Bianet yazarı, Gıda Mühendisi Yrd. Doç. Dr. Bülent Şık hakkında Sağlık Bakanlığınca yürütülen projeye ilişkin bulguları kamuoyuyla paylaştığı gerekçesiyle açılan davanın ilk duruşması İstanbul Adliyesi 2. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görüldü.

Davaya konu olan araştırmada geçen illerin baro başkanları Bülent Şık'ı savunmak üzere duruşma salonunda hazır bulundu.

Hakime Nursel Bedir, avukatların kovuşturmanın genişletilmesi ve derhal beraat kararı verilmesi yönündeki taleplerini reddetti.

Mahkeme ayrıca Sağlık Bakanlığı'na müzekkere yazılarak suça konu rapor ile ilgili olarak raporun açıklanmasının yasaklanmasına dair bir karar alınıp alınmadığı ve ilgili birimlere iletilip iletilmediğinin sorulmasına, Şık haricinde bir kişi tarafından olayla ilgili olarak herhangi bir haberin yayınlanıp yayınlanmadığının incelenmesi için dosyanın bilirkişiye gönderilerek dijital rapor hazırlanmasının istenilmesine karar verdi.

Bir sonraki duruşma 30 Mayıs 10.05'te görülecek.

Sağlık Bakanlığınca yürütülen ve Türkiye’de kanser vakalarının sık görüldüğü bölgelerde bulunan kanser yapıcı kimyasalları tespit etmeyi amaçlayan projeye ilişkin bulguları, kamuoyuyla paylaşan Bülent Şık, "Yasaklanan gizli bilgileri açıklama (TCK 258)”, “yasaklanan gizli bilgileri temin etme (TCK 334)” ve “göreve ilişkin sırrı açıklama (TCK 336)” suçlamalarıyla yargılanıyor.

ŞIK SAVUNMA YAPTI

Duruşmada hazır bulunan Bülent Şık 12 sayfalık savunmasını sözlü ve yazılı olarak mahkemeye sundu.

Ardından sanık müdafiileri Can Atalay, Ankara Barosu Başkanı Erinç Sağkan, Tekirdağ Baro Başkanı Sedat Tekneci, Kocaeli Baro Başkanı Bahar Gültekin Candemir, Antalya Baro Başkan Yardımcısı Cenk Soyer, Kırklareli Baro Başkanı Turgay Hınız, İstanbul Barosu Sağlık Kurulu ve baro başkanının vekili Burcu Öztoprak Alsulu ve Yalçın Tura sırasıyla söz alarak derhal beraat kararı verilmesi gerektiğini savundu.

"SUÇU İŞLEYENLER HAKKINDA DAVA AÇILMADI"

Ankara haricinde duruşmaya müdafii olarak katılan baro başkanlarının tamamı Bülent Şık'ın da parçası olduğu araştırmanın yürütüldüğü illerdendi.

Avukatlar Bülent Şık'ın yazdığı yazıda suçu işleyenlerin belli olduğunu ancak bu isimlerle ilgili soruşturma süreci dahi yürütülmediğini ama Şık hakkında dava açıldığını ifade etti. Son olarak söz alan avukat Tora Pekin ise kovuşturmanın genişletilmesi yönünde taleplerini mahkemeye sundu.

TALEPLER REDDEDİLDİ

Mahkeme, derhal beraat talebini "dosyanın aşamasını"; kovuşturmanın genişletilmesi talebini ise "sanığa atfedilen suçların kanun maddelerine ve dosya kapsamında esasa bir katkı sağlamayacağı" gerekçesiyle reddetti.

DURUŞMAYI İZLEYENLER

Duruşmaya katılanlar arasında Halkların Demokratik Partisi (HDP) milletvekilleri Oya Ersoy, Ahmet Şık, Murat Çepni, HDP eski milletvekili ve akademisyen Beyza Üstün, Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV) Başkanı Prof. Dr. Şebnem Korur Fincancı, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) milletvekilleri Sezgin Tanrıkulu, Ali Şeker, CHP eski milletvekili Melda Onur, Toplum ve Hekim dergisi editörü ve akademisyen Onur Hamzaoğlu’nun yanı sıra çok sayıda gazeteci, akademisyen, avukat ve hak savunucusu yer aldı.

BÜLENT ŞIK'IN YAZILARI VE SORUŞTURMA SÜRECİ

Bülent Şık'ın yazı dizisi "Kocaeli, Antalya, Tekirdağ, Edirne, Kırklareli İllerinde Çevresel Faktörlerin ve Sağlık Üzerine Etkilerinin Değerlendirilmesi Projesi"nin açıklanmayan verileri üzerineydi.

Çalışma, 2011-2016 yılları arasında Sağlık Bakanlığı'na Sağlık Bakanlığı'na bağlı Türkiye Halk Sağlığı Kurumu tarafından çeşitli üniversitelerden bilim insanları ve bakanlık personelinin katkıları ile yürütülmüştü. Amaç Türkiye'de kanser vakalarının en fazla görüldüğü bölgeler olan Kocaeli (Dilovası) ile Ergene Nehri Havzasında yer alan Edirne, Kırklareli ve Tekirdağ illerinde çevresel ortamlarda bulunan kanserojen (kanser yapıcı) kimyasalları tespit etmekti.

22 Kasım 2016'de yayınlanan 677 sayılı KHK ile Akdeniz üniversitesindeki görevinden ihraç edilen Bülent Şık, bu projede gıda ve su ile ilgili araştırma projelerinin organizasyonu, analizlerin yapılması ve sonuç raporlarının yazımında görev almıştı.

Araştırma yapılan bölgelerdeki binlerce gıda ve su örneği Bülent Şık'ın 2010 - 2015 yılları arasında teknik müdür yardımcısı olarak görev aldığı Akdeniz Üniversitesi Gıda Güvenliği ve Tarımsal Araştırmalar Merkezi'nde analiz edildi.

Araştırmanın sonuçlarını anlatan Cumhuriyet Gazetesi'ndeki yazı dizisi "Türkiye'yi kanser eden ürünleri devlet gizledi, biz açıklıyoruz! İşte zehir listesi" başlığıyla 15 Nisan 2018 günü başladı dört gün sürdü.

Sağlık Bakanlığı yazı dizisinin ardından “Halkta infiale neden olduğu”, “dış alımları etkilediği” gerekçeleriyle Şık hakkında suç duyurusunda bulundu. Şık'ın 5 yıldan 12 yıla kadar hapsinin istendiği İddianameyi ilk olarak İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Basın Suçları Soruşturma Bürosu hazırladı.

Ancak bu iddianame mahkemeden savcılığa geri gönderildi ve üzerinde değişiklik yapılmadan terör suçları bürosunca hazırlanarak mahkemeye tekrar iletildi.

Kaynak: Bianet