Konferansta 'tek dil, tek din' anlayışına eleştiriler dile getirilirken, acıların paylaşılmasının yetersiz kaldığı, tarihle yüzleşilmesi gerektiği üzerinde duruldu.

 

AP Sol Grup ve Yeşiller Grubu'nun ev sahipliğinde tüm gün süren "Dersim: 1935-38'den Günümüze - Türkiye Cumhuriyeti'nin ve Uluslararası Hukukun Rolü" başlığı altında düzenlenen konferansa tarihçi, siyaset bilimci, hukukçu, gazeteci, yazar, TBMM ve AP üyesi parlamenterler katıldı.

 

‘‘Gerçeklerin Ortaya Çıkması ve Uzlaşmaya Doğru Siyasal Perspektifler" konulu oturumun moderatörlüğünü AB-Türkiye Karma Parlamento Komisyonu'nun Eşbaşkanı Helene Flautre yaptı. Panelistler ise TBMM Dilekçe Komisyonu, Dersim Araştırma Komitesi Raportörü AKP Milletvekili İsmail Aydın, CHP Milletvekili Şafak Pavey, BDP Eşbaşkanı Gültan Kışanak'tı.

 

TBMM Dilekçe Komisyonu, Dersim Araştırma Komitesi Raportörü AK Parti Milletvekili İsmail Aydın, Kürt meselesi ve terör sorunun ayrı tutulması gerektiğini kaydederek İttihat terakki anlayışı olan tek dil tek din yaklaşımının sorunun temelini oluşturduğunu kaydetti.

 

Dilekçe Komisyonu'nun çalışmalarından söz eden İsmail Aydın, Dersimle ilgili en fazla belgenin Genel Kurmay Başkanlığı'ndan geldiğine dikkat çekerken, Adalet Bakanlığı ve MİT'ten kendilerine istemelerine rağmen konuyla ilgili herhangi arşiv belgesi ulaştırılmadığını ifade etti. Dersim incelemesiyle acıyı bir nebze hafifletmek umudunda olduklarını kaydeden Dersim Araştırma Komitesi Raportörü AKP Milletvekili İsmail Aydın, Seyit Rıza'ya ait mektupların da kendilerine ulaştırıldığını söyledi.

 

CHP Milletvekili Şafak Pavey ise Alevilerin geçmişte ve günümüzde yaşadıkları sorunlardan söz etti. Pavey, Alevi toplumunun halen Sünnilerce kültürel soykırıma uğratıldığını belirtirken, Diyanet İşleri Başkanlığı'nın Sünni anlayış üzerine kurulduğunu söyledi.

 

"DERSİM, KATMERLİ ACIDIR"

BDP Eşbaşkanı Gültan Kışanak ise Türkiye Cumhuriyeti'nin Türk ve Sünni ikili sacayağının üzerine tek ulus mantığıyla kurulduğunu savunarak Dersimlilere hem Kürt hem de Alevi olmaları hasebiyle ‘katmerli acı' çektirildiğini söyledi. 1938'den sonra acıyı yaşamaya devam ettiklerini ifade eden Kışanak, Kürt sorunun Türkiye'nin en büyük ve en acı sorunu olduğunu belirtti. ‘‘Bugün en temel hak ve özgürlüklerimiz pazarlık konusu yapılabiliyor" diye konuşan Gülten Kışanak, TBMM Dilekçe Komisyonu'nun çalışmalarının derde deva olmaktan uzak olduğunu söyledi. Resmi Yüzleşme Komisyonu kurulmasını savunan BDP Eşbaşkanı, Avrupa'ya da yaşanan acıları görmezden gelmekten vazgeçmeleri çağrısında bulundu.

 

"ACILARI PAYLAŞMAK YETERLİ DEĞİL"

Dersim Konferansı'nın son oturumunda konuşan Eski AK Parti Milletvekili Dengir Mir Mehmet Fırat, kurucu üyesi olduğu AK Parti ile yollarının ayrılmasını, partinin başta tespit edilen hedeflerden sapmasına bağladı. ‘‘Araç yoldan çıkınca partinin ikinci adamlarından da olsam istifa etmeyi kendime şeref addettim" diyen Dengir Mir Mehmet Fırat, kendisini hâlâ AK Partili olarak tanımladığını söyledi. Özür dileme konusuna değinen BDP Milletvekili Sebahat Tuncel ise ‘‘Acılarımızı paylaşmak sorunlarımızı çözmüyor" sözlerine yer verdi.