları Yerleşkesi'ndeki salonda yapılan duruşmaya, Çetin Doğan, Halil İbrahim Fırtına, Özden Örnek ile ''Ergenekon'' davalarının tutuklu sanıklarından Cengiz Köylü ve Mehmet Fikri Karadağ ile başka suçtan Diyarbakır Cezaevinde tutuklu bulunan eski Kayseri Jandarma Komutanı emekli albay Cemal Temizöz'ün de aralarında bulunduğu 170 sanık katıldı.
Duruşmaya, ''İrtica ile Mücadele Eylem Planı'' davasının tutuklu sanığı albay Dursun Çiçek'in de aralarında bulunduğu 26 sanık ise gelmedi.
Hakim Ömer Diken'in başkanlık yaptığı mahkeme heyetinde, üye hakimler Murat Üründü ve Ali Efendi Peksak yer aldı. Duruşmada, iddia makamını özel yetkili İstanbul Cumhuriyet Savcısı Savaş Kırbaş temsil etti.
Duruşmada söz alan Başkan Diken, iddianamenin okunmasına ilişkin yaptıkları bugünkü programı açıklayarak, bugünkü hedeflerinin 497. sayfaya kadar okumak olduğunu söyledi.
Başkan Diken, Poyrazköy'de ele geçen mühimmata ilişkin davanın sanıkları arasında bulunan İbrahim Koray Özyurt, Ali Türkşen ve Dora Sungunay'ın 12 ve 13 ocak tarihlerinde duruşmaları olmaları nedeniyle mazeret bildirdiklerini kaydetti.
MAHKEME BAŞKANI SANIKLARI UYARDI
Diken, duruşma sırasında, bazı sanıkların sakız çiğnedikleri, ayak ayak üstüne attıkları duruşmalara ara verilmemesine rağmen iddianame okunurken elleri çeplerinde aralarda gezdikleri, salondan dışarıya girip çıktıkları ve duruşma sırasında avukatlarıyla görüştüklerini söyledi.
Bu tür davranışların disiplin bozucu hareketler olduğunu anlatan Diken, CMK'ya göre, bunların işlenmemesi için uyarıda bulunduklarını, uyulmaması durumunda ise işlem yapacaklarını belirtti.
Bunun üzerine söz alan Çetin Doğan'ın avukatı Celal Ülgen de bunların disiplinsizlik olmadığını, böyle bir durumun, ne gelenekte ne teamülde ne de tutanaklarda bugüne kadar disiplinsizlik olarak yer aldığını ifade etti.
Diken de ''Biz yaptırım uygulamadık. Duruşma salonundan gidip gelmeler artık duruşmadan ayrılma aşamasına geldi. İddianame dinlemek sıkıcı olabilir biz de dinliyoruz. Mahkeme, savcı, savunma burada. Sujelerden birisi duracaksa diğerlerinin de duruşma salonunda olması gerekir. Önemli bir rahatsızlığı olanlar, acil durumu olanlar için zaten gerekeni yapıyoruz'' dedi.
Ülgen de karşılıklı olarak müsamaha gösterilebileceğini belirtmesi üzerine Diken de yeteri kadar toleranslı davrandıklarını, aşırıya giden hareketleri uyardıklarını kaydetti.
Sanık sayısının fazla olmasından kaynaklanan bir durumun olduğunu anlatan Ülgen, bunun tolere edilmesi gerektiğini belirterek, iddianamenin TRT spikerleri tarafından okunmasının prosedürde yer almadığını kendilerinin bu duruma tolerans gösterdiklerini bildirdi.
Başkan Diken de bunun üzerine yasada iddianamenin kim tarafından okunacağına ilişkin kesin bir şeyin olmadığını ifade ederek ''Sadece iddianame okunur deniliyor. Kimin okuyacağını söylemiyor. İddia makamının, iddianameyi okuyacağına dair bir şey yok. Bana göre, ses kasetinden bile okunur, iddianamenin okunması, sanıklara iddianın yüz yüze bildirilmesidir'' şeklinde konuştu.
Ülgen de ''Biz de tiyatro sanatçılarını getirtip savunma yaptıralım'' diyerek duruşmaya devam edilmesini istedi.
Duruşma, TRT spikerleri tarafından iddianamenin, 373. sayfasından itibaren okunmaya başlanmasıyla devam ediyor.
Bu arada, Ankara'daki askeri helikopter kazasında 5 subayın şehit olması nedeniyle duruşma başlamadan önce içeri giren bazı sanıkların saygı duruşunda bulundukları öğrenildi.
aa
