Urfa T Tipi 2 No'lu Cezaevi'ndeki 5B odasında tutuklu bulunan Mehmet Binici, cezaevindeki tutukluların karşı karşıya kaldıkları sorunları haftalık telefon görüşmesinde ağabeyi Mukadder Binici'yle paylaştı. Ağabey Binici, kardeşinin kendisine koronavirüs (Kovid-19) salgını tehlikesine rağmen cezaevi yönetiminin 30-40 kişilik gardiyanlarla haftada 2 kez odalarda arama yaptığını ve 10 kişinin odalarda sayım yaptığını aktardığını söyledi. Ağabey Binici, kardeşinin yönetimin bu uygulamayla hastalığı kendilerine bulaştırmaya çalıştığını belirttiğini kaydetti. 
 
YÜKSEK ATEŞ, SOLUNUM SIKINTISI

Kardeşinin, 10 gün önce odalarında 2 kişinin ateşinin çıktığını, sonrasında bu durumun odadaki 22 kişide de görülmeye başladığını söylediğini ifade eden ağabey Binici, tutukluların koronavirüs salgınının cezaevine bulaştığı kaygısı taşıdıklarını dile getirdi. Ağabey Binici, “Kimi tutuklularda kuru öksürük, balgam ve yüksek ateş olduğunu söyledi. Bu durumu idareye dile getirdiklerinde ise idarenin kendilerine ‘Böyle bir durum yok. Bir şeyiniz yok’ denildiğini söyledi. Kardeşim bu son 2 gündür 3 oda arkadaşının soluk almada sorun yaşadığını, yine ateşlerinin düşmediğini, hastalığın içeriye bulaştığını söyledi" diye aktardı. 

'ÖLMELERİNE İZİN VERMEMELİYİZ'
 
Kardeşinin kronik hastalığı olduğunu ve buna rağmen herhangi bir teste tabi tutulmayarak, ateşnini ölçülmediğini dile getiren Binici, temizlik noktasında da cezaevinin herhangi bir tedbir almadığını ifade etti. “Kardeşim telefonda konuşurken bile bana ateşinin olduğunu ve terlediğini söyledi” diyen Binici, şöyle devam etti: “Kardeşim ilk başta 2 arkadaşının durumunun iyi olmadığını, hastaneye götürülmediklerini, cezaevi revirine kaldırılmaları yönünde talepte bulunmalarına rağmen götürülmediklerini söyledi. Tedbir olarak 22 kişiye 3 sabun verilmiş. Bu talimatın başında her kim var ise, cezaevinde katliam yaşatmak istiyorlar. Bundan başka aklımıza bir şey gelmiyor. Haftada bir kez kardeşim ile görüşüyorum. Peki 8 gün boyunca kardeşimin durumundan nasıl haberdar olacağım? Bu sürede kardeşimin başına ne geleceğini bilmiyorum. Hastalığı fırsat bilerek bu insanları katletmeye çalışıyorlar. Biz tutuklu aileleri olarak buna dur demeliyiz. Yakınlarımızın gözümüzün önünde ölmesine izin vermemeliyiz.”

Kaynak: MA