Arabalı vapura binerken geminin hareket etmesi sonucu denize düşen araçta hayatını kaybeden 5 yaşındaki Ece Su Yılmaz ile 61 yaşındaki anneannesi Şaziye Güleren'in ölümüne ilişkin İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen soruşturma tamamlandı.

Ayşegül Usta’nın Hürriyet'te yer alan haberine göre, Savcı İbrahim Çiçek, hazırladığı iddianamede, kazanın meydana geldiği Sadaba isimli araba vapurunun süvari-kaptanı Erkan Atalay İ., usta gemici Özay Y. ile çımacı Levent D.’nin Ece Su Yılmaz ve Şaziye Güleren’in taksirle ölümlerine, Ebru Güleren Yılmaz ile Mine Dalkılıç’ın ise dikkatsizlik ve tedbirsizlik sonucu boğulma tehlikesi geçirerek yaralanmalarına sebebiyet verdikleri gerekçesi ile 3 yıldan 15 yıla kadar hapisle cezalandırılmalarını talep etti.

Savcı Çiçek ayrıca süvari-kaptan Erkan Atalay İ.’nin olay nedeniyle asli-tam kusurlu bulunduğu bilirkişi raporuyla da tespit edildiğine dikkat çekerek, tensip ile birlikte hakkında yakalama kararı çıkartılmasını istedi. Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderilen iddianamenin kabul ya da reddine ilişkin karar 15 gün içerisinde verilecek.

İddianamede yer alan bilirkişi raporunda usta gemici Özay Y. ile çımacı Levent D.’nin kazada kusurlarının bulunmadığı tespitine yer verildiğine dikkat çeken Savcı Çiçek, dosyada bulunan CD görüntüleri, olay yeri incelemesi, tanık, müşteki ve şüpheli ifadeleri dikkate alındığında Özay Y. ile Levent D.’nin olay nedeniyle müşterek sorumlu oldukları ve bu nedenle kusurlarının bulunduğunu öne sürdü.

'ANNENİN KUSURU YOK'

Kazanın, inisiyatifi dışında meydana gelmesi nedeniyle araba vapurundan denize düşen aracı kullanan anne Ebru Güleren Yılmaz’ın kusurunun bulunmadığını ifade etti.
Kazanın nasıl meydana geldiğinin detaylı bir şekilde anlatıldığı, iddianamede müşteki ve şüpheli ifadeleri ile İTÜ’de görevli iki öğretim üyesi ve bir polisten oluşan bilirkişi tarafında hazırlanan 1 Nisan 2014 tarihli raporda yer verildi.

'KAPTAN ASLİ-TAM KUSURLU'

İddianamede yer alan bilirkişi raporunda süvarinin NETA almadan ve ekranı kontrol etmeden gemiye yol vermiş olması sebebiyle kaza meydana geldiği belirtildi.
Levent D. ve Özay Y.’ye kusur atfedilemeyeceği ifade edilen bilirkişi raporunda, Erkan Atalay İ.’nin tecrübeli bir kaptan olup, gemiyi hareket ettirmeden önce aşağıda bulunan usta gemici Özay Y.’den NETA yani araçların alınmasının tamamlandığına, kapağın kapatıldığına dair onayı alması, bununla yetinmeyip bizzat kaptan köşkünde bulunan panelden kontrol edip, emin olduktan sonra gemiye yol vermesi gerektiği vurgulandı.

Süvari-kaptan Arkan Atalay İ.’nin kendi ifadesinde de beyan ettiği gibi bunları yapmadığı için henüz kapak kapanmadan gemiye girmekte ve kapak üzerinde olan araca rağmen gemiye yol verdiği, bu durumda kazanın meydana gelmesine sebep olduğu anlaşıldığından kazanın meydana gelmesinde asli-tam kusurlu görüldüğü belirtildi.

Erkan Atalay İ.’nin aynı hatta uzun zamandan beri çalışan bir kaptan olarak aynı iskeleye, aynı anda başka gemilerin yanaştığını, ayrıldığını bildiği gibi bunların düdük çalmalarının NETA olmadığını bilecek kadar tecrübe sahibi olduğu anlatıldı. Bu itibarla ifadesinde “gemi dolmak üzere iken yan tarafa yanaşan Sultanahmet isimli araba vapurunun yanaşması sırasında çıkardığı siren sesi üzerine NETA aldığını zannetmesinin” kabul edilebilir bir davranış ve mazeret olmadığı ifade edildi.

İskelede bulunan ve araçları yönlendiren çımacı Levent D.ve gemide araçları yerleştiren usta gemici Özay Y.’nin kendilerine verilen görevleri usulüne uygun olarak yaptıkları bu nedenle de kusursuz oldukları kanaatine varıldığı belirtildi.