Devlet, şüpheli şekilde ‘intihar etti’ diyerek cenazesini gönderdiği er Abdurrahman Çiftçi’yi öldüren kurşunun parasını istedi. Kurşunu ‘hazine zararı’ olarak gören mahkeme, 11 kurşunun bedeli olarak aileden toplam 122,32 TL ödemesini istiyor. Olayın intihar olmadığını vurgulayan baba ise, “Bu vicdana, insanlığa sığar mı” dedi

AİLEYE KURŞUN GİBİ CEZA!

Şüpheli asker ölümlerinin sık yaşandığı Türkiye’de, bir skandala imza atıldı. ‘Askerde intihar etti’ iddiasıyla eve cenazesi gönderilen askerin ailesine kurşun bedeli olarak toplam 122,32 TL ödetilmek istendi. Mûş’un (Muş) Hasköy ilçesinde tezkeresine 2 ay kala intihar ettiği iddia edilen Abdurrahman Çiftçi’nin ailesinden ölüme neden olan kurşunların parası istendi. Hasköy İlçe Jandarma Komutanlığı’na bağlı Merkez Karakolu’nda askerliğini yaptığı sırada 2 Mart 2013 günü şüpheli bir şekilde yaşamını yitiren er Abdurrahman Çiftçi’ye ilişkin 20 Ekim 2013 tarihinde görülen davada Elazığ Askeri Mahkemesi, “intihar etti” gerekçesiyle takipsizlik kararı verdi. Olayın bu şekilde kapatılmasının önünü açan mahkeme heyeti, ailenin acısına bir acı daha ekleyerek, “hazine zararı” olarak Çiftçi’yi ölüme götüren kurşunun bedeli için aileden 11,12 TL tahsil edilmesini istedi. Heyet ayrıca Çiftçi’nin intihar etmeden önce sıktığı iddia edilen 10 kurşunu da buna ekleyerek toplam 11 kurşun bedeli için kurşun başına 11,12 TL’den toplam 122,32 TL kurşun bedelinin aileden tahsil edilmesine karar verdi. Çiftçi’nin intihar ettiğine inanmadıklarını, bunun organize bir cinayet olduğuna vurgu yapan ailesi, cinayetin o dönem orada görev yapan komutanların eliyle örtbas edildiğini dile getirdi. Çiftçi’nin babası Zübeyt Çiftçi, çocuğunun ölümüne neden olan kurşunun parasının kendilerinden tahsis edilecek olmasına “Bu vicdana, insanlığa sığar mı” diye tepki gösterdi.

'İNTİHAR DEĞİLDİ!'

Oğlunun yaşamını yitirmesiyle ilgili olarak, olayın intihar vakası olmadığını çok iyi bildiklerini vurgulayan baba Zübeyt Çiftçi, “Oğlumun cenazesini otopsi için Elazığ’a göndermişlerdi. Teşhis esnasında oğlumun intihar etmediğini anladım. Çene etrafında birden çok kurşunun izi vardı. Bir insan kafasına sıkarsa bir kurşun sıkabilir. Bir kurşun da o kadar tahribat yapmaz” dedi.

Baba Çiftçi, olayın gerçekleştiği ana ait görüntülerin bir anda ortadan kaybolduğuna dikkat çekti.

‘BU ADALETSİZLİKTİR’

Baba Çiftçi kendilerinden istenen para cezasına tepki göstererek, “Bu adaletsizliktir. Eğer hukuk olayın yaşandığı yerin görüntülerine bakarsa, bunun intihar olmadığını görür. Onlar hep kendi lehine karar veriyorlar” dedi. Çiftçi, ayrıca oğlunun ölümünün o karakolda yaşanan üçüncü şüpheli ölüm olduğuna dikkat çekti. Asker cinayetlerinin bilinçli ve planlı bir şekilde yapıldığını belirten Çiftçi “Askeri mahkemeler, mahkeme değildir. Askeri mahkeme adaletli değildir. Adil bir yargılama yapmıyorlar” dedi. (Özgür Gündem)