Yannis V. Yaylalı / Demokrat Haber Roboski

Suriye’deki silahlı radikal gruplar için sınırlarındaki denetimi kaldırdığı suçlamalarına maruz kalan Türkiye yakınlarının öldürüldüğü yerde anma yapmak isteyen Roboskilier’e yine gaz bombası attı.

34 kişinin Türk savaş uçakları tarafından bombalanarak öldürülmesinin 1000. Günü vesilesiyle Roboski’de ikinci karanfil yürüyüşü düzenlendi. İlk karanfil yürüyüşü katliamın 500. Günü vesilesiyle düzenlenmişti.

Yüzlerce insan önce Roboski-Der önünde toplandı. Anneler yine siyah, gençler ise Roboski katliamına ilişkin tişörtler giydi. Aileler ayrıca kaybettikleri yakınları için temsili bir anıt yaptırdılar.

Arabalar ile eski karakol bölgesine kadar gelen korteje askerler Salatalık Çeşmesi civarında uyarmadan üç taraftan gaz atarak saldırı gerçekleştirdi. Ayrıca asker çok yoğun bir şekilde havaya ateş açarak kitleyi dağıtmaya çalıştı.

Askerlerin kitleyle müzakereye girmemek için korteje yaklaşmaması ve uzaktan gaz atması dikkat çekti.

Aileler sloganlar 'Halka değil IŞİD'e barikat' sloganları attılar. Atılan gaz sonucu birçok anne baygınlık geçirdi.

Yürüyüş korteji gazın etkisi ile önce dağıldı fakat 50 kişilik bir gurup toparlanıp katliamın yaşandığı bölgeye yöneldi.

Askerler gidenlerin önünü yine kesmek istedi. Atıkları gaz bombaları yüzünden ağaçlık bölge ateş aldı. Çıkan lokla yangınlar sınıra giden insanların gayreti ile büyümeden söndürüldü. Kitle anma eylemini gerçekleştirdikten sonra geri döndü.

Anma sırasında katliamda yaşamını yitiren Hamza Encü'nün kardeşi Berivan Encü tarafından basın açıklaması okundu.

“Katil devlet hesap verecek”, “Roboski'nin katili AKP devleti” sloganları atıldı.

500 gün önce de katliamın yaşandığı bu bölgeye geldiklerini söyleyen Berivan Encü “İstediğimiz sadece yakınlarımızı kaybettiğimiz bölgeye karanfil bırakmak, anma töreni yapmaktı. Sırf bunu engellemek için geçici güvenlik bölgesi oluşturularak katliam bölgesine gitmemiz önlenmeye çalışılmıştı” hatırlatmasında bulundu.

Berivan Encü, o gün kararlı bir duruş göstererek, canlarını tehlikeye atarak mayınlı bölge üzerinden katliam bölgesine ulaştıklarını ancak oraya giden herkese 3’er bin lira ceza kesildiğini, mahkeme açılarak cezalandırılmaya çalışıldıklarını belirtti.

Katliamın siyasi sorumlusu olan devletin dosyayı ve bölgeyi tecrit etmeyi tercih ettiğini ifade eden Berivan Encü, bu durumu asla kabul etmediklerini ifade etti.

“Bizi durdurmak ve katliamı izole etmek için her türlü yolu deneyebilirler” diyen Berivan Encü, mücadelelerine devam edeceklerini söyledi.

Katliamın 500. gün değerlendirmesinden bugüne gelişmeleri aktaran Berivan Encü şöyle devam etti:

“Önce sivil yargı dosyayı askeri yargıya gönderdi. Askeri yargı da ‘kaçınılmaz hata’ diyerek mahkemeyi sonuçlandırdı. 1000 avukat ile birlikte anayasa mahkemesine bireysel başvuru hakkımızı kullandık. Bu mahkeme hala devam ediyor.”

1000. gün dolayısı ile ölen yakınlarına katliam bölgesini anıt bölgesine çevirecekleri sözünü veren Berivan Encü, “bundan sonra bu bölge savaşa değil ibretlik şekilde barışa hizmet verecek” dedi.

“Burada savaş ve insanlık suçu isleyenlerin yargılanmasını sağlayacaklarını” da söyleyen Berivan Encü, “Bize destek için yanımızda bulunan tüm dostlarımıza teşekkür ediyoruz” dedi.

“Burada savaş ve insanlık suçu isleyenlerin yargılanmasını sağlayacaklarını” da söyleyen Berivan Encü, “Bize destek için yanımızda bulunan tüm dostlarımıza teşekkür ediyoruz” dedi.