Cumartesi anneleri, eylemlerinin 365. haftasında 17 yıl önce gözaltında işkence ile öldürülen Hasan Ocak'ın dosyasını açıkladı, katillerinin yargılanmasını istedi. Hasan Ocak'ın annesi Emine Ocak, yorgun ancak kararlı bir sesle, kaybedenlere seslendi: “Oğlumun katilini istiyorum. Bu Galatasaray'ı bırakmıyorum.”

 

Eyleme oğlu için mücadele eden Emine Ocak, Hasan Ocak'ın kız kardeşleri ile yeğenleri katıldı. Ayrıca gazeteci olarak süreci başından beri takip eden ve haberleştiren, kısa bir süre önce cezaevinden tahliye edilen Ahmet Şık ile dönemin İHD Genel Başkanı Akın Birdal ve Hasan Ocak'ın mücadele arkadaşı Ezilenlerin Sosyalist Partisi Genel Başkanı Figen Yüksekdağ da eylemde Ocak ailesinin yanında yer aldı.

 

İŞKENCEYLE ÖLDÜRÜLDÜ

Hasan Ocak, 21 Mart 1995 tarihinde kızkardeşinin doğum günü kutlaması için evlerine gitmek üzere işten çıktı. Yolda İstanbul Terörle Mücadele Şubesi polislerinde gözaltına alındı.

 

Tanıkları vardı ama gözaltında olduğu inkar edildi. Ailesi, yoldaşları ve İnsan Hakları Derneği üyeleri Hasan Ocak'ı bulmak için sokaklara çıktı. 58 günlük arayışın ardından Ocak'ın işkence ile öldürülmüş bedeni Kimsesizler Mezarlığı'nda bulundu. Ocak'ın parmağında parmak izi alınırken kullanılan mürekkep vardı. Ayakkabısının bağcıkları ile pantolonunun kemeri yoktu. Bunlar gözaltına alınanlara uygulanan işlemlerdi.

 

Hasan Ocak'ın cansız bedeninin bulunmasının ardından aynı yerde işkence ile öldürülen Rıdvan Karakoç'un da cansız bedeni kimsesizler mezarlığında bulundu.

 

'TÜRK POLİSİ İŞKENCE YAPMAZ'

Fatih Cumhuriyet Başsavcılığı, Hasan Ocak'ın gözaltına alınması ve kaybedilmesi ile ilgili olarak yapılan çok sayıdaki suç duyurusu hakkında "Türk polisi işkence yapmaz, gözaltında kimseyi kaybetmez" dedi.

 

Aile defalarca suç duyurusunda bulundu. Eksik bırakılan soruşturmanın derinleştirilerek devam etmesini talep etti. Son olarak da iddianamede ortaya çıkan bilgilere dayanarak Ergenekon davasına müdahillik talebinde bulundu. Davaya bakan İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi, "Her ne kadar tanık ifadesinde geçiyorsa da, mahkememizde söz konusu iddialarla ilgili yargılama yapılmamaktadır" dedi.

 

İŞTE SORUMLULARIN LİSTESİ

Oturma eyleminde İHD Gözaltında Kayıplara Karşı Komisyon adına yapılan açıklamayı, Sivas Katliamı'nda öldürülen Şair Metin Altıok'un kızı Zeynep Altıok okudu. Açıklamada, Ocak öldürüldüğünde görevde olan yetkililer hatırlatıldı:

 

"Devletin örtülü ödenekten harcadığı paralar konusunda 'ne için harcandığı açıklanırsa, devlet sıkıntıya düşer' diyen Hayri Kozakçıoğlu, İstanbul Valisi'ydi.

 

Adı yargısız infazlarla özdeşleşen Necdet Menzir, İstanbul Emniyet Müdürü'ydü.

 

1980'de Kars'ta Cemil Kırbayır'ın, 1984'de İstanbul'da Maksut Tepeli'nin gözaltında kaybedilmesinde rol alan Bayram Kartal, Hasan'a işkence yapan ekibin şefiydi.

 

1000 gizli operasyonla övünen Mehmet Ağar Emniyet Genel Müdürü'ydü.

 

Pek çok kayıptaki gibi Nahit Menteşe İçişleri Bakanı'ydı.

 

Devlet için cinayet işleyenleri şerefli ilan eden Tansu Çiller Başbakan'dı.

 

Kaybedilen evlatlarını arayan annelere, 'Çocuklarınız cebimde mi çıkarıp vereyim' diyen Süleyman Demirel, Cumhurbaşkanı'ydı."

 

Altıok, açıklamanın sonunda, Ocak ailesinin adalet mücadelesinin devam ettiğini belirterek, "Hasan Ocak'ın kaybedilmesinden onları sorumlu tutuyor ve yargılanmalarını istiyoruz" dedi.

 

'KAPI KAPI GEZDİM...'

Oğlunun cenazesi bulunduktan sonra bu kez katillerinin peşine düşen anne Emine Ocak, yorgun ancak kararlı sesiyle bir kez daha seslendi: "Kapı kapı gezdim, oğlumu aradım ama bana vermediler. Onu öldürdüler. Ben onu hep istedim. Beni alıp, Ankara'da cezaevine koydular. Cezaevine bana işkence yaptılar, küfür ettiler. Sonra buraya geldik. Oğlumun katilini istiyorum. Bu Galatasaray'ı bırakmıyorum."

 

'ADALET ARAYIŞIMIZ DA BİTMİYOR'

Hasan Ocak'ın kardeşi Maside Ocak, 17 yıldır ağabeyine duyduğu özlemin hiç bitmediğini, tükenmediğini belirtti, "Bu 17 yılda, bitmeyen, üzerinden onyıllar daha geçse hiçbir zaman peşini bırakmayacağız bir duygumuz daha var: adalet duygusu. Faillerin cezalandırılması duygusu. 17 yıldır devletin bir arpa boyu yol gitmeyerek failleri yargılamaması nedeniyle 365 hafta değil, belki 3 bin 650 hafta burada olacağız. Ama biz geçen zamana inat gerçeklerin açığa çıkartılması için vazgeçmeyeceğiz" dedi.

 

'GEÇMİŞLE HESAPLAŞILMADIKÇA BURADAYIZ'

Hasan Ocak'ın ardından cesedi bulunan Rıdvan Karakoç'un ağabeyi Hasan Karakoç, Cumartesi meydanında çocukların, torunların babalarını, dedelerini aradığını belirterek, "Türkiye bu ayıbı kapatmadıkça, bu kirli geçmişiyle hesaplaşmadıkça bu davamızdan vazgeçmeyeceğiz. Bin yıl da geçse buradayız.

 

Eyleme katılan İHD eski Genel Başkanı Akın Birdal, hala mezarı olmayan kayıplar ve kayıp yakınları olduğunu belirterek, "İnatla kayıplarımızı arayacağız. Kayıplarımızın hesabını soracağız" dedi. Birdal, korkusuz, kaygısız ve aydınlık bir gelecek için yüzleşmenin çok önemli olduğunu belirtti.

 

Cumartesi anneleri, 366. haftada yeniden Galatasaray'da buluşma sözü vererek, eylemi bitirdi.

 

Fotoğraf: Ruken Adalı / ANF