Barış İçin Akademisyenler’in girişimiyle ‘Bu Suça Ortak Olmayacağız’ başlıklı bildiriye imza atan akademisyenlere ‘terör örgütü propagandası’ suçlamasıyla çeşitli cezalar verilmişti. Ancak AYM’nin ihlal kararı vermesinin ardından yerel mahkemelerin yeniden yargılamalarında akademisyenler beraat ettirilmişti.

‘Ortada hüküm yok’

Independent Türkçe’den Can Bursalı’nın haberine göre bir yıl üç ay hapis cezası alan S.U., AYM kararını gerekçe göstererek İstanbul 37’nci Ağır Ceza Mahkemesi’ne başvurdu.

S.U.’nun yeniden yargılama ve beraat talebini ‘kabul edilebilirlik’ şartını taşımadığı için reddeden mahkeme, ‘yargılanmanın yenilenmesi için usulüne uygun bir hüküm gerekli olduğunu’ kaydetti.

Kararda, cezanın hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararıyla birlikte verildiği dile getirilerek kararın hüküm niteliğinde olmadığı aktarıldı.

‘İtiraz reddedilirse yine AYM’ye’

Sanık avukatı Melike Polat, kararla ilgili şunları söyledi: “Mahkeme, teknik hukukla ilgili bir tartışma yürüterek söz konusu kararı vermiş. Ancak hukukun genel ilkelerinden olan ‘yargı kararlarının yeknesaklığı’ ilkesini gözardı etmiştir. Anayasa Mahkemesi’nin ihlal kararının ardından, AYM kararını emsal göstererek ceza almış diğer akademisyenler için yargılanmanın yenilenmesi başvurusu yapıyoruz.

Diğer mahkemeler beraat kararları verirken İstanbul 37’nci Ağır Ceza Mahkemesi talebimizi reddetmiş bulunmaktadır. Bu şu sonucu doğuracaktır: Aynı bildiriye imza atan bir kısım akademisyen beraat ederken bir kısmı mahkum olacaktır. İşte yargı kararlarının yeknesaklığı ilkesi bu açıdan çok önemli. Aynı olaya ilişkin farklı kararların verilmesi adil yargılanma hakkının ihlali niteliğindedir. Eğer İstanbul 37’nci Ağır Ceza Mahkemesinin kararına yaptığımız itiraz da reddedilirse yine Anayasa Mahkemesi’ne gideceğiz.“

Habere göre AYM’nin kararının ardından yargılanan 822 akademisyenden 484’ü beraat etti.