Aşı tedariki ile ilgili sorunun giderilmesinin ardından aşı tereddüttü ya da aşı karşıtlığı nedeniyle Covid-19’a karşı toplumsal bağışıklığın kazanılması için gerekli olan yüzde 70 aşılanma oranına uzaklık devam ediyor. 

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca dün yaptığı paylaşımda 18 yaş üstü 23 milyon kişinin henüz aşı olmadığını belirtmişti. İstanbul Tabip Odası Yönetim Kurulu Üyesi Dr. Güray Kılıç, Bakanlığın yakın zamanda aşı olmayanlara yönelik kısıtlamalar getireceğini duyurdu. 

Kılıç, “HES kodu konusunda yaptığınız uygulamayı aşı konusundaki bilgileri uygulamaya yükleyerek aşı hakkı olduğu halde aşı olmamış kişilerin metrolara binmesi, sinemalara, AVM'lere gitmesini engellenmesi gibi bir takım önlemler almak zorundasınız. Bakanlık bu konuda sanıyorum yakın zamanda gerekli adımları atacak” dedi.

‘AŞILAMANIN YAVAŞLADIĞINI GÖRÜYORUZ’

Dördüncü dalgaya doğru gidişin olduğunu söyleyen Dr. Kılıç, insan hareketliliğine dikkat çekerek, “Malesef pandeminin sona erdiği izlenimini yaratmak istedi hükümet. Kendilerince zorunlu ekonomik nedenlerce pandemi bitmiş izlenimi yarattı. Özelikle riskli bölgelerden Türkiye’ye hiçbir kontrol uygulanmadan turist gelmesinin önü açıldı. Yurt içinde de turizm bölgelerine ve köylere kontrolsüz gidişin önü açıldı. Pandeminin başından beri biliyoruz ki insan hareketliliğinin artması bu hastalığın yayılımını artırıyor. Elimizde bir takım silahlar vardı, hala var. Bakanlık da aşılama konusunda kendince bir adım attı. Başta yaptıkları hataları giderme yönünde bir takım adımlar attı. Özellikle etkili olan aşılardan Türkiye'ye oldukça geç kalmakla birlikte tedarik etti. Ama şu anda aşılamanın yavaşladığını görüyoruz. Bakanın da tiwitinde anlaşılacağı üzerine özellikle ilk dozunu yaptırmaktan imtina eden 23 milyonluk bir nüfustan bahsediliyor.  Bunu kabullenmek mümkün değil. Bu pandemiden çıkışın iki yolu var. Ya hareketliliği azaltacaksınız ya da aşılama yapacaksınız” şeklinde konuştu.

Pandeminin başından beri salgın yönetimine ilişkin şeffaflığın olmadığını ifade eden Dr. Kılıç, aşı olmayanlara ilişkin bir takım kısıtlamaların uygulanması gerektiğini TTB ve İstanbul Tabip Odası olarak savunduklarını belirterek şu ifadeleri kullandı:

“Türkiye’nin alt yapısı aşı uygulaması için yeterli. Sağlık çalışanları büyük bir özveriyle katkı veriyor. Ama hala teknik bir takım sorunlar var. Örneğin yurttaşlarımız hala randevu alınacağına ilişkin bir inanç içerisinde. Şu anda randevusuz başvuru mümkün. Yurttaşlara bu konuda gerekli bilgilendirme yapılmıyor. Bir takım teşvik edici önlemler, belki de aşı olmayanlara yönelik bir takım kısıtlamalar getirmek gerekecek. Bunda da biraz daha radikal adımlar atmak gerekecek. Bakanlık bu konuda henüz gerekli adımlar atmış değil.

“Aşı olanlara bir takım teşvikler vermek zorundasınız. Aşı olmayanların kalabalık ortamlara girmesini engellemek zorundasınız. HES kodu konusunda yaptığınız uygulamayı aşı konusundaki bilgileri uygulamaya yükleyerek aşı hakkı olduğu halde aşı olmamış kişilerin metrolara binmesi, sinemalara, AVM'lere gitmesini engellenmesi gibi bir takım önlemler almak zorundasınız. Bakanlık bu konuda sanıyorum yakın zamanda gerekli adımları atacak.

‘RADİKAL ADIMLAR ATILMAZSA DÖRDÜNCÜ PİKE DOĞRU GİDİYORUZ’

“Aşılama konusunda radikal adımlar atılmazsa dördüncü pike doğru gidiyoruz. Biz tatil dönüşü iki hafta sonra sayıların artacağını beklerken malesef iki katına çıktı. Daha bayram dönüşleri başlamadı. Bayram salgın için bir fırsat oldu. Hem kapanma konusunda gerekli önlemler alınmak zorunda.”

‘İNSANLARIN AŞILAMAKTAN KAÇARAK BAŞKASININ YAŞAMINI TEHLİKEYE ATMA HAKKI YOK’

Eğitimin de dönem başında yüz yüze yapılması gerektiğini kaydeden Dr. Kılıç, aşılamanın eğitimciler, öğrenciler ve ebeveynlere zorunlu olması gerektiğini savunarak, “Kesin olarak bunun altını çizmek lazım: Eğitim ne olursa olsun bu dönemde başlamalı. Bunun bedeli çok ağır olacak. Ama eğitimin bu denli aksaması da ileride çok ağır tablolara yol açacak. Elimizdeki tüm olanakları bunun için kullanmak zorundayız. Tüm öğretmenlere, eğitim sektöründe çalışan tüm çalışanlara zorunlu aşı getirilmeli. Bunu tartışmaya bile gerek yok. Yine aşılama yaşını 12 yaşına kadar indirmek durumundayız ve eğitime başlayacak yurttaşların da aşılanması lazım. Bunun için de özel bir seferberlik yapmak lazım. Tüm toplumu da bunun için uyarmak lazım. Sadece Bakan'ın attığı twitler yetmez. Biliyoruz ki hükümet çok çeşitli konularda kampanya yapabiliyor. Aşı konusunda da bu olanakları kullanmak zorunda. 

“Toplum da ikna edilebilir. Biz de meslek örgütleri olarak bu alanda gerekli katkıyı hükümete vereceğiz. Burada özgürlükler kısıtlanıyor söylemine katılmak mümkün değil. İnsanların aşılamaktan kaçarak başkasının yaşamını tehlikeye atma hakkı yok. Hele bu denli etkili olduğu ortaya konmuş aşılar varken bundan kaçınmak aymazlıktır. Tüm yurttaşlar aşılarını kesinlikle rahatlıkla olabilirler. Bakın bugün 2.7 milyara yakın doz aşı yapıldı ve bu aşılardan ölüm henüz görülmüş değil” ifadelerini kullandı.

Kaynak: Artı Gerçek